Pazarlardaki meyve ve sebze fiyatları, hem esnafı hem de yurttaşları kara kara düşündürüyor. Pazarcılar iş yapamamaktan, yurttaşlar ise geldikleri pazardan boş dönmekten yakınıyor.
Mezopotamya ajansından Esra Solin Dal ve Ömer Akın‘ın haberine göre Türkiye’deki ekonomik krizle birlikte pazarlardaki sebze ve meyve fiyatları tavan yapınca pazarcılar bağırsalar da artık işler eskisi gibi olmuyor. Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Şeyhşamil mahallesinde kurulan Pazartesi pazarında da ürünlerin fiyatları cep yakıyor. Tezgahlardaki meyve ve sebzelerin etiketlerini gören yurttaşlar, şaşkına dönerek yoluna devam ediyor. Tezgahlarda fiyatı 16-20 TL arasında değişen yeşil soğan, pazarın en pahalı ürünü konumunda. Yine pazarda domates 6-7, patlıcan 13-15, biber 12, marul 5 TL’den satılıyor.
‘İki poşete sığdırıp eve boş dönüyorum’
Pazardaki bu fiyatlardan pazarcılar da yurttaşlar da memnun değil. Yüksek fiyatlar nedeniyle esnaf iş yapamıyor, yurttaşlar da evlerine sebze ve meyve götüremiyor. Pazara alışveriş için gelen Şerife Alp (58) isimli bir kadın, pazarda fiyatların ikiye katlandığını, gittikleri tezgahta, ellerini attıkları sebze ve meyvelerin fiyatının 5-6-7 TL’den başladığını belirtti. 15 kişilik kalabalık bir aile olduklarını ifade eden Alp, “Bir kilo domates 7 lira, patates 6 lira. Bunlar en ucuzu olanlar. Bir kilo kime yetecek. Eskiden geldiğimde 50 TL ile bir araba doldurup eve gidiyordum. Bugün cebimdeki 100 lirayı iki poşete sığdırıp elim boş eve dönüyorum. Vallahi perişan olduk, bütün millet perişan olmuş” dedi.
‘Kim yesin, kim baksın?’
Fiyatların çok pahalı olduğundan yakınan ev emekçisi Zekiye Tokat (47), paranın değerinin kalmadığını, pazara çıkıp evlerine boş elle döndüklerini kaydederek, yeşil biberin kilosunun 12 lira olduğunu söyledi. Tokat, şunları ifade etti: “Yoksulun tenceresinde en çok kaynayan patates bile 6 lira olmuş. Patlıcanın kilosu 13-15 lira. Bir kilo alsak zaten kimseye yetmiyor. Bir kiloyu kim yesin, kim baksın?”
‘İki poşette eve zor dönüyoruz insanlar aç’
Ekonomik krizin her şeye yansıdığını dile getiren Besna Babat ise, “Cebimde 50 lirayla ne alabilirim ki. Bakın bir kilo domates, bir çift çorap dışında hiçbir şey alamadım, alamıyorum zaten. Her şey çok pahalı, havucun kilosu 4 lira, bir deste maydanoz bile 2 TL olmuş insaf. Eskiden 4 poşetle eve dönüyorduk, şimdi iki poşetle zor dönüyoruz. Zamlar giderek artıyor. Yani 15 senedir iktidarda olanlar demek ki hiçbir şey yapamamış, insanlar aç” diye konuştu.
‘Bırakın sepeti elimiz bile dolmuyor’
Sebze fiyatlarındaki artışa isyan eden Ziynet Orhan (54), pazar sepetini getirdiklerini ama boş döndüklerini kaydederek, “Muz zaten bizi aşıyor, çünkü kilosu 8 lira. Bir koli yumurta 16 lira. Her şey üç kat zamlanmış. Eskiden 50 lirayla sepetimi dolduruyordum, şimdi bırak sepeti elimizi dolduramıyoruz. Tatildir çocuklar memlekete gelmiş ama mutfakta pişirecek doğru dürüst bir şey alamadım. Bakın sepetimin içinde meyveden başka bir şey yok” ifadelerini kullandı.
‘Anlatmaya gerek yok her şey ortada’
Dışardan bakınca her şeyin güllük gülistanlık göründüğünü ancak halkın açlıktan kıvrandığını belirten Şükrü Gezen de, “İnsanlar mağdur, iyi bir şey yok. Hep savaş ve gerginlik ile sivri bir dil ve hırsızlık var. Asgari ücreti lütuf gibi sunuyorlar. Bağlar’da bile ev kirası 500-600 liradır, elektrik ve su parası hariç saymıyorum. Onlar 70- 80 bin maaş alıyor ama halka ‘ben 2000 veriyorum, daha ne istiyorlar’ diyerek minnet ediyorlar. İnsanlar kredi kartlarıyla günü kurtarırken, bizim boğazımızdan kestiğimiz ödediğimiz vergilerle de her gün ya Suriye, Irak ya da savaşa gidiyorlar, gidip Arap ülkelerindeki aç insanlara yardım gönderdiklerini söylüyorlar. Sen önce kendi ülkendeki aç insanlarını doyur. Görüyorsunuz, millet elinde sepetlerle pazarda boş geziyor, boş dönüyor. Bizim bir şey anlatmamıza gerek yok, her şey ortadadır” dedi.
’27 yıldır böyle bir tıkanma görmedim’
27 yıldır pazarda esnaflık yaparak geçimini sağlayan Ahmet Aslan (85), “Ben böyle bir tıkanma görmedim. Pazar boş, insanlar yoksul, alışveriş yapamıyor. Ben 27 yıldır esnaflık yapıyorum pazarda. Eskinden halden aldığımız sebze meyvelerin borcunu kolaylıkla kapatabiliyorduk ama şu an zordayız. Çünkü kimse alışveriş yapamıyor. Bu bize de yansıyor” diye konuştu.
‘100 kilodan 25’e düştü’
Pazarda yeşillik satan Servet Ekinci, yeşil soğanın kilosu eskinden 3-5 TL iken, şu anda 15 TL olduğunu hatırlatarak, “Bir hafta önceki marul fiyatı 1,5 iken, şimdi tanesi 5 TL olmuş durumda. Limon 1 ile 5 TL arasında değişiyor, havuç kilosu 4 TL. Her şeye zam geldi, eskiden ben günde 100 kilo yeşil soğan satarken, şimdi günde 25 kiloya düştü. Yani zam olduğu için talep azalıyor, dolayısıyla yüzde 80 bir düşüş yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
Fiyatların artmasının yurttaşların tepkisine neden olduğunu aktaran esnaf Rıza Akman ise ekonomik kriz ile birlikte üç yerine bir sattıklarını söyledi.
‘Kilo işi bitti artık tane ile satış yapıyoruz’
Eskiden insanların pazar alışverişlerini poşetlerle yaptığını ancak ekonomik krizden sonra kilodan taneye geçildiğini belirten pazarcı Zekeriya Tunç da, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Eskiden domatesi 1-2, en fazla 3 liradan veriyorduk. Şu anda halden bize 5 buçuğa geliyor, nakliye ve poşet fiyatları eklenince bizi ancak 7 lira kurtarıyor. Yeşil biberin kilosu 12 liradır, halden 10 liraya alıyoruz. İnsanlar gelip alışveriş yapamıyor gelenler de tane ile alıyor, kilo işi bitti. Eskiden poşeti dolduran müşteri, şimdi poşete üç dört tane doldurup geri gidiyor. Patlıcan şu anda halden bize gelişi 13 liradır, yani kim pazara getirip kilosunu 15 liradan verir ki. Getirse de kimse alamaz, o yüzden tezgahta bulundurmuyoruz. Her geçen gün kötüye gidiyor, bir gelecek göremiyorum.”