NATO Zirvesi’nde Kürtler üzerinden yürütülen pazarlıklara dikkat çekerek, PYD Eşbaşkanı Salih Muslim, ‘Öz gücümüze güveniyoruz’ dedi
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Salih Muslim, NATO Zirves’nde Kürtlerin pazarlık konusu yapıldığını ancak Erdoğan’ın eli boş döndüğünü belirtti. Ulus devletlerin bu politikaları ve Kürtlere dönük saldırılarına karşı Lozan Antlaşması’nın yüzüncü yılında ulusal birliğin önemine vurgu yapan Muslim, çözümün Demokratik Ulus olduğuna işaret etti. Türkiye’nin varlığını Kürt karşıtlığı üzerinden inşa ettiğini belirten Muslim, “Kurdistan’ın tüm bölgelerinde Kürtlere yönelik savaş politikası uyguluyor. Türk devletinin Bakur’da şehirleri nasıl yaktığını gördük. Türk devletinin Bakur’da yaptığıyla, DAİŞ’in Rojava’da yaptığı arasında hiçbir fark yok. Türkiye’nin Kürt düşmanı politikaları onlara ekonomik kriz olarak geri döndü. Şimdi de NATO Zirvesi’nde İsveç Türkiye’nin Kürtlere yönelik saldırılarını desteklemesi için şart koymuşlar. Bizim Avrupa ülkeleriyle hiçbir düşmanlığımız yok. İsveç ve diğer Avrupa ülkeleri de Türkiye’yi sevmiyorlar. Bu nedenle Türkiye’nin Kürtlere yönelik saldırıları için yürüttüğü pazarlıklardan bir şey elde edebileceğini zannetmiyorum. Türkiye, Osmanlı sultanları gibi bütün dünyanın yaptıklarını onaylayacaklarını zannediyor. Umduklarını alacaklarını düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
‘Rojava örgütlülüktür’
NATO Zirvesi’nde yürütülen pazarlıklara değinen Muslim, Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük etkilerini şöyle değerlendirdi: “Eğer öz gücüne güvenir ve bu doğrultuda örgütlenirsen, sözünün değeri olur ve egemen devletler kendi çıkarları için seninle masaya oturmak zorunda kalır. Bunun en büyük örneğini Rojava’da verdik. Rojava’da örgütlülüğümüz ve öz gücümüzle savaşmamız sonucunda, ABD ve diğer koalisyon güçleri bizimle masaya oturmak zorunda kaldılar. Bu nedenle NATO’dan bir beklentimiz yok, biz öz gücümüze güveniyoruz. NATO, AB yada uluslararası diğer güçlerin bir halkı yok edecek gücü yok. Eğer biz güç olursak, bunlar mecburen kendi yasalarıyla bizimle ilişki geliştirecekler. Bu nedenle de önemli olan örgütlülüğümüz ve öz gücümüz.”
‘Çözüm demokratik ulus’
Lozan Antlaşması’yla çizilen ulus devlet sınırlarının işlevini yitirdiğinin altını çizen Muslim, Kurdistan ve Ortadoğu’daki sorunların çözümünün ulus devlette değil, Demokratik Ulus’ta olduğuna işaret etti. Muslim, şunları söyledi: “Lozan, başta Kürtler olmak üzere tüm halklara yönelik soykırımın başlangıcıydı. Bu antlaşmaya karşı Kürtler olarak yüz yıldır mücadele veriyoruz. Şimdi Avrupa’ya baktığımızda, Lozan’la çizilen ulus devlet sınırlarının işlevini kaybettiğini ve artık Avrupa devletlerinin bir araya geldiğini görüyoruz. Artık tüm dünyada ulus-devlet projesi çöktü, dolayısıyla Kurdistan ve Ortadoğu’nun sorunları artık işlevini yitirmiş ulus devletle değil, Demokratik Ulus ile çözülür. Rojava’da uygulamaya çalıştığımız Demokratik Ulus projesi ile tüm halkların, dil, kültür hakları ve demokrasisi bu projede garanti ediliyor. Ulus devlete baktığımızda, sürekli halklar arasında savaş çıkaran, halkları bir birine düşman eden, çözen değil, kaos çıkaran bir anlayış. Bu nedenle artık ulus devletlerin modası geçti, çözüm Demokratik Ulus’ta.”
HABER: Mahmut Altıntaş/Rıha-MA