Meclis’te oluşan kadın düşmanı ittifakı değerlendiren feminist aktivist Zozan Özgökçe, muhalefetin tavrının önemli olduğunu vurgulayarak, mücadelenin sokakta olduğunu belirtti
Kadınlara yönelik saldırıların artması ve cezasızlığın yaygınlaşmasıyla birlikte AKP son olarak kadınları hedef alan HÜDA-PAR ve Yeniden Refah Partisi’ni Meclis’e taşıdı.
MAKP-MHP iktidarının Meclis çoğunluğunu sağlamasıyla Meclis’in daha sağa kayması ve erk çoğunlukta olmasına dair değerlendirmelerde bulunan feminist aktivist Zozan Özgökçe mücadeleye vurgu yaptı.
Muhalefetin cevabı önemli
Seçime değişim umuduyla girdiklerini ama sonucunun kötü olduğunu dile getiren Özgökçe, “Meclis’e giren erkekler, eskiye göre daha korkutucu bir durumda. Daha önce de eril ve erkek egemen bir bakış açısı Meclis’te vardı zaten, bunu uygulamalı bir şekilde de gösterdiler. Meclis koltuklarında biz kadınlar temsil edilmiyoruz ve çoğunluk maalesef bu zihniyete ait. Muhalefetin buna nasıl cevap olacağı da önemli” diye konuştu.
Mücadele sokakta
Meclis’teki bir koltuğun üç eşli birine ait olduğuna dikkat çeken Özgökçe, kadın kazanımlarına hali hazırda saldırıların olduğunu ifade ederek, “Kadınların yaşamına müdahale eden, hakaret eden, bizleri aşağılayan, bunu açık açık bir şekilde söylemesine rağmen tepki almayan ciddi bir çoğunluk var. Bu durum çok korkutucu elbette. Çünkü bu zihniyet mücadele alanlarımızı kısıtlıyorlar. Kadın olarak iki misli bir baskı yaşıyoruz artık. Kadınlara umut olan feminist örgütlenmeler, kadın örgütlenmeleri var. Meclis’te ve ülke genelinde erk yapıda sayısal bir yoğunluk var ama mücadele sokakta, nitelik bizde” diye belirtti.
Çocuklar da tehlike altında
Genelde kadına yönelik şiddet ve istismarın konuşulduğunu ancak çocukların da tehlike altında olduğunu söyleyen Özgökçe, sistemin bir bütün kadın düşmanı olduğunu vurgulayarak örgütlenme ihtiyacına vurgu yaptı.
Örgütlenme ile bunları aşacağız
Özgökçe, “Bir apartmanda oturan üç kadın bile kendi aralarında dayanışma halinde olurlarsa, ortak sorunları hakkında birbirlerine sahip çıkarlarsa, örgütlü bir şekilde hareket ederlerse, her şeyin üstesinden gelirler. Küçük küçük örgütlenmeler sonucu biz bunları aşacağız. Küçük örgütlenmeler bile kadınların yaşamlarını kurtarıyor. Aile içi şiddet çok yaygın, istismar uzak kişilerden gelmiyor, yakınlardan geliyor. Kendi ailemizle, komşularımızla küçük küçük örgütlenmelerle bu pratikler bizi büyük pratiklere taşıyacaktır. Biz kadınların gündeme ve yaşamımıza sahip çıkmamız lazım. Ve bu yolla umudumuzu yeşertebiliriz” diye konuştu.
WAN