Suruç Aileleri İnisiyatifi, katliamın 64’üncü ayında adalet nöbetini sürdürdü. Çakıcı’nın tehditlerine ilişkin HDP’li Piroğlu, ‘Muhalefeti tehdit eden bir çete lideri değil, konuşan derin devletin kendisidir’ dedi
Suruç Aileleri İnisiyatifi, katliamın 64’üncü ayında bir araya gelerek adalet taleplerini bir kez daha haykırdı. Kadıköy’de bulunan Halitağa Caddesi’nde bir araya açıklamaya katliamda yaşamlarını yitirenlerin aileleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Musa Piroğlu, HDP İl Eş Başkanı Erdal Avcı ile parti yöneticileri ile çok sayıda yurttaş katıldı.
Piroğlu: Suruç’tan bu yana ülkenin hali
HDP Milletvekili Musa Piroğlu, Diyarbakır ve Suruç katliamlarının ardından ülkenin kan gölüne döndüğünü belirterek, Diyarbakır ve Ankara’da yaşanan katliamları da hatırlatarak, AKP’nin yaşanan katliamlardan bir seçim zaferi ile çıktığını ifade etti. Piroğlu, Suruç’tan bu güne ülkenin ne hale getirildiğini hep birlikte gördüklerini sözlerine ekledi.
‘Tehdit edilen bu ülkenin kendisidir’
Organize Suç Örgütü Lideri Alaattin Çakıcı’nın CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na dönük tehditlerine dikkat çeken Piroğlu, “Muhalefeti tehdit eden bir çete lideri değil, konuşan derin devletin kendisidir. Konuşan derin bir yapı, tehdit edilen bu ülkenin ta kendisidir. Söylenen söz açık: Bu ülkede her şeyi yaparız ve kimse bize dokunamaz. Kürtlere karşı işlenmiş suçların failleri bu çetelerdir. Bunlar ve arkasındaki siyasi yapı yargılanmadan bu ülkeye demokrasi gelmeyecek.
‘IŞİD’e yol verenler sorumlu’
Ardından söz alan HDP İstanbul İl Eş Başkanı Erdal Avcı, IŞİD’e yol verenlerin katliamdan sorumlu olduğunu söyledi. Avcı, “Katliamlar üzerinden iktidar devşirenlerin ülkeyi kan gölüne çevirenlerin son bir haftadır ne durumda olduklarını tekrar tekrar görüyoruz. Reform ve adaletten bahsedenler bu katliamların sorumlularıdır” dedi.
‘Reform derken gözaltına aldılar’
Diyarbakır’da yapılan gözaltılara dikkat çeken Avcı, “Cumhurbaşkanı reformdan bahsederken onlarca yoldaşımızı gözaltına aldılar. Bizi aldatmaktan vazgeçin. Biraz insanlığınız kaldıysa Ankara, Suruç ve Cizre katliamlarını açığa çıkarırsınız. Bunu yaparsanız işte o zaman bileceğiz ki demokrasinin tohumları atılıyor. Ama bunu yapmayacaksınız sadece makyaj yapıyorsunuz” şeklinde konuştu.
‘Katiller ve onlara yardım edenler yargılanmıyor’
Konuşmaların ardından inisiyatif adına açıklama yapan katliamdan yaralı olarak kurtulan Koray Türkay, 64 aydır Suruç için adalet demeye devam ettiklerini söyledi. Katliam dosyasında hukuksuzlukların hiç bitmediğini ifade eden Türkay, “Suruç’ta katledilen 33 düş yolcusunu anmak isteyenlere davalar açılmaya devam ediliyor. Geçen sene Suruç katliamının 4’üncü yıl dönümünde arkadaşlarını anmak isteyen 30 kişiye dava açıldı. Katiller ve onlara yardım edenler yargılanmazken, 33’lerin yoldaşları ve Suruç yaralılarımız Suruç için adalet dedikleri için yargılanıyorlar. Adaletsizlik sadece Suruç katliamı davasında değil adalet mücadelesinin konusu yapılan tüm mahkemelerde yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
Sezgin Dağ anıldı
Suruç katliamından yaralı olarak kurtulduktan sonra uzun süre tedavi gören ve geçtiğimiz günlerde geçirdiği kalp krizi nedeniyle yaşamını yitiren Sezgin Dağ’ı anan Türkay, “Sezgin Dağ mülteci olarak gittiği İsviçre’de kampta kalırken geçirdiği rahatsızlık üzerine hastaneye gitmiş ve iddialara göre detaylı muayenesi yapılmadan taburcu edilmiştir. İsviçre’de bulunan yerel yetkililer Sezgin Dağ’ın ölümünde ihmal olup olmadığını belirlenmesi için soruşturma başlatmıştır. Suruç yaralımız Sezgin Dağ’ın ölümünün şüpheye yer bırakmayacak şekilde araştırılmasını, ihmal tespit edilirse sorumluların cezalandırılmasını talep ediyoruz. İsviçre’de yerel savcılık tarafından başlatılan soruşturma sürecinin takipçisi olacağımızı buradan bir kez daha belirtiyoruz” diye konuştu.
İSTANBUL