Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey, refakatsiz çocukların İHH gibi vakıflara teslim edilmesine ilişkin ‘Eğer devlet eliyle verildiyse, Bakan Yanık da suç işliyor’ dedi.
Merkez üssü Mereş Bazarcix (Pazarcık) ve Elbistan olan iki ayrı şiddetli depremde binlerce çocuk yaralandı, kayboldu ya da ailesini kaybetti.
Yaralı çocukların hastanelerdeki tedavilerinin ardından akıbetleri hakkında bazı iddialar tartışma yarattı. Depremde refakatsiz kalan çocukların bazılarının İstanbul Beykoz’da bir villaya yerleştirildiğine dair görünütler ortaya çıktı. Daha sonra villaların Suriye’ye “insani yardım” adı altında gönderilen TIR’larda silah taşıması ile gündem olan İHH İnsani Yardım Vakfı’na ait olduğu bilgisine ulaşıldı.
MA’dan Esra Solin Dal’a konuşan Önce Kadınlar ve Çocuklar Derneği Başkanı avukat Müjde Tozbey, vakıflara teslim edilen çocuklar için ‘eğer devlerin haberi yoksa bakanlık suç işliyor’ dedi
Yabancılara teslime dildi
Depremde yaşamını yitiren ailelerin çocuklarının, cemaat ve tarikatlara verildiğine dair kendilerine çok sayıda ihbar geldiğini kaydeden Tozbey, söz konusu ihbarlarda, deprem bölgelerinde enkazdan çıkarılan çocukların ambulans çalışanları tarafından hastaneye götürülmek yerine, sorgusuz sualsiz bazı kişilere teslim edildiğini belirtti.
60 çocuktan söz ediliyor
Alınan ve delilli, tanıklı ihbarlardan birinin İstanbul’un Beykoz ilçesi Çavuşlu Mahallesi’nde üç tane villanın ayarlandığı ve bu villalara depremzede çocukların yerleştirildikleri yönünde olduğunu aktaran Tozbey, “Olayı bize ihbar eden tanığımız cemaat ve tarikata yer alan bazı insanların olduğu bir Whatsapp grubundan yardım taleplerini görüyor. Tanık bu durum karşısında şüpheleniyor ve bu insanlara, ‘size nasıl yardımcı olabilirim?’ diye soruyor. Kişi villalarda, çocuklar için yardım toplandığını ve 60 çocuğun oraya yerleştirildiğinden söz ediyor. Tanık daha sonra bize ihbarda bulunuyor. Biz de ihbar doğrultusunda Beykoz Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. Bu çocuklar devlet koruması altında iken bu villalara nasıl yerleştirildi? ” şeklinde konuştu.
İddialar artıyor
Tozbey, bu iddiaların sadece Beykoz’la sınırlı kalmadığını Kadıköy, Çengelköy ve Tuzla ilçelerinde de benzer evlerin olduğu yönünde iddialar olduğunu aktardı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın depremzede çocuklara ilişkin açıklamalarına işaret eden Tozbey, “Yanık, Ankara Etlik Şehir Hastanesi’nde depremzedeleri bir ziyarete bulunarak, bin 362 çocuğun depremden kurtarıldığını, 369 çocuğun kimliğinin tespit edilerek ailelerine teslim edildiğini, 792 çocuğun da halen hastanede olduğunu, 201 çocuğun ise ‘Sevgi Evleri’ne yerleştirildiğini söyledi. Aynı gün Cumhurbaşkanı Danışmanı Fuat Oktay, 574 çocuğun bakanlığın kaydına alındığını, bunlardan 76’sının ailelere teslim edildiğini söyledi. Bu çelişkili açıklamalardan şunu görüyoruz; devletin hiçbir kurumu şuan depremde kaç çocuğun kurtarıldığını, kaç çocuğun vefat ettiğini, kaç çocuğun ‘Sevgi Evleri’ne yerleştirildiğini bilmiyor” dedi.
Suç işleniyor
“Devlet, kendi eliyle, çocukları tarikat ve cemaat evlerine gönderiyor” diyen Tozbey, yasalara göre tarikat ve cemaatlerin çocuklar üzerinde hiçbir yetkilerinin olamadığın vurguladı. Tozbey, “Hiçbir sıfatla o çocuklara dokunamazlar. Eğer bu çocuklar devlet eliyle verilmediyse, çocuklar o evlerdeki insanlar tarafından kaçırıldı anlamına geliyor. Bu da TCK’nın 334’ünü maddesine göre suçtur. Eğer devlet eliyle bu çocuklar verilmişse o kişiler, kişinin hürriyetini kısıtlamaktan dolayı TCK 109’uncu maddesine göre yargılanırlar. Bu durumda bu çocukları veren görevliler ve Bakan Derya Yanık da suç işlemiş olacaktır” diye belirtti.
Çocuklarımızı koruyacağız
Tozbey, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Çocukları tarikatlardan uzak tutarak, onların istismarına açık bırakmamalıyız. Diyanetin açıklaması çok açık olarak gerici bir zihniyeti temsil ediyor. Sadece çocuklarımızı teslim edilmesin demeyeceğiz, Diyanet İşleri Başkanlığı kapatılmalıdır. Çünkü bu halka hiçbir faydası dokunmuyor. Bu gerici zihniyet karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Bundan sonraki ihbarları da değerlendireceğiz ve gelen takdirde suç duyurusunda bulunacağız. Bu konuda çocuklarımızın cemaat ve tarikatlara teslim edilmemesi konusunda mücadelemizi yürüteceğiz.”
İSTANBUL