Baxoz’un DAİŞ’ten kurtarılmasının yıl dönümünde açıklama yapan QSD, DAİŞ tehdidinin devam ettiğine dikkat çekerek buna karşı uluslararası işbirliğinin olması gerektiğini belirtti
Suriye Demokratik Güçleri Genel Komutanlığ (QSD), 23 Mart 2019’da DAİŞ’in Baxoz bölgesindeki varlığına son veren hamlenin 5’inci yıl dönümü vesilesiyle bir açıklama yayınladı.
Resmi internet sitesinde yayımlanan açıklamada, Baxoz hamlesinde yaşamını yitirenler anılarak “Şehitlerimiz kanlarıyla Baxoz zaferinin yolunu açtı. Bu hamlede kahramanlık destanları yazıldı” denildi.
Kuzey ve Doğu Suriye halkı ve bileşenlerinin DAİŞ’in yenilgiye uğratılmasında rol oynadığı belirtilen açıklanın devamında, QSD güçlerinin insanlığın şahit olduğu en zalim yapıya karşı tarihi bir direniş gerçekleştirdiği hatırlatılarak, “Dünya buna şahit oldu. Savaşçılarımız uğruna savaştıkları davaya inançlıydılar. O manevi gücün sahipleri, çetelerin yarattığı atmosferi ortadan kaldırdı” ifadeleri kullanıldı.
Komutanlık açıklamasında DAİŞ’in QSD güçlerinden ağır darbeler aldığı, bölge üzerindeki kontrolü kaybedince de Baxoz’da sivilleri kalkan olarak kullandıkları belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Çeteler Baxoz kasabasında vahşice toplandı. Sonlarının geldiğini anlayınca kaçırdıkları sivilleri canlı kalkan olarak kullandılar. Ancak güçlerimiz sivillere insani standartlarla yaklaştı. Sivillerin terör örgütünün elinden kurtulabilmesi için operasyonu defalarca kesintiye uğratıp insani koridor açtılar. Siviller hukuka ve insani standartlara uygun olarak güvenli bölgelere taşındı. Ayrıca teslim olan örgüt mensuplarını da özel gözaltı yerlerine naklettik. Güçlerimiz milyonlarca sivili teröristlerin elinden kurtarmayı, tüm dünyayı kötülüklerden kurtarmayı başarmıştır.”
‘Tehlike devam ediyor’
DAİŞ’in bölge ve dünya için hala büyük bir tehdit oluşturulduğu ifade edilen QSD açıklamasının devamında, “Çeteler, gizli hücreleri aracılığıyla kendisini yeniden organize etmeye ve coğrafi kontrolü yeniden ele geçirme hayallerini gerçekleştirmeye çalışıyor. Kendileriyle aynı fikirde olmayan aşiret liderlerini hedef alan, hizmet ve idari kurumlarda çalışan sivillere yönelik bombalı saldırılar ve öldürmeler halen devam ediyor” denildi.
QSD’nin hücre yapılanmalarına yönelik askeri operasyonlarının devam ettiği ancak DAİŞ ideolojisinin kaynağı kurutulmadığı sürece bölgede ve dünyada istenilen başarının yakalanamayacağına dikkat çekti. DAİŞ zihniyetinin kurutulması için atılması gereken adımlar ise şöyle sıralandı:
“Dünyanın her yerinde güçlerimiz için ülkelerin etkin işbirliğine ihtiyacı var. Uluslararası koalisyon güçlerinin katılımı terörle mücadele ve örgütle mücadelenin sürdürülebilmesi için gerekli desteğin sağlanması açısından önem taşıyor. Terörün geçtiğimiz yıllarda büyük yıkımlara yol açtığı bölgenin yeniden inşası için de iş birliği yapılması gerekiyor. Bu nedenle kamu kurumlarının kurulması için geniş bir uluslararası katılıma ihtiyaç vardır. Yine terör örgütü tutsaklarının davasının çözümü ve ülkelerine dönüşleri için iş birliği önemlidir. Bölgelerimizde uluslararası hukuka göre yargılamalarını denetleyecek uluslararası bir mahkemenin kurulması gerekiyor. Ayrıca örgütün Hol kampındaki ailelerinin dosyasının çözülmesi ihmal edilemeyecek kadar önemli bir görevdir. Çetelerin kamp içerisinde oluşturduğu kaynağı güçlerimiz kurutmaya çalışsa da hâlâ canlı bomba gibi duruyor. Bu başlı başına dünyayı riske atıyor ve herkes bununla ilgilenmelidir.”
Türkiye’nin DAİŞ’e desteğinin devam ettiğinin vurgulandığı açıklamada, Dêrazor bölgesindeki saldırılarına dikkat çekilerek, “Terör örgütünün mağlup edilmesinin şart olduğunu görüyoruz. Bu konuda uluslararası toplumun etkili işbirliği gereklidir” ifadeleri kullanıldı.
Kaynak: MA