Son İmparator filmi ile dokuz Oscar’a layık görülen, Konformist ve Paris’te Son Tango gibi filmleriyle tanınan İtalyan yönetmen Bernardo Bertolucci 77 yaşında yaşama veda etti. Ünlü yönetmen bir süredir kanser tedavisi görüyordu.
Bernardo Bertolucci aynı zamanda En İyi Film dalında Oscar kazanan tek İtalyan yönetmen. Son İmparator filmi ile En İyi Yönetmen kategorisinde de Oscar kazanmış, film toplam 9 dalda Oscar’a layık görülmüştü. Uzun süre tekerlekli sandalyede yaşayan Bertolucci’ye 2011 Cannes Film Festivali’nde sinemaya hizmetlerinden dolayı Onur Ödülü verilmişti.
‘Sinema ahlaki bir sorun’
Bernardo Bertolucci, yazar ve sinema eleştirmeni Attila Bertolucci’nin oğlu olarak 16 Mart 1941’de İtalya’nın Parma kentinde doğdu.
Sinemayla bağı 1961’de tanıştığı sinema yönetmeni Pier Paolo Pasolini’nin Dilenci filmiyle başladı. Bu filmde yönetmenin asistanlığını yaptı ve ardından Sıska Vaftiz Anası’nı yazdı. Bertolucci filmlerinde yapmaya çalıştığı şeyi, “Benim için film yapmak, anne babasının yatak odasında nelerin döndüğünü anahtar deliğinden izleyen çocuğun yaşadığı gerilimi verme sanatıdır” bu cümleyle tanımlar.
Bertolucci’nin tartışmalı filmleri arasında Paris’te Son Tango da yer alıyor. Filmin baş aktristi Maria Schneider’ın 19 yaşındayken rol aldığı filmde, rızası dışında cinsel ilişkiye mecbur bırakıldığı iddiası yönetmene tepki gösterilmesine neden olmuştu.
Godard hayranlığı
Bertolucci, İtalyan Yeni Gerçekçiliği’ni Fransız Yeni Dalgası’yla harmanlandığı bir dönemde yedinci sanata dahil olduğundan, bu dönüşümün etkilerini filmlerinde izleyiciye hissetirdi. Bertolucci’nin Fransız Yeni Dalgası’nın kurucu temsilcilerinden Jean-Luc Godard’a hayranlığı ise bir bilinen bir gerçek. İtalyan faşizmi odaklı temalara sahip filmlerinde yaptığı derinlemesine analizlerle bireylerin kendilerine söylemekten kaçındığı, konuşulmayan, tartışılmayan toplumsal sorunları hedef haline getirir.
Beat Kuşağı’nı anımsatan ve uç noktalarda gezinen alengirli cinsellik tasviri de filmlerinin bir parçası olan yönetmen, bir diğer tabuyu da sisteme, geleneğe ve alışıldık yaşam biçimlerine muhalif kitleleri temsilen çizmiş olduğu karakterleriyle yıkar. Bertolucci, Pasolini’nin asistanı olarak başladığı sektördeki ilk çıkışını, Sergio Leone’un yönettiği 1960’ların ünlü Western filmi ‘Bir Zamanlar Batı’da filminin senaryosunu yazarak yapar. Dört yıl önce yazıp yönettiği ilk uzun metraj filmi Devrimden Önce filmi ise, 1970’te yönettiği Il Konformist’anın elde ettiği başarı sayesinde fark edilir. Siyah beyaz ilk filmi olan Devrimden Önce ile sinemasal hamleleriyle çağdaşı olan sinemacılardan farklı bir beklenti oluşturan Bertolucci, seyircisine sonrasında çektiği her filmde “Acaba şimdi ne yapacak?” sorusunu sorduran yenilikçi bir yönetmen. Paris’te Son Tango ile birçok açıdan taşları yerinden oynatır. 1976 yılında çektiği modern bir epik film olan 1900 ile gerek oyuncu tercihleri gerekse solcu ve faşist iki jenerasyonun çarpışmasını konu alan hikayesiyle adından söz ettirmeye devam eden yönetmen, çizgisinden saparak filmografisine 1987 yılında Çin’in son imparatoru olan Pu Yi’nin hayatını anlatan biyografik bir eser ekler. Son İmparator filmi ile 9 dalda Oscar kazanır ve film, sinema gündemine bomba etkisi yapar. 1990’da Çölde Çay, 1993’te Küçük Buda, 1995’te Çalınmış Güzellik, 2003 yapımı Düşler, Tutkular ve Suçlar ve son filmi Ben ve Sen ile geriye bir miras bıraktı.
ROMA