‘Tecride son ver’ eylemlerinin 16’ncı haftasında tutsak yakınları, Kürt sorununun çözümünde PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın rolüne dikkat çekerek, ‘Abdullah Öcalan ile iletişim sağlanmalı’ dedi
“Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyası kapsamında tutsak yakınlarının “Tecride son ver” eylemleri 16’ncı haftasında. Adana ve Wan’dan seslenen tutsak yakınları, “Kürt meselesi Türkiye’nin en temel meselesidir. Kürt meselesinin çözümünün en büyük aktörlerinden biri Sayın Abdullah Öcalan’dır” mesajı verdi.
Wan
Wan’da Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER) ve tutsak yakınları “Özgürlüğe Ses Ver” eylemi kapsamında Reyâ Armûşê (İpekyolu) İlçe Örgütü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı DBP yöneticisi Hasan Şahin okudu.
‘Adalet ve Sağlık Bakanlığı suç işliyor’
Yaşam ve sağlık hakkının Türkiye cezaevlerinde tehdit altında olduğunu söyleyen Şahin, cezaevlerindeki ağır hasta tutsakların, çocukların tahliye edilmesi gerektiğini belirtti.
Şahin, “Tutsakların sağlık ve yaşam haklarını korumak amacıyla revir ve muayene taleplerine aylarca yanıt verilmemektedir. Adalet ve Sağlık Bakanlığı ile birlikte suç işliyor. Fiili bir ölüm cezasına dönüşen ağır hasta tutukluların cezaevi koşullarından AKP iktidarı sorumludur. Haksız ve uzun tutukluk süreleri hem ailelerin hem de tutuklu bireylerin erken teşhis ve tedavi imkanlarını kısıtlamaktadır. Her yıl 100’den fazla tutuklu ve hükümlü cezaevi koşullarında yaşamını yitirmektedir” dedi.
İmralı tecridi
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük tecride işaret eden Şahin, Abdullah Öcalan şahsında mutlak iletişimsizlik halinin hukuksuzca sürdüğüne dikkat çekti.
Şahin, “Sayın Abdullah Öcalan ile son iletişimin sağlandığı 25 Mart 2021 tarihinden bu yana Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve İmralı Cezaevi’ne 397’si avukat, 177’si aile olmak üzere toplam 574 başvuru yapılmıştır. Bu hafta içerisinde dahi yeni avukat ve aile görüş talepleri kamuoyuna yansımıştır. Ancak yapılan tüm bu başvurular ya yanıtsız bırakılmıştır ya da gerekçesi belirtilmeyen ‘disiplin cezaları’ ile reddedilmiştir” şeklinde konuştu.
Açıklama oturma eylemi ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganıyla son buldu.
Adana
Adana’da tutsak yakınlarının “Tecride son ver” şiarıyla başlattığı eylem 16’ncı haftasını geride bıraktı. AKP Adana İl Örgütü binası önünde bir araya gelen kitle, İmralı tecridinin bir an önce kaldırılmasını talep etti. Kitle adına basın açıklaması metnini DEM Parti Adana İl Eşbaşkanı Seyfettin Aydemir okudu.
‘Cezaevleri tecrit altında’
Cezaevlerinin bir ülkenin aynası olduğunu belirten Aydemir, cezaevlerinde 350 bine yakın tutuklunun bulunduğunu, son dönemlerde ise Kürtçe müzik eşliğinde halay çekenlere dönük gözaltı ve tutuklama furyasına tepki gösterdi.
Aydemir, “Haksız yere insanlar cezaevlerine atılıyor, cezaevlerinde her türlü hak ihlallerine baskıya ve kötü muameleye maruz kalıyorlar. Son yıllarda yapılan F Tipi, S Tipi ve Y Tipi hapishanelerde kalan mahpuslar tecrit altındadırlar. İnsanları tek kişilik hücrelere konuluyor, günde sadece 1 saat havalandırmaya çıkarılıyor. Bu ülkeyi yönetenlere artık yeter diyoruz” dedi.
‘Çözümsüzlük politikalarından vazgeçin’
“Kürt meselesi Türkiye’nin en temel meselesidir. Kürt meselesinin çözümünün en büyük aktörlerinden biri Sayın Abdullah Öcalan’dır” diyen Aydemir konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Sayın Öcalan İmralı Cezaevi’nde ağır tecrit koşullarında tutuluyor. Sayın Öcalan diyor ki; Kürt meselesini diyalog, müzakere ile çözelim bu sorun barışçıl ve demokratik bir şekilde çözülür. Gelin bu çözümsüzlük politikalarınızdan vazgeçin. Ülkemizi demokratik bir hukuk devleti yapalım. Bu Oligarşi Cumhuriyetini, demokratik bir cumhuriyete dönüştürelim cezaevlerindeki hak ihlallerine anti-demokratik uygulamalara son verelim.”
Etkinlik oturma eylemi ve alkışlarla son buldu.
Kaynak: JINNEWS / MA