Erken ve baskın bir seçimin planlandığı bu süreçte seçim ittifaklarının amacı ve ilkeleri önem kazanıyor. Siyasal ve toplumsal koşullar, olası bir seçimde sadece cumhurbaşkanının belirlenmesini değil, aynı zamanda rejim değişikliğini dayatıyor. Bu nedenle amaç, araç ve ihtiyaç diyalektiği üzerinden kurgulanacak olan yeni ve alternatif bir ittifaklar politikası gerekli. Muhalefet için başkanlık rejiminin geçiş aşamasında Türk-İslam milliyetçiliğinin ikinci ayağını oluşturan Millet İttifakı, artık yeterli ve geçerli değil.
Hem iktidarı hem de rejimin değiştirilmesini sağlayacak olan yeni bir ittifak, en geniş güç ve eylem birliği temelinde demokratik siyasetin birleşik gücü ve kitlelere vereceği güvenle oluşabilir. Demokrasi İttifakı olarak dillendirilen böyle bir ittifak, CHP, İYİP, GP, Deva ve HDP gibi partilerin öncülüğünde kurulabilir. İktidarın ve tek adam rejiminin değiştirilmesi hedefiyle oluşacak Demokrasi İttifakı’nın ortak paydası, eskiye dönüşü değil, son günlerde telaffuz edildiği şekliyle güçlendirilmiş veya klasik parlamenter sistem olmalıdır.
Partilerarası ittifaklar şu anda iki cephede ayrışmış görünüyor: Bir yanda rejimin ve Erdoğan’ın iktidarını devam ettirmeyi amaçlayan AKP, MHP, BBP, VP var. Bir yanda henüz ideolojik ve siyasal ilkeleri oluşmamış olan CHP, İYİP, SP, GP, Deva ve HDP var. Bu grubun içinde Demokrasi İttifakı’nı içtenlikle savunan, diğer partilere göre daha bilinçli ve siyasal manevra kabiliyetine sahip seçmen kitlesi olan HDP’nin özel bir yeri var. AKP-MHP iktidarına karşı en tutarlı ve kararlı demokratik siyaset yürüten HDP, aynı zamanda sonucu belirleme gücüne sahip anahtar parti konumunda bulunuyor. Diğerlerinin ise müesses nizamcılıktan demokratik dönüşüme doğru somut bir hamle yapmaları gerekiyor.
Demokrasi İttifakı, hem cumhurbaşkanını değiştirmek hem de rejimi değiştirmek gibi ikili bir görev üstlenecektir. Bu bağlamda cumhurbaşkanlığı seçimi ve mevcut cumhurbaşkanının yerine yeni ve uygun bir adayın belirlenmesi önem kazanacak. Demokrasi İttifakı’nda yer alacak olan partilerin hepsinin kabullenebileceği yeni, genç ve dinamik bir adayın bulunması, ortak bir kulvara dizilmelerinin ön adımı olacak. Söz konusu partilerin lider ve kadrolarından çok, dışarıdan ve hepsine karşı ortak mesafede durabilen ve toplum tarafından kabul edilebilen bağımsız bir aday seçimin kazanılmasını sağlayacaktır. İttifakın amacına uygun olan böyle bir aday aynı zamanda partilerin ellerini rahatlatacak ve gereksiz parti içi tartışmaları da önleyecektir.
Bu konuda her partinin kendi adayını çıkarıp ikinci turda en yüksek oy alan bir adayın desteklenmesi gibi yöntemler de ortaya atılabilir. Ancak Cumhur İttifakı’nın birinci turda her türlü hileye başvurarak seçimi almaya çalışacağı için seçimin ikinci tura kalmama ihtimali nedeniyle bu yöntem geçerli olmayabilir. Dolayısıyla muhalefetin bütün güçlerinin birinci turda ortak bir kulvarda yer alması, hem seçimin rengini değiştirecek hem de seçimin kazanılmasını kolaylaştıracaktır.
Cumhur İttifakı’nın seçim politikaları bu aşamada iki yönlü strateji üzerinden kurgulanıyor. Birincisi, partiler ve seçim yasalarında değişiklikler yapılarak mevcut ittifaklar sisteminin revize edilmesi ve böylelikle muhalefetin bölünüp parçalanmasıdır. İkincisi, mevcut ittifaklar sistemiyle seçime gidilmesidir ki, bu durumda muhalefetin tek bir kulvarda toplanmasını engelleyecek taktikler geçerli olacaktır. Bunun için muhalefetin bölünmesine yol açacak olan üçüncü bir ittifak bloğunun oluşturulması söz konusu. Bu blokta, CHP’den ve İYİP’ten bir şekilde kopanların oluşturmaya çalıştıkları siyasal parti veya platformlar (Ö.Yılmaz, M. Sarıgül ve M. İnce, Ü.Özdağ ve son anda şapkadan tavşan gibi çıkarılabilecek C.Uzan’ın Genç Parti’si vs) rol alabilir.
Bu arada GP’nin bütün partilere önerdiği anayasa değişikliğinin rejiminin revize edilmesine yönelik uzlaşma manevralarına yol açma ihtimaline karşı, Demokrasi İttifakı projesinin gündemden düşürülmesine müsaade edilmemelidir. Sonuç olarak gelinen aşamada demokratik siyaset ya rejim değişikliği ya da rejimin revizyonu ikilemiyle yüz yüzedir. Bu nedenle eşitlik, özgürlük, demokrasi, barış ve adalet isteyen tüm muhalefet güçleri rejim değişikliği için Demokrasi İttifakı’nı savunmalıdır!