Riha’da madde bağımlısı 2 oğlunu polise ‘ihbar’ eden Hüseyin Yılmazoğlu, emniyette ‘Çocuklarını neden ihbar ediyorsun?’ denilerek darp edildiğini söyledi
Son yıllarda uyuşturucu kullanımının arttığı Türkiye’deki tablo uluslararası kurumların raporlarına da yansıyor. Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Narkotik Kontrol Kurulu (INCB) 2021 Uyuşturucu Raporu verilerine göre, en fazla kokainin yakalandığı ilk ülke ve en fazla eroinin ele geçirildiği 2’nci ülke olan Türkiye, sentetik uyuşturucuya bağlı ölümlerde, Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada yer alıyor. BM Uluslararası Narkotik Kontrol Kurulu raporlarına göre uyuşturucu kullanım oranının her yıl arttığı Türkiye’de, sadece 704 yatak kapasiteli 26 Madde Tedavi Merkezi (AMATEM) ve toplam 89 yatak kapasiteli 6 adet Çocuk Ergen Alkol Madde Tedavi Merkezi (ÇEMATEM) bulunuyor.
8 yıldır kullanıyorlar
Madde bağımlılığına karşı etkili bir mücadele yürütülmemesinden kaynaklı buna bağlı ölümler ise her geçen gün artıyor. Özellikler özel savaş politikalarının en derin yürütüldüğü Kurdistan’da, madde bağımlılığı ve buna bağlı ölüm sayısının her gün artış gösteriyor. Uyuşturucu kullanımı yaşı son yıllarda düşerken, uyuşturucu satıcıları lise öğrencilerinin yanı sıra ilköğretim öğrencilerini de ağlarına almaya başladı. Riha’nın (Urfa) Pirsûs (Suruç) ilçesine bağlı Sarayaltı Mahallesi’nde yaşayan 4 çocuk babası Hüseyin Yılmazoğlu’nun da madde bağımlısı iki çocuğu bulunuyor. 18 ile 20 yaşlarında iki oğlunun 8 yıldır madde kullandığını aktaran Yılmazoğlu, tüm çabalarına rağmen yetkililerinin kendisine yardımcı olmadığını anlattı.
11-13 yaşlarında başladılar
Çocuklarının henüz ortaokula giderken 11-13 yaşlarında madde kullanmaya başladıklarını belirten Yılmazoğlu, çocuklarını uyuşturucu bataklığından çıkarmak için başvurduğu devlet kurumlarından geri çevrildiğini söyledi. Yeni atanan Suruç Kaymakamı ve aynı zamanda kayyumu İbrahim Güneş ile görüşmek için günlerce kaymakamlığa gittiğini ifade eden Yılmazoğlu, “Kaymakamlığa gidip konuşmaya çalıştığımda, korumaları ‘Kendisiyle görüşmemin yasak olduğunu’ belirterek, beni dışarı attılar. Bir devlet makamı nasıl olurda bir yurttaşa yasaklanır. Buradan sesimi duyurmak istiyorum; artık sesimizi duyun, benim iki tane oğlum Pirsûs’ta zehirleniyor” dedi.
Evde kalamıyorlardı
Çocuklarının madde kullanımından kaynaklı psikolojik sorunlar yaşadıklarını söyleyen Yılmazoğlu, “Benim çocuklarımın psikolojik sorunları var. Eline bıçak alıp kendilerine zarar verecek şekilde kesiyorlar. Aynayla konuşuyorlar, uyumuyorlar. Daha önce kendi ellerimle çocuğumu cezaevine attım. Orada da kendisiyle konuşuyor ve zarar veriyordu. Orada ki yetkililer bunun üzerine beni çağırıp, ‘Senin oğlun kendi kendisiyle konuşuyor, cezaevinde kalamaz’ dediler. Evde de rahat durmuyor, her şeyi kırıyor, götürüp satıyor” ifadelerini kullandı.
Cezalar verilmediği için cesaret alıyorlar
Pirsûs’ta uyuşturucu temininin çok kolay olduğunu belirten Yılmazoğlu, “8 yıldır iki oğlum bataklığa sürüklenmiş, aile olarak perişan durumdayız. Kimse bir şey yapmadığında ve mahkemeye çıkarıldıklarında, serbest bırakıldıkları için bu defa herkes uyuşturucu satmaya başlıyor. Eğer cezalandırılsalar, kimse uyuşturucu satmaya cesaret edemez” şeklinde konuştu.
Şikayet ettim diye darp edildim
Çocuklarının uyuşturucu temin etmek için başkalarının eşyalarını çaldıklarını sözlerine ekleyen Yılmazoğlu, bunun üzerine çocuklarını polise ihbar ettiğini, “Çocuklarını neden ihbar ediyorsun?” diyen polislerin kendisini götürdüğü emniyette darp ettiğini aktardı. Yılmazoğlu, “Suruç Emniyeti’nde 5 tane polis tarafından, ‘Çocuklarını neden ihbar ediyorsun’ denilerek darp edildim. Konuyla ilgili suç duyurusunda bulunmama rağmen bir şey çıkmadı, hem küfür hem darp ettiler. Bu da yetmedi, mahkemede bana 3 ay denetim verdiler” diye belirtti.
Çocuklarının madde bağımlılığından kurtulması için yardım çağrısında bulunan Yılmazoğlu, ” İki oğlum gözümüzün önünde her gün ölüyor, mahvolduk” dedi.
MA / Mahmut Altıntaş