Melike Ceyhan/İstanbul-MA
Hükümetin elindeki sınırlı kaynakları seçim öncesi “siyasi rant” elde etmek için sermayeye ve KOBİ’lere dağıttığını dile getiren ekonomist Özgür Müftüoğlu, devletin kasasından çıkacak bu kaynağın yerinin ise halktan toplanan vergilerin arttırılmasıyla doldurulacağını söyledi. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ) için hazırladıkları destek paketinin detaylarını 10 Ocak’ta açıkladı. Buna göre, KOBİ Değer Kredisi’nden yıllık cirosu 25 milyon TL’nin altındaki firmalar faydalanabilecek ve ilk 6 ay geri ödeme olmayacak. 20 ile 40 bin arasında KOBİ’nin faydalanacağı tahmin edilen kredi paketinin büyüklüğü ise 20 milyar TL. Açıklanan destek paketini değerlendiren ekonomist Özgür Müftüoğlu, ülkedeki işletmelerin çok büyük bir kısmının KOBİ’lerden oluştuğunu ve ekonominin bu işletmeler üzerinden yürüdüğünü hatırlatarak, hükümetin teşviklerine rağmen küçük işletmelerin üretkenlik açısından çok başarılı olamadığını ifade etti.
Ekonomiye getirisi yok
Müftüoğlu, AR-GE çalışması ya da teknolojik çalışmalar yerine çoğunlukla ticaretle uğraşan KOBİ’ler için “Ekonomiye katkıları son derece zayıf. Hükümet, oldukça sınırlı sayıdaki kaynakları üretken olmayan bir alana doğru veriyor. Dolayısıyla bu tür teşvikler ülke ekonomisini canlandıracak teşvikler değil. Kısa bir dönem için nefes aldırabilecek ama uzun vadede ekonomiye önemli bir getirisi olmayacaktır” dedi. KOBİ’lerin çoğunlukla seçim öncesi dönemlerde gündeme geldiğine dikkat çeken Müftoğlu, hükümetin “siyasi rant” güderek elindeki sınırlı kaynakları sermayeye ve KOBİ’lere dağıttığını kaydetti.
Siyasi rant
Müftüoğlu, pakette yer alan Ziraat Bankası’nın kredi kartı borcu olanlara düşük faizle kredi açması konusu üzerinde de durdu. Müftüoğlu, bu konuda şunları söyledi: “Ziraat Bankası’nın kredi kartı borcu olanların tamamına kredi vermesi mümkün değil. Elinde bu kadar kaynağı yok. AKP’nin izlediği ekonomi politikası kamu kaynaklarını aktarmaya yönelik. Kredi borçlarında da kamunun kaynaklarını alıp aktararak seçim öncesinde siyasi bir rant güderek yapıyor. Dolayısıyla ekonomik olarak bir karşılığı yok. Burada temel olarak sorgulanması gereken, bu krediler neden ödenemez hale gelmiş? Gelirleri çok düşük olan insanlar karınlarını doyurmak için borçlanma içine girmişler. Sorunun temeline gitmediğiniz zaman, seçim önü kısa vadeli bir şey olarak kalıyor.”
Halkın cebinden çıkacak
Devlet kasasından çıkacak bu kaynağı yerine koymak için ise yine vergilerin arttırılacağını söyleyen Müftüoğlu, “Yani yine toplumun cebinden çıkmış olacak. Bu tam bir kısır döngü” diye belirtti. AKP’nin bu zamana kadar açıkladığı paket programların krize çözüm olamadığını vurgulayan Müftüoğlu, “Maalesef siyasal alandaki işleyişin demokratik olmaması, parlamenter sistemin işlememesi ekonomiye yansıyor. Toplumun tüm kesiminin katıldığı, katılımcı bir anlayışla ekonominin yürütülmesi lazım. Çünkü bu kaynaklar bizim kaynaklarımız. Demokratik katılımımızın olması gerekiyor. Aksi halde ekonominin girdiği karanlıktan bu programla çıkış mümkün görünmüyor” dedi.