PKK Lideri Öcalan’ın üzerindeki tecrit 38. ayına girdi. DEM Parti milletvekili Ömer Öcalan, ‘Kimse ‘Kurdistan’da Kürtler öldürülüyor beni etkilemez’ demeden tecride ve savaşa karşı ses vermesi gerekiyor’ dedi
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde mutlak tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan, 25 Mart 2021 tarihinden bu yana haber alınamıyor. Mutlak tecrit devam ederken, PKK Lideri Öcalan ile İmralı’da tutulan Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım’a yeni görüş yasakları verildiği ortaya çıktı. Asrın Hukuk Bürosu’nun yasaklara itirazı ise reddedildi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Riha Milletvekili ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın yeğeni Ömer Öcalan, Mezopotamya Ajası’na (MA) konuşarak mutlak tecrit ve görüşlerin engellenmesine tepki gösterdi.
İmralı hukuksuzlukların merkezi haline getirildi
Adalet Bakanı’nın “tecrit yok” açıklamasına tepki gösteren Öcalan, “Oradaki durumu normal görüyorlar. 38 aydır Sayın Öcalan’dan ve yanındaki arkadaşlardan haber yok. Sağlık durumu ne durumda bilmiyoruz. Bir ülkede yasalar yoksa, insan hakları da rahatlıkla ayaklar altına alınır. İmralı Adası hukuksuzlukların merkezi haline getirildi. Hukuk dışına ilk çıkılan yer İmralı Adası oldu. Oradan hukuksuzluklar bütün ülkeye yayıldı. Yasa var ama uygulanmıyor” dedi.
Düşman hukukunu da geçti
Veysi Aktaş’ın 30 yılını doldurduğunu ancak infazının bir yık keyfi şekilde engellendiğini belirten Öcalan, “Bunun yasalarda yeri yok. Artık bu düşman hukukunu da geçen bir durum haline geldi” dedi.
Öcalan, buna karşı dünyanın birçok yerinde tecridin kaldırılması için eylemler olduğunu belirterek, “Netice almamız için protestoları kolektif bir şekilde yürütmemiz gerek” diye belirtti.
Kobanê kararları da tecritle bağlantılı
Kobanê Davası’ndan tutsak olan siyasetçilere verilen cezaların da tecritle bağlantılı olduğuna dikkati çeken Öcalan, “Kobanê zaferini Türkiye’de mahkum etmek istiyorlar. Herkesin buna tepki göstermesi lazım” dedi.
Söz konusu Kürtler olunca keyfi uygulamalar devrede
Yeni anayasa tartışmalarına işaret ederek, demokratik ve halkın haklarını içeren bir anayasaya ihtiyaç olduğunu belirten Öcalan, “Söz konusu Kürtler olunca keyfi uygulamalar devreye giriyor. Var olan yasalara göre Sayın Öcalan’ın, tutsakların ve siyasetçilerin hakları var. Ancak uygulanmıyor” şeklinde konuştu.
‘Her Kürt sorununun bir Türk sorunu olarak görmeli’
Kimsenin “Kurdistan’da Kürtler öldürülüyor beni etkilemez” dememesi gerektiğinin altını çizen Öcalan, bunun herkesi etkilediğini belirtti.
Öcalan, tecrit ile sürdürülen savaşı ekonomi ile nasıl bağdaştırırsınız diye sorulduğunu ve buna cevabı şu şekilde verdiğini ifade etti:
“Her yıl bütçe görüşmeleri yapılıyor ve savaşa ne kadar devasa bir bütçe ayrıldığını görüyoruz. Burada Türk halkının da rol ve misyonu var. Herkesin ‘Kürtlere dönük savaşa hayır, Sayın Öcalan üzerindeki tecride hayır’ demesi gerek. Türkiye ve Kurdistan’da yaşayan 85 milyon kişiye çağrıda bulunuyoruz; Her Türk, Kürt sorununu bir Türk sorunu olarak görmeli. Sorunlar bu şekilde çözülür. Bu sorun çözülmez ise sonuçlarından herkes olumsuz etkilenir”
‘Çözüm Öcalan ile görüşmede’
“Gerçek çözüm Sayın Abdullah Öcalan ile görüşmektir” diyen Öcalan, şöyle devam etti:
“Sayın Öcalan ile görüşme olursa huzur gelir ve herkes bundan nasibini alır. Bir an önce herkes üstüne düşeni yapmalı. Bunu yaparsak cehenneme döndürülen üstünde yaşadığımız topraklar, Ortadoğu’nun cenneti haline gelir. Devlet yanlış politikalara son vermeli. Aile ve avukatların İmralı’ya gitmesinin önü açılmalı.”
Haber: Emrullah Acar / MA