Meclis’te gündeme dair açıklamalarda bulunan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, otobüslerle sınırlara getirilen mültecilerin verdiği görüntülerin Türkiye tarihine utanç vesikası olarak geçeceğini söyledi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Oluç, Meclis’te yarın İdlib gündemiyle yapılacak kapalı oturuma, mültecilerin sınıra yönlendirilmesi, İmralı’da çıkan yangın ve 2 Mart 1994 darbesine ilişkin konuştu.
Oluç’un kanuşmasının satır başları şöyle:
Meclis’te yarın İdlib gündemiyle yapılacak oturum meselesini yanlış buluyoruz. Meclis bugüne kadar zaten olağanüstü toplanmalıydı, bu toplanmayı gerçekleştiremedi. NATO toplandı, Avrupa Birliği toplandı, Birleşmiş Milletler toplandı ama TBMM bir türlü toplanamadı. Putin ve Trump’ın bildiği her şeyi neden Türkiye halkından gizliyorsunuz? Neden İdlib meselesi halkın gözü önünde değil de kapalı kapılar ardından tartışılacak? Bunun hiçbir açıklaması yok. Biz biliyoruz, bu kapalı oturumda hiçbir gizli bilgi vermeyecek. Her gün gazetecilere söylediklerini kapalı oturumda tekrarlayacaklar. Muhalefet de eleştirilerini tekrarlayacak. Dolayısıyla kapalı oturum yapmak demek, aslında çok önemli bilgileri iktidar sanki muhalefetle paylaşıyormuş da halkın bilmemesi gereken konular varmış gibi bir davranıştır. Kapalı oturum yapılmasının aslında konuyu halktan kaçırmak olduğunu düşünmüyoruz”
Mültecilerin sınıra taşınması
“Suriyeli sığınmacılar başta olmak üzere tüm farklı ülkelerden gelen sığınmacıların utanç vesilesi olarak geleceğimize taşıyacağımız görüntülerle sınırlara yönlendirilmesinden bahsediyorum. Yani gerçekten utanç vesikası bunların her biri. Bir Sayaç Bakanı çıktı, 15 bin, 30 bin oldu, 60 bin oldu, en son 100 bin oldu gibi rakamlar vererek iç kamuoyunu meşgul etti bu sayaç Bakanı. Neymiş, Türkiye’den ayrılan sığınmacı sayısını veriyormuş. Otobüslere taksilere yerleştirilip insanlar sınırlara gönderildi. Edirne’ye ve Ege kasabalarına gönderildi. Gidenlerin sayısı öyle 100 bin falan değil bunların hepsi yalan. Toplumu meşgul etmek için, gerçek meselelerden uzaklaştırmak için uydurulan yalanlar. Halk bunlarla meşgul olsun politikası, cambaza bak politikası.”
‘İktidarın Suriye politikası ülkeye zarar vermekte’
Gerçekten bu otobüslerle sınırlara getirilen, Ege kasabalarına getirilen insanların verdiği görüntüler Türkiye tarihine utanç vesikası olarak geçecek. İnsanlar insan kaçakçılarıyla iş birliği yapıyor. Çok açık bir şekilde insanlık suçu işleniyor. İktidara çağrı yapıyoruz, insanların hayatı ile oynamayın. İktidar koltuklarınız için insanların hayatıyla oynamayın. İktidar, Suriye politikasıyla topluma ve ülkeye büyük zararlar vermektedir”
İmralı’daki yangın
“İmralı’da çıkan yangının neden çıktığı hangi çapta olduğu cezaevinde bulunan Sayın Öcalan başta olmak üzere diğer tutukluların herhangi bir şekilde bundan etkilenip etkilenmediği konusunda sağlıklı bir bilgi alınamadı. Biz bu bilginin alınması ve yetkililerin bu konuda açık cevaplar verilmesini bekliyoruz. Bir an evvel adım atılmalıdır. Çünkü bu kış günlerinde yağmurlu günlerde yangın olması öyle tesadüfi değildir. Halkımız ciddi endişe duymaktadır.”
2 Mart darbesi
Demokrasi Partisi (DEP) milletvekillerinin düşürüldüğü ve gözaltına alındığı 2 Mart 1994’daki görüntüleri hatırlarsınız. O zaman demokratik siyasete bir darbe yapıldı. Kürt siyasetine bir darbe yapılmış oldu. 2 Mart 1994 darbesi Kürt demokratik siyasete ve genel olarak demokratik siyasete yapılan bu darbe asla unutulabilir değildir. Bunun sonuçları Türkiye açısından son derece ağır olmuştur.”
Almanya ve Fransa da gençler eylemdeydi
İmralı Adası’nda çıkan yangının ardından, PKK Lideri Öcalan ve diğer 3 tutukluya dair bugüne kadar sağlıklık bir bilgi edinilemedi. Avukat ve ailelerin görüşme başvurularına ise olumlu yada olumsuz herhangi bir cevap verilmedi. Duruma tepki gösteren Kuzey-Doğu Suriye, Federe Kürdistan Bölgesi ve Avrupadaki halklar günlerdir eylem yapıyor. Almanya’nın Düsseldorf kentindeki havaalanında gençler tarafından eylem yapıldı. Nehêle hamlesi kapsamında ‘Tecride ve Faşizme İzin Verme’ şiarı ile gerçekleştirilen eylemde gençler, Asrın Hukuk Bürosu avukatları ve bağımsız heyetlerin Öcalan ile görüşmesine olanak tanınması istendi. Fransa’nın güneyindeki Marignane komününde de Devrimci Gençler Hareketi (TCŞ) tarafından organize edilen bir yürüyüş gerçekleşti. Gençler adına yapılan bir konuşmada Öcalan’ın bir an önce avukatları ve ailesi ile görüştürülmesi talep edilirken, Avrupa’daki tüm Kürt gençlerine Öcalan etrafında kenetlenmeleri çağrısı yapıldı.
Uluslararası kurumlara çağrı
Reqa’da avukat ve hukukçular İmralı’da yaşanan yangına ilişkin açıklama yaptı. Çok sayıda hukukçu ve avukatın katıldığı açıklama, Reqa Avukatlar Birliği Eş Başkanı Mişleb Tirkan tarafından okundu. İmralı’da yaşanan yangının bilinçli olduğunun belirtildiği açıklamada, Türkiye’nin Öcalan’ın iradesini kırmak için böyle bir yola tevessül ettiği ifade edildi. Öcalan’ın fikirlerinin yayılmaya devam ettiğinin altının çizildiği açıklamada, “Hukukçular olarak Erdoğan hükümetinin bu tür uygulamalarını sert şekilde kınıyoruz. Uluslararası kurumları kuruluş amaçlarının gereklerini yerine getirmeye davet ediyoruz” denildi. Öte yandan Efrîn Kantonu’ndaki öğrenci ve öğretmenler ile Şehba Devrimci Gençlik Hareketi üyeleri, gerçekleştirdikleri iki farklı basın açıklamasıyla avukat ve ailesinin Abdullah Öcalan ile görüşmesine izin verilmesi çağrısı yaptı.
ANKARA