HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encu, 16 Aralık’ta Kadıköy’deki tutsak ailelerinin adalet nöbetiyle dayanışma eylemine giderken eylem yerinde polisin saldırısına uğradı. Polis, Ferhat Encu’ya saldırdı. Encu’ya tokat attı. Ve bu kameralara yansıdı. Ferhat Encu saldırı sonrasında yaptığı açıklamada aynı polis tarafından daha önce tehdit edildiğini açıkladı. Bu da gösteriyor ki Ferhat Encu’ya yönelik saldırının bir plan çerçevesinde geliştiğini gösteriyor.
Ferhat Encu’nun HDP İstanbul İl Eşbaşkanlığı yanı sıra daha özgün bir konumu bulunuyor. O da şudur: 28 Aralık 2011’de AKP iktidarının onayı ile Türk savaş uçaklarının Qılaban (Uludere’nin) Roboski köylülerine yaptığı saldırıda 19’u çocuk 34 kişi katledildi. Katledilenlerden 11’i Ferhat Encu’nun yakın akrabası. Katledilenlerin 28’i Encu soy isminde, yani Encu’nun geniş ailesinden 28 kişi katledildi. Encu’nun ailesi devlet tarafından kırımdan geçirildi. Ferhat Encu, ailesinin ve Roboski halkının maruz kaldığı katliama karşı adalet mücadelesini sürdürünce, AKP iktidarı Encu’ya yöneldi. 4 Kasım 2016 tarihinde iktidar uyduruk bir gerekçeyle Ferhat Encu’yu tutukladı. Tutuklandığı sırada Encu, HDP milletvekiliydi. Bir yılı aşkın hapiste kaldı ve kendisine 5 yıla yakın hapis cezası verildi. 19’u çocuk 34 kişinin katledildiği Roboski Katliamı davası ise takipsizlikle sonuçlandı.
İktidar, yargı ve güvenlik üçlüsünün Kürt karşıtlığı ve katliamı üzerindeki konsensüsü Roboski Katliamı’nda en bariz biçimde açığa çıktı. Ve konsensüs olduğu gibi devam ediyor, hatta daha da pekişmiş durumda. Ufkuna Kürt kırımını koymuş bir iktidarın Roboski’den bu yana yaptıkları kırım deneyimlerini daha fazla sürdürme peşinde olduğuna kuşku yok. Ferhat aynı zamanda Roboski’yi hatırlatıyor. Bu da iktidarda ayrıca alerjiye yol açıyor. İktidar hatırlatmaları sindirme, etkisizleştirme ve hafızlardan silmek istiyor. Cumhuriyet’in bu tarihsel deneyimini yoğun biçimde güncelleştiriyor. Örneğin, Cizre’de yaptığı katliamın yerinde festival gerçekleştirerek kamuoyunun hafızasında unutturma girişimleri gibi.
Birkaç gün sonra Roboski Katliamı’nın 11. yıl dönümü. Yıl dönümü vesilesiyle bu vahşi katliam her Kürd’ün ve her vicdan sahibi insanın vicdanında ve hafızasında en güçlü biçimde tazelenmeli ve hesabı bu iktidardan sorulmalı. Birçok kesim Ferhat Encu’ya yapılan saldırıya karşı tepkisini çeşitli biçimlerde ortaya koydu. O tokadın kendilerine vurulduğunu belirttiler. Duygu ve düşüncelerini bu yönlü ifade ettiler, hissiyatlarını paylaştılar. Tokat, Kürt halkına atıldı denildi. Doğru ve yerinde değerlendirmeler. Her tarafa kötülüğü yayan, kötülük üzerinde motive olan bir iktidardan hesap sorma en temel insani bir sorumluluk, iktidarın yaydığı faşizmle, dayattığı kötülükle, yaptığı zulümle hesaplaşma zamanı. Hesaplaştıkça, hesabı soruldukça kötülük ve zulüm bertaraf edilir, hesaplaştıkça gelecek aydınlanır.