Kürtçe şarkıyla halay çekmeye ve Kürtçe yazılı trafik uyarılarına karşı saldırılara dengbej ve kurum temsilcileri tepki göstererek, ‘Halaylarımızdan, dilimizden vazgeçmeyeceğiz. Her yerde halaylarımızı ve mücadelemizi daha çok büyütmeliyiz’ dedi
Kürtçeye dönük saldırılar artarak devam ediyor. Kürtçe müzik eşliğinde halay çekenlere yönelik başlatılan gözaltı ve tutuklama operasyonlarının yanı sıra yaya yollarındaki Kürtçe yazılan uyarılar da İçişleri Bakanlığı talimatıyla siliniyor.
Kendi dilinde şarkı söyleyip, halay çekenlerin tutuklanmasını “zorbalık” olarak nitelendiren dengbej Naîfê Minusê (Naif Subaşı), “Kürt halkının dilini ve kültürünü yasaklamaya çalışıyorlar. Bu toprakların en kadim halklarındanız ve kalkıp ‘Siz kendi dilinizi konuşmayacaksınız, halayınızı çekmeyeceksiniz’ deniliyorsa bu egemenlikçi bir zihniyettir” diye tepki gösterdi. Bu politikalarla Kürt halkının yok edilmek istendiğini belirten Minusê, “Kimse unutmasın ne kadar yasaklasalar da Kürt dili ve halkı yok olmayacaktır. Bu politikalar karşı birlik olunması gerekir” dedi.
‘Kültürümüze sahip çıkalım’
Dengbêj Mistefayê Botî (Mustafa Oğuz) de, “Dedelerimize düşman olanlardan bize dost olmaz” diyerek, halayların yasaklanmasını karşı daha fazla halay çekilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Son zamanlarda dil ve kültüre yönelik gelişen saldırıları kınayan dengêj Siddiqê Farqînê (Sıddık Baran), “Bir toplumu yok etmek istediklerinde önce dilini yok etmeye çalışırlar. Saldırıların amacı da dilimizi ve kültürümüzü yok etmek. Bizim kültürümüze sahip çıkmamız ve birliğimizi geliştirmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
‘Gündemi değişmek için saldırıyorlar’
Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırmaları Derneği (MED-DER) Eşbaşkanı Remzi Azizoğlu, son dönemlerde başlatılan Kürtçeye dönük saldırıların bir taraftan da Federe Kurdistan Bölgesi’ne yönelik saldırılara karşı gündem değiştirmek için yapıldığını belirtti. Kürt diline ve Kürtçe konuşanlara dönük saldırıların Cumhuriyet tarihinden bu yana devam ettiğini söyleyen Azizoğlu, “Şimdi ki saldırıları yeni bir hazırlığın olduğunun işareti. Kürtler her yerde kendi dilini sahiplenmeli ve değiştirilmeye çalışılan gündeme güçlü cevap olmalı” dedi.
‘Halaylarımızı büyütmeliyiz’
Ma Music eğitmenlerinden Yunus Çelik ise, halayın Kürtler için önemli bir konuma sahip olduğunu belirtti. Halayın toplumu bir araya getiren bir aktivite olduğunu söyleyen Çelik, halayların yasaklanmasının da asimilasyon politikalarının devamı olduğunu kaydetti. Çelik, “Kürtlere olan tahammülsüzlüklerinden kaynaklı Kürtlere, Kürtçeye dair bir yazının dahi olmasını istemiyorlar. Bu aslında onların nasıl tekçi bir zihniyeti benimsediklerini gösteriyor. Biz bu zihniyet karşısında, halaylarımızdan, dilimizden vazgeçmeyeceğiz. Bu politikalar karşısında halay çemberlerimizi küçültmek yerine daha çok büyütmemiz gerekir. Dilimiz üzerindeki asimilasyon politikalarına karşı daha az konuşmak yerinde daha fazla Kürtçe konuşmalıyız. Her yerde halaylarımızı ve mücadelemizi daha çok büyütmeliyiz” dedi.
AMED