Van T Tipi Kapalı Cezaevi’nde gardiyanların saldırısına uğrayan kadın tutuklulardan 65 yaşındaki Sitti Gören, ameliyatlı ve kolunda platin olduğunu söylemesine rağmen kollarından tutularak sürüklendi. Yüksek tansiyon hastası Gören, tüm ısrarlara rağmen ancak 3 gün sonra hastaneye götürüldü.
Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) Van Şubesi, Van T Tipi Kapalı Cezaevi’nde yaşanan hak ihlali gözlem raporunu kamuoyu ile paylaştı. Themis İş Merkezi’ndeki hukuk bürosunda yapılan açıklamayı, ÖHP Kadın Komisyonu adına Ekin Yeter yaptı. Tutuklularla görüşen avukatların başvuru ve talebi üzerine 2 Şubat ve 4 Şubat tarihlerinde T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gidildiğini belirten Yeter, tutuklu ve hükümlü olmak üzere 9 kadınla görüşüldüğünü söyledi.
13 gardiyan tarafından darp edildiler
ÖHP’li avukatların görüştüğü; Mizgin Deniz, Rojda Tokçu, Medya Çınar, Ayfer Şahin, Şehriban Mamuk, Medya Aslan, Sitti Gören, Semra Argiş ve Ebru Şimşek’in beyanlarını paylaşan Yeter, 24 Ocak’ta 10’u kadın, 3’ü erkek olmak üzere 13 infaz koruma memurunun kadın tutukluları darp ettiğini söyledi. Darp ve kötü muamelenin, 5 tutuklunun hiçbir gerekçe gösterilmeden başka bir koğuşa zorla götürülmek istenmesine itiraz edilmesi üzerine yaşandığını aktaran Yeter, “Darp esnasında tüm mahpusların tekme tokat atmak suretiyle darp edildiğini, mahpusların vücuduna tırnak batırıldığını, Ayfer Şahin’in kollarının sıkılarak morartıldığını, Şehriban Mamuk’un ağzına tokat atıldığını, 65 yaşındaki Sitti Gören’in ameliyatlı ve kolunda platin olduğunu söylemesine rağmen kollarından tutularak sürüklendiğini, Sitti Gören’in yüksek tansiyon sebebiyle ısrarlara rağmen ancak 3 gün sonra Van Bölge Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildiğini, yine koğuşların değiştirileceğine yönelik tehdit aldıklarını, darp edilen kişilerin dilekçe verdiklerini ve dilekçelerin doktora ulaştırılmadığını, hali hazırda müdürle görüştürülmediklerini beyan etmişlerdir” dedi.
Yeter, heyetin cezaevi ile ilgili tespit ve gözlemleri şöyle sıraladı:
*Öncelikle en acil sorun Van T Tipi Kapalı Cezaevi’nde sevk ve sürgünler sırasında cezaevi girişlerinde “arama” adı altında uygulanan fiziki müdahale ve darp uygulamaları korkunç bir hal almıştır. Mahpuslar cezaevi girişlerinde insanlık onuru ile bağdaşmayacak bir şekilde çıplak aramaya maruz kalmakta, kabul etmedikleri takdirde darp edilmekte, sonra da “önleyici tedbir” adı altında keyfi bir şekilde hücreye koyulmaktadır.
*Ziyaret ve raporumuza konu olan 24.01/2019 tarihinde gerçekleşen somut olayda da keyfi olarak koğuş değiştirmelerin yaşandığı, buna direnilmesi üzerine mahpusların darp ve kötü muameleye maruz bırakıldıkları görülmektedir.
*Yaşanan olay ile ilgili tarafımızca mahpuslar ile görüşmelerin akabinde Cezaevi Müdürü ile de görüşme gerçekleştirilmiştir. Cezaevi yönetiminin mahpuslar ile diyalog kurma tavrından uzak bir tavır takındığı gözlemlenmiştir. Yaşanan darp olayı kapsamında mahpusların talep ettikleri halde darp raporu alamadıkları kendisine iletilmiş, ilgili gerekli idari ve disiplin soruşturmalarının gerçekleştirilmesi ve aynı durumun tekrar yaşanmaması için hassasiyet gösterilmesi taleplerinde bulunulmuş ancak taleplere olumlu bir karşılık alınmamıştır.
*Mahpuslar halen görevli personel tarafından işkence ve kötü muamele ile tehdit edilmektedir.
*Herhangi bir gerekçe gösterilmeden, toplama kararı olmayan ve yasaklanmayan, mahpusların talep ettiği gazeteler, dergiler, kitaplar vs. idare tarafından verilmemekte. Haber alma özgürlüğü ve kamusal bilgilere erişim hakları engellenmektedir.
*Hasta tutsakların sağlık hakkı engellenmekte, revir talepleri ya çok geç karşılık bulmakta ya da karşılık bulmamaktadır.
*Mahpusların aileleri ile kapalı ve açık görüşleri keyfi bir şekilde 15’er dakika kısa gerçekleştirilmektedir.
*Mahpuslar çocuk bezi, temizlik malzemesi ve ped almakta sıkıntı yaşamakta, kantinden sadece erkeklerin kullanımına özgü temizlik malzemeleri temin edilebilmektedir.
*Yaşanan hak ihlallerine rağmen 2018-2019 yılları arasında cezaevine sadece bir defa inceleme ve denetleme heyeti ziyareti gerçekleştirilmiştir.
Etkili soruşturma vurgusu
Raporun sonuç kısmında yaşanan hak ihlalleriyle ilgili etkili bir soruşturma vurgusu yapıldı.
*OHAL ile birlikte ve sonrasında gelişen süreçte Türkiye Cumhuriyeti’nin de taraf olduğu Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmelerinin hükümlerinin ve Anayasa’da tanımlanan hakların cezaevindeki mahpuslara sağlanması fiili olarak askıya alınmıştır. Van T Tipi Kapalı Cezaevi idaresi mevcut yasal düzenlemelere ve Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmelerine aykırı işlemler ve uygulamalar yapmaktadır. Bu durum; mahpuslar, mahpus yakınları ve biz insan hakları savunucularını derinden kaygılandırmaktadır.
*Van T Tipi Kapalı Cezaevi’nde insanlık onuruna aykırı çıplak arama, el ve ayakların arkadan kelepçelenmesi gibi muameleler yapılmaktadır. Mahpuslar şiddet, hakaret ve kötü muameleye maruz kalmaktadır.
*Mahpusların anayasal haklarından haber alma özgürlüğü ve kamusal bilgilere erişim hakları engellenmektedir.
*Heyetimiz; cezaevindeki uygulamalar, fiziki koşullar ve söz konusu ihlaller hakkında etkili bir soruşturmanın yapılması gerektiğini tespit etmiştir. Mevcut durumun ulusal mevzuata ve Türkiye’nin taraf olduğu Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmelerine aykırı olduğu tespit edilmiştir.
Kaynak: MA