Otizmli çocuğa cinsel istismarda bulunan Uğur Erbil’in yargılandığı davada 30 yıl indirimsiz ceza verilmesini değerlendiren davanın avukatı Aslan, kararın emsal olmasını dilediklerini söyledi
İzmir’de 2018 tarihinde yalnız yaşayan anne P., çocuğunun kişisel ve kültürel gelişimi için İzmir ODER isimli derneğe kaydını yaptırdı. Dernekte müzik ve piyano kursu alan 13 yaşındaki otistik A. cinsel istismara uğradığı ortaya çıkmıştı. Anne P., dersten dönen oğlunun kalçasında morluklar gördü. Anne durumdan kuşkulandığı için müzik dersine giden oğlunun çantasına kayıt cihazı yerleştirdi. Cinsel istismarı fark eden anne P., ertesi gün öğretmen Uğur Erbil hakkında şikayette bulundu. Yapılan muayenede A.’da cinsel istismar bulgusuna erişildi. Ses kaydına ilişkin bilirkişi raporunda, cinsel saldırıyı kanıtlayan ifadeler çözümlenince Uğur Erbil tutuklandı.
Basına kapalı olarak 2 yıldır süren davada İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi, davayı 8 Ekim’de tamamladı. Erbil’e, çocuğun cinsel istismarı suçundan 20 yıl hapis cezası verdi. Sanık, öğretmen olduğu için verdiği cezayı yarı oranında arttırarak 30 yıla yükseltti. Cezada hiçbir indirime gidilmedi. Kararın emsal olmasını dilediklerini belirten Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Sekreteri Nergiz Tuba Aslan, Avukat Şule Arslan Hızal ile birlikte takip ettikleri ve İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde karara bağlanan yargılama sürecini Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Sevda Aydın’a değerlendirdi.
Soruşturma aşamasında yaşanan sürece ilişkin konuşan avukat Aslan, “Müzik öğretmeni Uğur Erbil’in ilk ifadesinde ses kaydının çözümü yapılmadığından fail serbest bırakılıyor. Soruşturmanın ilerleyen aşamasında adliyenin bilirkişi sesin çözümünü yapıp, raporunu dosyaya ekliyor. Cinsel istismar fiili sabit bir şekilde tespit edildiği yönünde hazırlanan bu raporun ardından fail hakkında tutuklama kararı veriliyor” diye belirtti.
İlk duruşmada sanık tahliye edildi
Dosyada ses kaydının dışında kanıt niteliğindeki başka raporların da bulunduğunu vurgulayan Aslan, Çocuk İzlem Merkezi’nde uzman eşliğinde alınan ifadesinin olduğunu söyledi. Bu ifadede çocuğa, vücut diyargamı üzerinde bir erkek anatomisi gösterildiğini ifade eden Aslan, adli muayane sonrasında düzenlenen raporla, çocuğa cinsel istismar tespitinin yapıldığı kaydetti. Bunca delil varken, normal bir yargılamada failin serbest bırakılamayacağının altını çize Aslan, mahkemenin ilk duruşmada, sanığın öğretmen oluşunu, toplumda bir statüsü olmasını gerekçe göstererek, tahliyesine karar verdiğini hatırlattı.
‘Takdiri indirim uygulamama kararı’
2018 yılında başlayan ve bu yılın Ekim ayına kadar yargılama sonucunda mahkeme başkanı HSK’nin kararıyla Bölge Adliye Mahkemesine üye olarak atandığını hatırlatan Aslan, “12. Ağır Ceza Mahkemesine yeni bir başkan ve yeni üyeler geldi. Yargılamaya yeni mahkeme heyeti ile devam edildi. İlk duruşmada atanan mahkeme heyeti, ses kaydını dinlediklerini, cinsel istismarı tespit ettiklerini başkaca bir bilirkişi raporuna gerek olmadığını söyledi. Bunun üzerine sanık avukatlarının yeni savunma hazırlamaları için bir hafta süre verildi. Bir haftanın ardından görülen yargılamada, mahkeme heyeti çocuğa yönelik istismar suçu işlendiğinden 20 yıl, çocuğun öğretmeni olması sebebiyle bu cezayı 30 yıla çıkardı ve takdiri indirim uygulamama kararı aldı” dedi.
‘Sorumlular hakkında gerekli adımları atılmalı’
Geç de olsa kararın emsal niteliğini taşıdığını ve otistik çocukların güvenliğinden, gelişiminden sorumlu derneğin, bunu sağlamamış olmasının düşündürücü olduğunu ifade eden Aslan, şunları söyledi: “Müvekkilimiz otistik olsa da bir şekilde kendini ifade edebiliyor. Bunu yapamayan çocuklar da var ve onların ne yaşadıklarını bilmiyoruz. Derneği, çocukları her türlü şiddetten koruyacak tedbirleri alması gerekir. Devletin ve yetkili kurumlarının, bu emsal kararın ardından sorumluların her biri hakkında gerekli adımları atmasını umuyoruz.”
İZMİR