Şengal Demokratik Özerk Meclisi önceki dönem Eşbaşkanı Riham Hico, eşbaşkanlık deneyimlerini anlattı: ‘eşbaşkandık ama bizleri sürekli kendilerine yardım eden olarak görüyorlardı. Pes etmedik, kazandık’
Şengal’e yönelik 2014’teki IŞİD saldırısı sonrası Êzidî toplumunda bir dağılma yaşandı. Ancak kısa sürede kadınların da öncülüğü ile özörgütlülük sağlandı, kurumlaşmalara gidildi. 20 Ağustos 2017’de Şengal Demokratik Özerk Meclisi kuruluşunu deklare etti. Şengalliler bütün kurumlaşmalarında eşbaşkanlık sistemini uygulamaya başladı. Şengal Demokratik Özerk Meclisi önceki dönem Eşbaşkanı Riham Hico, eşbaşkanlık deneyimlerini Jinnews’ten Nûpelda Têkoşîn’e anlattı.
Özerklik ilanından önce meclise tek kişinin başkanlık ettiğini hatırlatan Hico, eşbaşkanlık sistemine geçiş ile birlikte birçok zorluk ile karşılaştıklarını aktardı. Erkeğin, kadının irade olmasını ve kimliğini tanımadığını söyleyen Hico, devamla şöyle dedi: “Kadını sürekli evde kardeş ya da eş olarak görmeye alışmışlardı. Nasıl olur bir kadın yanımda çalışabilir deniliyordu. Bizler böylesi bir süreçte eşbaşkanlık sistemine geçtik. Bizlerin karşılaştığı ilk sorun erkek arkadaşlar ile birlikte ortak çalışmak oldu. Yine evet eşbaşkandık ama bizleri sürekli kendilerine yardım eden olarak görüyorlardı. İsim olarak eşbaşkandık ama fiiliyatta başkanın yardımcısı olarak çalışıyorduk. Yine birçok çalışma kadın eşbaşkanın görüşü alınmadan, haber verilmeden yapılıyordu. Bizler de değişim yaratarak eşbaşkanlık görevimizi yerine getirmek için mücadele ettik.”
Kendilerini geri planda tutan eşbaşkanlara karşı halkla bağlarını güçlendirdiklerini söyleyen Hico, köy ve mahalle meclisleri ile bir araya geldiklerini, kadınları örgütlediklerini, bu şekilde köylerde ilk meclisleşmeleri oluşturduklarını belirtti. Hico şöyle dedi: “Yanımızdaki eşbaşkanlar ise sadece kendilerini üst düzey görüşmeleri gerçekleştirmek ile sınırlandırdı. Bu yüzden halk nezdinde biz kadın eşbaşkanlar muhatap alındık. Sistemin en küçük yapıtaşında esas alındıktan sonra üst mevkiler ile görüşen erkekler boşa düşmüş oldu. Nasıl bir boşa düşme derseniz, bizleri mecburi muhatap almak zorunda kaldılar. Böylelikle eşbaşkanlığın farkı da yavaş yavaş ortaya çıkmış oldu. Kadın eşbaşkanlar büyük bir emek verdiler bu sistem için. Büyük bir direnişin sonucuydu esas alınmak. Şöyle de diyebiliriz; kadınlar büyük sancılar çekti ve bu, özgürlüğün sancılarıydı. Kadın pes etmedi ve kazandı.”
Kendimizi ispatladık
Eşbaşkanlık sisteminin hayata geçmesi ile birlikte Şengal’in kadının rengi ile yönetildiğinin altını çizen Hico, ilk süreçlerde diplomasi görüşmelerine alınmadıklarını ve bunun gerekçesi olarak da dil bilmemelerinin gösterildiğini ifade etti. Meclis olarak Bağdat’ta yaptıkları bir görüşmeyi örnek gösteren Hico, şunları dile getirdi: “Yol boyunca erkek arkadaşlar bizlerin gitmemesi için uğraştı. Örneğin ‘kadının şimdi evde olup çocuklarına bakması ve eşine yemek yapması gerekiyor’ diyorlardı bize. Bağdat’a vardığımızda ‘Biz hepimiz konuşacağız eksik bir şey olursa sen de dahil olursun bize’ dediler. Hepsi konuştuktan sonra ben söz aldım ve hepsi yaptığım konuşma ile şoke oldu. ‘Bizden iyi konuştun’ diyenler de oldu. Kadınların diplomasi çalışmalarında da yer alabileceğini ispatlamış olduk. O günden sonra erkek arkadaşlarımız kendileri öneri sunarak kadın arkadaşların de beraberlerinde gitmesini istiyordu.”
Hico, eşbaşkanlığın aile ve toplumda karşılaştığı tepkilere de dikkat çekti. Ailede gördükleri tepkinin benzerini toplum içinde de gördüklerini söyleyen Hico, ailenin evden çıkmalarına izin vermediğini, eşbaşkan olarak seçildikten sonra ise toplumda birçok kez muhatap alınmadıklarını belirtti. “Emeğimiz ve direnişimiz ile kendimizi ispatladık” diyen Hico, “Hiçbir zaman çalışmada gördüğümüz zorluklardan dolayı pes etmedik. Şengal halkı da zamanla bizlerin çabasını gördü ve kabul etti. Evet şimdi de kimi anlayışlar var. Kadının erkek ile aynı statüde olmasını istemiyorlar. Bunu açık açık söylemeseler de hala o zihniyeti taşıdıklarını belli ediyorlar. Şu anda var olan sistem kadının emeği ile yürütülüyor. Yüzde yüz kadın rengi diyemeyiz ama eğer Şengal’de kadınlar sistemin içinde daha fazla yer alırsa özerkliğini daha da hızlı alacaktır” dedi. Eşbaşkanlığın uygulanması ile toplumun sadece erkeklerin değil kadınların da çalışmaları yürüttüğünü gördüğünü söyleyen Hico, kadının çalışmalara şevk, sevgi ve adalet duygusu ile yapıldığını anladığını belirtti.
Toplumun kadına güveninin bu şekilde oluştuğunu ifade edeh Hico, diplomatik görüşmelerde Irak’ta sistemlerini anlattıklarında büyük bir hayranlıkla bakıldığını söyledi. Êzidî kadınların tarihten bu güne boyun eğmediklerini söyleyen Hico, inşa ettikleri yeni sistem ile kadının hak ettiği misyona bir kez daha kavuştuğunu vurguladı.
ŞENGAL