Salgın nedeniyle evde daha çok vakit geçiren kadınlar hem şiddet görüyor hem de evdeki birçok yükü üstleniyor. Araştırmalar, kadınların iş yerinde kazandığı eşitliğin de tehlikede olduğunu vurguluyor
Koronavirüs kısıtlamaları nedeniyle kadınlar artık daha fazla evde. Bu nedenle şiddet vakaları hergün daha fazla artarken, kadınların evdeki yükü de artıyor.
The Guardian gazetesinde yer alan bir haberde, İngiltere’de salgın nedeniyle uygulanan kısıtlamalar sürecinde, kadınların çocuk bakımı ve ev işlerini daha fazla üstlendiği, işlerini kaybetme oranının erkeklerden daha fazla olduğu ve eşitlik konusunda elde edilmiş kazanımların geriye gitme riskiyle karşı karşıya olduğunu gösteren uzman görüşlere ve verilere yer veriyor.
Habere göre, salgının kadınları evde geleneksel rollere geri itme tehlikesi taşıdığı da dikkat çekiliyor.Ayrıca, gazetenin bir hafta boyunca yer verdiği kadınlar ve kriz konulu haberlerde, kadın hakları kampanya örgütleri, siyasiler ve uzmanların, hükümette kadınların temsilinin zayıf olması nedeniyle de 50 yıllık gelişmelerin geriye gitmesi riskini artırdığına dikkat çektiği belirtiliyor.
İş yerinde eşitlik tehlikede
Kadın haklarıyla ilgili Fawcett Society’nin yöneticisi Sam Smethers, hükümetin müdahalede bulunmaması halinde “kadınların işyerinde eşitliği meselesi kriz nedeniyle onlarca yıl geriye gidecek” ifadesini kullanıyor. Erkeklerin işe döneceği ve kadınların evde kalacağı iki kademeli bir işyeri olasılığından söz eden Smethers, “Kadınların işgücüne katılımı konusunda bugünkü aşamaya gelmemiz 20 yıl adı, ama bu durum birkaç ayda geriye gidebilir” diyor.
Londra’daki UCL Üniversitesi ile Mali Araştırmalar Enstitüsü (IFS) tarafından yapılan araştırmalar, çocuk sahibi kadınların işlerini daimi bir şekilde kaybetme veya iş bırakma ihtimalinin yüzde 47 daha fazla olduğunu ortaya koydu. Kadınların daha fazla çalıştığı hizmet ve perakende satış sektörünün krizden en fazla etkilenen sektör olduğu belirtiliyor.
İngiltere Kadın Bütçe Grubu’ndan Dr. Sara Reis, bu nedenle kadınların krize ekonomik olarak daha dezavantajlı bir konumdan başladığını ve krizin kadınların geliri ve istihdam olanaklarını olumsuz etkileyerek, ücret farkları da dahil olmak üzere mevcut cinsiyet eşitsizliklerini artıracağını söylüyor.
Resolution Foundation vakfının araştırmaları da düşük ücretli sektörlerin evden çalışmaya müsait olmadığını ve bu sektörlerde çalışanların yüzde 69’unun kadın olduğunu gösteriyor.
İngiltere Sendikalar Konfederasyonu (TUC) Genel Sekreteri Frances O’Grady, koronavirüse karşı mücadelede kadınların ön safta olduğunu, ama milyonlarca kadının düşük ücretli ve güvencesiz işlerde çalıştığını belirterek “kadınların yaptığı işin değerinin bilindiğinin gösterilmesi ve ödüllendirilmesi gerekir” diyor.
Ekonomik kriz kadınları vuracak
Sağlık alanında bazı hamile kadınlar salgın sırasında çalışmaya zorlandıklarını söylerken, bazıları da işten çıkarıldıklarını ifade ediyor. Konuyla ilgili çalışma yapan kuruluşlar, kriz dönemlerinde işverenlerin hamile kadınları bir yük olarak gördüğünü ve istihdam haklarınını erozyonona uğradığını belirtiyor.
Uzmanlar çocuk bakımı hizmetinin de krizden olumsuz etkileneceğine, sektördeki 150 bin kuruluşun ortadan kalkabileceğine işaret ediyor. Bu sektörde çalışanların yüzde 97’si ise kadınlardan oluşuyor.
Şiddette 10 kat artış
Birçok ülkede kısıtlamalar sırasında kadınlara karşı şiddet olaylarında artış olduğuna dair haberler yayımlandı. İngiltere’de ev içi şiddet ve istismarla ilgili telefon hattını işleten Refuge adlı kuruluş, web sayfalarına ziyaret sayısının 10 kat arttığını duyurdu.
Hükümet bu alandaki çalışmalar için 67 milyon sterlinlik bir paket açıkladı. Ancak uzmanlar bunun yeterli olmadığını, Birleşik Krallık içindeki dört ülkeden sadece İngiltere için yıllık 393 milyon sterlin gerektiğini belirtiyor.
Kaynak: ETHA