Kuzey ve Doğu Suriye’de Kürtçe eğitim için mücadele veren öğretmenler birkaç kişiyle başladıkları yolda 900 bini aşkın öğrenci ile devam ettiklerini, Suriye rejiminin kapattıkları okulları ise annelerle birlikte kırdıklarını anlatıyor
Kuzey ve Doğu Suriye’de, IŞİD tehlikesinin sonlandırılmasından sonra çok dilli bir sistem ve anadilde eğitim faaliyetleri başladı. Kürtçe eğitim serüveni için mücadele veren öğretmenler Suriye rejimine rağmen yaşadıkları süreci ANF’den Ersin Çaksu’ya anlattı. Menal Mihemed Emîn’in Kürtçe için verdiği mücadale üniversite yıllarına kadar gidiyor. Gizli Kürtçe dersi verdiği için Suriye rejimi tarafından da yargılanan Emîn, üniversiteyi bitirmesine rağmen ‘sakıncalı’ kategorisine alınıp diplomasına el konuluyor. Emîn öğretmen şimdilerde Saziye Zimanê Kurdî (Kürt Dil Kurumu) yer alan Qamışlo Kantonu Eğitim Sözcüsü görevini yürütüyor. Kürtçe eğitim için insanların büyük bedeller ödediğini kaydeden Emîn, Suriye rejiminin hiçbir suretle Kürtçe eğitimi kabul etmediğini söylüyor.
Sayıları azdı
Kuzey ve Doğu Suriye’de Kürtçe eğitimin serüvenini anlatan Menal Mihemed Emîn, “ilk adımları attığımız yere gidip başlayalım” diyor ve bunun üzerine Dêrik’e yolculuk başlıyor. Okul olarak kullanılan iki gözlü evin avlusuna girildiğinde dönemin öğretmenlerinden Goran Şakir, orada nasıl eğitim gördüklerini anlatıyor ve “sayımız iki elin parmak sayısını geçmiyordu” diyor. Rejimin o zamanlar bütün gücüyle bölgede olduğunu ve sayıları az da olsa Kürtçe eğitimi verdiklerini söyleyen Goran Şakir, “Burada eğitim alanlar devrimin ilk öğretmenleri oldu” diye anlatıyor.
‘Anneler kapıları kırıyordu’
Menal öğretmen, “Suriye’de iç savaşın başlamasıyla bizler, okullarda Kürtçe anadil eğitimi de verilmesi için rejime baskı yapma kararı aldık” ifadelerini kullanıyor. Kürtçe eğitimi artık gizli yapmayacaklarının kararı aldıklarını söyleyen Menal öğretmen, ilk kez Çilaxa’daki bir okula gidip müdüre, “Biz de siz işinizi yapın, biz de işimizi yapacağız, Kürtçe eğitim vereceğiz, dedik” diyor. Rejimin Kürtçe derse seçmeli olarak bile izin vermediğini kaydeden Menal öğretmen, okulları kapattıklarını anlatıyor. Burada en büyük rolü ise annelerin üstlendiğini söyleyen Menal öğretmen, “Bizler de tek tek okulların kapılarını kırıp Kürtçe eğitime başladık. Bu kapı kırma işinin başrolünde ise anneler vardı. Her gün birkaç okulun kapısını kırıyorduk. Bazı anneler ellerinde çekiçlerle geliyordu. Böylece, bölge anadil eğitimini bütün okullarda başlattık” ifadelerini kullanıyor. Menal öğretmen, “Rejim, Suriye’de vilayetleri, kentleri kaybediyordu ama bir okulun kapısının kırılması kadar zoruna gitmiyordu” diye belirtiyor ve şu tespitte bulunuyor: “Çünkü varlığını eğitim sistemi üzerine inşa etmişti, yok oluşunu da orada görüyordu.”
İlk Kürtçe okul
İlk anadil okulu ise Dêrik’in Koçerat bölgesine bağlı Besta Sûs köyünde açıllıyor. Buradaki okul iki gözlü, kerpiç bir ev. Bu okulun hikayesini anlatan Ciwan Îbrahim ‘rüya gibiydi’ diyor ve ekliyor; “Aslında bu okul, o zaman rejimin Kürtçe eğitime vereceği tepki ölçmek için açıldı. Büyük bir coşkuyla açıldı. Çevre köylerden de binlerce kişi ilk Kürtçe okulu görmek için buraya akın etti. Tam bir şölen havasında açıldı. Geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Mamoste Hemîd verdi ilk dersi. Sadece çocuklar, 70 yaşındaki insanlar bile açılışa gelmişti. Rüya gibiydi…” diyor.
900 bini aşkın öğrenci
Menal öğretmen, birkaç öğretmen ile başladıkları anadil eğitimine şu anda Kuzey Doğu Suriye’de yüz bine yakın öğretmen ve 900 bini aşkın öğrenci ile sürdürdüklerini söylüyor. Kürtçe, Arapça ve Süryanice olmak üzere 3 dilli bir eğitim sistemleri olduğunu söyleyen Menal öğretmen, “Biz asla kendi dilimizi kimseye farz etmedik ve etmeyiz de. Ama anadilimizde eğitim için de ne gerekiyorsa yaparız” diyor. Rojava’da Kürt birliği için yürütülen görüşmelerde ENKS’nin “Kürtçe eğitim kabul görmüyor, rejim sistemine dönüş yapalım” yönündeki talebini her üç öğretmene de cevaplıyor.
‘Büyük mücadele verdik’
Rojava’da Kürt birliği için yürütülen görüşmelerde ENKS’nin “Kürtçe eğitim kabul görmüyor, rejim sistemine dönüş yapalım” sözlerine öğretmenler Goran Şakir, Ciwan Îbrahim ve Menal Midemed Emîn, “Attığımız adım geri atılacak, taviz verilecek bir adım değil. O bizim hayalimizdi. Bunun için büyük bedeller ödedik. Onun için de kimse birilerinin gönlünü hoş etmek, ya da şahsi çıkarları için böyle bir taleple karşımıza çıkmasın. Dil siyasi pazarlıkların konusu edilecek bir şey değil. Dil siyaset üstüdür ve siyasilerin bu konuda karar verme hakkı da yok” ifadelerini kullanıyor.
QAMIŞLO – DÊRIK