İHD, belden aşağısı felç olan ve ranzadan sedyeye alınması esnasında yere düşen ağır hasta tutuklu Serdal Yıldırım ile durumu kritikleşen Ali Kuş’un serbest bırakılmasını istedi
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta tutukluların durumuna dikkat çekmek için her hafta gerçekleştirdikleri “F Oturumu” eylemlerinin 440’ıncısını koronavirüs (Covid-19) nedeniyle sosyal medya hesapları üzerinden gerçekleştirdi.
Bu haftaki eylemde Metris R Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutuklu Serdal Yıldırım’ın durumunu dikkat çekildi. Derneğin Şube Yönetim Kurulu Üyesi Ferit Barut tarafından yapılan açıklamada, cezaevlerinin salgın konusunda tam bir kapalı kutu halini aldığı belirtildi.
3 hasta tutuklu aynı odada
Ağır hasta tutuklu Serdal Yıldırım’ın iki eli olmayan Ergin Aktaş ve boyundan aşağısı felçli Abdullah Turan ile aynı odada kaldığını bilgisini veren Barut, hasta tutuklular için tedavi merkezi olarak açılan R Tiplerinin işlevsiz olduğunu söyledi. Bu cezaevlerine sevk edilen tutukluların gerekli ve yeterli sağlık hizmeti alamadığını vurgulayan Barut, hijyen, beslenme, yaşam desteği verilmediği iddia ve tespitlerin her geçen gün artığını ifade etti.
2 yıldır zorluk yaşıyor
Yıldırım’ın 2012 yılında geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle vücudunun belden aşağısının felç olduğunu söyleyen Barut, kaza sonrası ameliyatla sırtındaki omurlara platin takıldığını dile getirdi. Yıldırım’ın tekerlekli sandalyede yaşamına devam etiğini sözlerine ekleyen Barut, “Şu anda Metris R tipi Hapishanesi’nde rehabilitasyon amacıyla tutulmaktadır. Serdal Yıldırım bu hapishanede iken ranzadan hasta taşıyıcı sedyeye alınırken düşürülmüş, belindeki platin yerinden oynadığı için sırt üstü yatamaz hale gelmiştir ve hareket etmesi durumunda çok acı çekmektedir. Sırt üstü yatamadığı için ve sürekli ağrısı olduğundan yeterince uyuyamamaktadır. Ki bu durum 2 yıla yakın bir zamandır sürmektedir” diye belirtti.
Zamanla yeni rahatsızlıklar ekleniyor
Yıldırım’ın İstanbul Baltalimanı Kemik Hastanesi’nde yapılan muayenesinde mutlaka ameliyat olması gerektiği yönünde rapor verildiğini aktaran Barut, şunları söyledi: “Pandemi sürecinde ameliyat olmak bir yana hastaneye dahi götürülmemekte, kontrol ve tedavileri yapılmamaktadır” dedi.
Yıldırım’ın yaşadığı sağlık sorununa zaman içerisinde yeni rahatsızlıklar eklendiğini dile getiren Barut, “Covid-19 ve akciğer enfeksiyonu belirtileri göstermesine rağmen hastane dönüşü tek başına karantina uygulanamayacağı için hastaneye götürülmediği söylenmekte. Birlikte kaldığı mahpuslar da tehlikeye atılmaktadırlar. Koronavirüs olma ihtimalini de düşünerek kardeşine ‘görüşüme gelmeyin’ demiştir. Ailesi, pandemi nedeniyle ağır risk grubunda olduğu için serbest bırakılması talebiyle Adalet Bakanlığı’na dilekçe göndermiş ve başvuruda bulunmuştur. Yetkililer, ATK’nın riskli gruplarda olan mahpusların tahliye edilmeleri için doktor heyetinin vereceği rapor ve kararın 1 Eylül’e kadar belli olacağını ve beklemeleri gerektiğini belirtmişlerdir” bilgilerini verdi.
Barut, son olarak Yıldırım ve risk altında olan hücre arkadaşları ile tüm engelli, hasta ve risk grubundaki tutukluların serbest bırakılmasını istedi.
Ali Kuş’un durumu kritik
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 312’nci haftasında Tarsus 3 Nolu Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Ali Kuş’un durumuna dikkati çekti. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube binasında açıklama yapan İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Nuray Çevirmen, Kuş’un 12 Aralık 2018 günü tutuklanarak cezaevine gönderildiğini ve şu anda hüküm özlü olduğunu aktardı. Kuş’un 2015 yılında midesinde meydana gelen yırtılma nedeniyle Mersin Toros Devlet Hastanesi’nde 2 ameliyat geçirdiğini belirten Çevirmen, ameliyat sonrasında midede oluşan hassasiyet ve beslenme zorluğu nedeniyle aşırı kilo kaybı yaşadığını kaydetti. Çevirmen, Kuş’un 2016 yılında göğüs kısmındaki tıkanıklıklar, nefes alışverişlerindeki problemler nedeniyle Mersin Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesine sevk edildiğini ve detaylı tetkiklerin yapılmaya başlandığını söyledi.
Kalbi 2 defa durdu
Çevirmen, yapılan tetkikler sonucunda Kuş’un sağlık durumuna ilişkin şunları söyledi: “Kansızlık, kanda pıhtılaşma, akciğeri arasına sıkışmış 2,5 kg ağırlığına sahip 2 petin bulunduğunu, aslında bu petlerin içinin sıvı olması gerekmesine rağmen bu sıvıların katı bir hal aldığını ve bu nedenlerden dolayı zorlu bir ameliyat geçirmesi gerektiğini belirtilip, bu zorlu ameliyat konusunda gerekli açıklamaları da yaparak bir hafta kadar da hastanede gözetim altında tutarak ameliyat tarihini beklemelerini söylemişlerdir. Ali Kuş akciğerlerinden 8 saatlik bir ameliyat geçirmiştir. Doktor ailesine ‘ameliyat sırasında iki defa kalbinin durduğunu’ aktarmıştır. Ameliyat sonrasındaki zorlu bir süreç yaşanmaya başlamış, midesindeki ameliyattan kaynaklı hassasiyetten dolayı her ilaç verilememiş ve ağrısı kesilmemiştir. Ameliyat sonrası içindeki sıvının dışarıya atılması için sırtında büyük bir kesikten 2 adet dren tüpü takılmıştır. Daha sonra drenler alınmıştır. Akabinde gözetim ve ilaç tedavisine devam edilmiştir.”
Revire bile çıkmak istemiyor
Kuş’un akciğerlerinden geçirdiği ağır ameliyatları, mide yapısındaki hassasiyetler ve beslenme sorunları da göz önüne alındığında pandemi döneminde cezaevinde kalmasının yaşamsal risk teşkil ettiğine dikkati çeken Çevirmen, “Ailesi ile yaptığı görüşmelerde ‘sürekli rahatsız olduğunu, revirde verilen ilaçların midesini rahatsız ettiğini, bu nedenle revire bile çıkmak istemediğini’ aktarmaktadır. Durumunun ağırlığı ve Kovid pandemisinin bu tür hastalar üzerinde tehlike yarattığı göz önüne alınarak dışarıda tedavisinin devam etmesi için infazı ertelenmelidir” dedi.
HABER MERKEZİ