Donald Trump, Vladimir Putin, Rodrigo Duterte, Jair Bolsonaro, Victor Orban, Kim Jong Un, Boris Johnson, Şi Cinping, Tayyip Erdoğan, Ömer El Beşiri, Binyamin Netanyahu ve ismi buraya yazılmayan diğerleri…
Bazıları iktidara yeni geldi, bazıları ömür boyu iktidarda kalmak için yasa çıkarttı, kimileri ise iktidarını kaybetti. Yukarıda adları verilen ama aslında sayıları dünyada çok daha fazla olan bu liderlerin belirgin bazı özellikleri var: İkiyüzlülükle halkın çıkarlarını savunduklarını ileri sürerler; insanların korkularını ve duygularını manipüle ederler, onlara yalan söylerler.
Hepsi iktidar olduklarında mevcut devlet aygıtını ele geçirerek, onu hem kendilerini, hem de çevrelerini zenginleştirmek için kullandı. Sağ-milliyetçi popülist olan bu liderleri ortaklaştıran en belirgin özellikleri ise cinsiyetçi, ırkçı ve köktendinci olmaları. Siyasete gelme biçimleri ve destekleyen zümredeki benzerlikler, hepsi için adeta ‘aynı fabrikadan çıkmış’ hissini uyandırıyor.
En belirgin ortak noktaları kendileri ve ailelerini ciddi anlamda bir servete kavuşturmalarının yanı sıra kadınlara olan düşmanlıkları. Neredeyse hepsi kadınları evlere kapatan yasalar çıkarmak istedi. Kürtaj yasaklarıyla gündeme geldiler. Hepsi de kadınlar tarafından tepki ile karşılandı.
Şimdi kısaca bu liderlerden bazılarının profillerine bir göz atalım;
Vladimir Putin
Vladimir Putin dünyada dikkat çeken isimlerden biri. Eski bir KGB ajanı olduğu belirtilen Putin’in liderliği hep tartışıldı. Hakkında “Godfather” benzetmesi yapılırken kayıp milyonlar, kapatılan soruşturmalar, kumarhane işletmeleri, petrol şirketlerinden aktarılan milyon dolarlar, Putin hakkındaki iddialardan bazıları.
Kadınlar ile ilgili çalışmaları ise dikkat çekici. Göreve gelmesinin hemen ardından kadınların birçok hakkını elinden aldı. Aile içi şiddet ülkede suç olmaktan çıkarıldı ve bu Putin tarafından onaylandı.
Donald Trump
“Dünyanın En Zengin 400 İnsanı” listesinde yer alan ABD’nin 45’inci Başkanı Donald Trump. Seçilmesi ile ilgili spekülasyonlar ülkesinin gündeminde. Rusya’nın seçimlere müdahalesi ve Trump’ın “ülke çıkarlarını değil, ekonomik çıkarlarını koruduğu” yönünde eleştiriler hem partisi hem de muhaliflerden yoğunca geliyor. Hakkında, rakibi Joe Biden hakkında yasadışı soruşturma yürütmek için Ukrayna’dan bilgi istemesi üzerine azil soruşturması başlatıldı. Nefret söylemlerini en sık kullanan liderlerden biri olan Trump, kadın düşmanı tavrıyla da dikkat çekiyor. “Kürtaj yapan kadınlar cezalandırılmalı” diyen Trump tepkilerin ardından sözünü “Kürtaj yapan doktorlar cezalandırılmalı” olarak değiştirdi. Seçim süresince birçok taciz iddiasıyla gündeme geldi. 15 farklı yerden 15 kadın Trump’ın tacizine uğradıklarını söyledi.
Jair Bolsonaro
Brezilya devlet başkanı Jair Bolsonaro listenin ilk sırasında yer alması gereken isimlerden biri.Parlamentoya yargısız infazları destekleyen bir yasa tasarısı çıkarma çağrısı yaptı ve Bolsonaro’dan destek alan polisler geçtiğimiz yıl içinde 6 bin 200 kişiyi sokakta infaz etti. Bolsonaro’nun da yakın çevresinde elbette patronlar yer alıyor. Onun da hedefinde yine kadınlar vardı ve ülkeye kürtaj yasağı getirdi. Ayrıca başkan adaylığı döneminde; kadınlarla erkeklerin eşit ücret almasına karşı olduğunu açıkça söyleyerek, muhalif kadınları tecavüzle tehdit etti.
Rodrigo Duterte
Rodrigo Duterte 2016’da devlet başkanlığı koltuğuna oturduğundan bu yana çoğunluğu muhalif gerilla grupları olmak üzere 8 bin kişi öldürüldü. UCM’de yargılanması için hakkında soruşturma başlatıldı. Duterte, ”Ben bir diktatör gibi davranmazsam Filipinler ilerleyemez” diyerek işlediği tüm suçları kabul ediyor. Kadın düşmanlığı ile bilinen Duterte, katıldığı bir etkinlikte bir kadını kameralar önünde taciz etti. Yine Filipinler ordusundaki askerlere, “Suçlu gördüğünüz kadına tecavüz edin, üç kişiye kadar izniniz var, benim adımı verin yargılanmayacaksınız” demişti.
Viktor Orban
Macaristan’ın Başbakanı Viktor Orban, “hoşgörüsüz”, “bağnaz”, “cahil” şeklinde tanımlanıyor. Toplumun geri yanlarını okşamayı iyi bilen, her kapıyı açabileceğine inandığı, tüm yapıp etmelerine haklılık kazandıracağını bildiği “ülke çıkarı” gibi “sihirli” bir kavramı ağzına sakız ediyor. Hristiyan köktendinci eğilimleri olmasına ve Müslümanlara yönelik hakaret söylemleriyle bilinen Orban’ın en iyi anlaştığı kişinin Türk Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan olması ise ayrı bir tartışma konusu.
Binyamin Netanyahu
Binyamin Netanyahu, hakkında spekülasyonların bitmediği isim. Hakkında rüşvet, yolsuzluk ve güveni kötüye kullanmak suçlamalarıyla hakkında soruşturma açılması istendi. Dosyası çok kabarık. Hakkında yolsuzluk ile ilgili binlerce suçlama var ve kendisi ırkçı, provokatör açıklamalarıyla tanınan bir lider. Yıllardır Filistin’de süren çatışmaları ateşleyen isim olarak karşımıza çıktı ve oradaki ölümlerden sorumlu tutuluyor.
Ömer El Beşir
Ömer El Beşir 1989 yılında bir askeri darbeyle Sudan’da iktidara geldi. 30 yıl sonra sokak gösterilerinin ardından, yine bir askeri müdahaleyle görevinden alındı. Başkanlığı döneminde en yakın ilişkisi Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’dı. Beşiri hakkında Darfur’da savaş suçu işlediği gerekçeleriyle 2008’de Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), tutuklama kararı çıkardı. Görev yaptığı 30 yıl boyunca soykırım yanında, kadın düşmanlığı ile de biliniyordu. Beşiri, Sudan’da yargılanacak ve içeride işlediği suçlardan aklanırsa UCM’de yargılanması için teslim edilecek.
Şi Cinping
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ömür boyu bu görevde kalmasını sağlayacak çalışmalar yapıyor. Ülkede “tek adam rejimi” kurulacağı ve Şi’nin etrafının “yalakalarla dolacağı” kaygısıyla bu düzenlemenin tehlikeli olduğu belirtiliyor.
Cinping’in Uygurlara yönelik asimilasyon politikaları nedeniyle de yoğunca eleştiriliyor.
Kim Jong Un
Kuzey Kore Devlet Başkanı Kim Jong Un herkesin yakından takip ettiği ancak hakkında çok az şey bilinen bir lider. Babasının ölümünden sonra devlet başkanı olan Kim Jong, 2013’te amcasını, ‘ihanet’ nedeniyle idam etti. 2017’de ise üvey kardeşini yine ‘ihanet’ suçlamasıyla suikastla öldürttü. Kim Jong Un, nükleer silah çalışmalarıyla sık sık gündeme geliyor.
Boris Johnson
Boris Johnson, Temmuz ayında İngiltere’nin yeni başbakanı oldu. Göçmen karşıtı söylemleri ile biliniyor. Muhafazakar Parti başkan adaylığı döneminde Boris Johnson hakkında dava açıldı. Johnson 2016’da “yalan beyanda bulunmakla” ve “kamu görevini kötüye kullanmakla” suçlandı.
Tayyip Erdoğan
Genç yaşta siyaset yapmaya başladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. 2001’de AKP’yi kurdu ve önce başbakan ardından ise cumhurbaşkanı oldu. Liberallerin desteği ile iktidara geldi, bugün onu iktidara getiren bütün liberaller cezaevinde. Gülen Cemaati ile uzun süre ittifak yaptı, 15 Temmuz darbe senaryosunun ardından bu ortağını da alaşağı etti. Şimdi Ergenekon ve MHP ile ittifak halinde iktidarını sağlamlaştırmaya çalışıyor. İktidara geldiği günden bu yana yüzlerce gazeteci ve muhalif cezaevine girdi. Kürt karışıtı politikaları tüm dünya taarfından eleştirildi. “Kadın erkek eşit olamaz, fıtratına aykırı” sözleriyle tepki toplasa da kadınları hedef alan açıklamalarından vazgeçmedi. Kadın karşıtı birçok yasa değişikliği yapmaya çalıştı. Erdoğan’ın da tıpkı Trump gibi kara kutusu, damadı olan Berat Albayrak. Hazine ve Maliye Bakanlığı yapan damadının, Trump’un damadı Kushner ile iş ilişkisi de yoğunca tartışılıyor.
Kaynak: ANHA