Erken seçim tartışmalarıyla ilgili konuşan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, ‘Tarihi söylemek mümkün değil ama 2023’e kadar bu iktidarın koltuğunda oturamayacağını söylemek mümkün’ dedi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis’te gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Oluç, Bankacılık Kanunu ile ilgili yeni düzenlemeler içeren kanun teklifine, Emeklilikte Yaşa Takılanlar ve erken seçim tartışmalarıyla ilgili konuştu.
‘Halkın ihtiyacına cevap vermiyor’
Bankacılık Kanunu ile ilgili yeni düzenlemeler içeren kanun teklifine ilişkin Oluç,“2019 krizi 2020’de görmemek için bu teklifi getirmişler. 2001 krizinin kabusunu 2020’de görmemek için bu teklifi getirdiler. Bu teklife dair çok ciddi eleştirilerimiz var” dedi. Kanun teklifinin halkın ihtiyaçlarına cevap vermediğini belirten Oluç, “Tam tersine kendi iktidarını ekonomik olarak sağlamlaştırma yandaş olan bütün kuruluşlar yeniden imkanlar sağlama doğrultusundadır. Altını çizmek gerekiyor, geçen günlerde Hatay’da bir baba açlıktan ve yoksulluktan çocuklarına yemek alamadığı için kendini yaktı. Dün de Konya’da bir TIR şoförü intihar etti” dedi.
Beraat Albayrak’ın konuşmasını hatırlattı
Oluç, AKP’nin Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ve işsizlik gibi sorunlara çözüm üretmediğini hatırlattı. Oluç, şöyle devam etti:“BDDK hangi açıklamanın gerçeğe aykırı olup olmayacağını belirleyecek ve bu doğrultuda fikir üretmeyen herkesin ceza almasını sağlayacak. Bu sürpriz mi değil. Neden? Hatırlarsanız bütçe tartışmalarında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Ordu’da yaptığı bir konuşmaya değinmiştik. ‘İsimlerinin başında ekonomist, Profesör yazar ama bu ülkeye zarar vermeye çalışan nereye hizmet ettiği belli olmayan kişilerin terör eylemlerinde gördüğümüz ekiplerden farkı yok’ demişti. Yani ekonomi üzerine konuşan, açıklama yapan, fikir beyan edenlerin terörist olduğunu söylemişti. O zaman bu çok tartışıldı ama bu tartışmaların sonucunda işte bugünkü noktaya gelindi. O günlerde bu tartışmanın nedeni sadece Albayrak değildi. Hatırlarsanız ondan önce Haziran ayında BDDK 38 kişiye dava açtı. Ve dava açmasının nedeni ekonomik düzen ve istikrarı hedef alıyor diyerek ekonomik kriz ve dövizdeki dalgalanma ile ilgili haber yapan, sosyal medya paylaşımı yapanlar hakkında dava açıldı.”
’90’ların beyaz toros dönemi’
Oluç, partilerinin Van Milletvekili Murat Sarısaç’ın plakasız bir araç tarafından takip edilmesine ilişkin de, “İlginçtir bu şahıslar yüzlerini kapatarak oradan uzaklaşmayı tercih etti. Bu plakasız araçla vekilimizin takip edilmesi meselesi bize iki şey hatırlattı biri 90’ların beyaz toros dönemini. İktidar beyaz toroslar döneminin yöntemlerini kullanmaya başlamış. İkinci olarak daha sonra terör örgütü olarak ilan ettikleri cemaatin, işte o dönemde o cemaatin savcılarının ve emniyet görevlilerinin kullandıkları yöntemleri hatırlattı. İktidar Türkiye’nin geçmişinde ne kadar karanlık yöntem varsa onları kullanıyor” ifadesinde bulundu. Oluç, Anadolu Ajansı (AA) tarafından Sarısaç’ın aracında bulunan HDP PM Üyesi Yunus Durdu’nun “terörist” olarak lanse edilmesine de tepki göstererek,“Yalan haberi yayarak hem vekilimizi hem PM üyemizi zan altında bırakmayı hedeflediğini biliyoruz” dedi.
Gezi Davası’na katılım çağrısı
Yarın görülecek Gezi Davası’nı da gündemine alan Oluç, “Ortada bomboş mesnetsiz bir iddianame vardır. İçinde hiçbir şey yoktur” dedi. Gezi’nin barış ve adalet talebiyle ortaya çıktığını ifade eden Oluç, davayı “Gezi’yi kriminalize etmek için uydurulmuş bir kumpas” olarak tanımladı.
‘Erken seçim ihtimali güçlüdür’
Erken seçim tartışmalarıyla ilgili bir soruyu yanıtlayan Oluç, “Erken seçim derken hangi tarihte olacağını söylemek mümkün değil ama en azından 2023’e kadar bu iktidarın koltuğunda oturamayacağını söylemek mümkün. Dolayısıyla erken seçim ihtimali güçlüdür” dedi. Partisinin 20 Kasım 2019 tarihinde yaptığı “erken seçim” çağrısını hatırlatan Oluç, şöyle konuştu: “İktidar kamusal ve demokratik meşruiyetini yitirmiş durumdadır. Bu kamusal ve demokratik meşruiyeti yeniden kazanmak istiyorsa bir erken seçime ihtiyaç vardır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, toplumun ihtiyaçlarına cevap vermemektedir. Bütün kamuoyu araştırmaları Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin toplumun çoğunluğu tarafından destek görmediğini göstermektedir. Dolayısıyla bir erken seçim ihtiyacı vardır ama iktidarın bir erken seçimden köşe bucak kaçacağını düşünüyoruz. Çünkü bütün kamuoyu araştırmaları iktidarın ciddi bir şekilde irtifa kaybettiğini, aynı zamanda bu iktidardaki yorgunluğu parçalanmışlığı gösteriyor.”