ÖHD, Silvan’daki mezarlıkların tahribatına ilişkin hazırladığı raporu paylaştı. Raporda, ailelerin HDP İl Örgütü binası önüne yönlendirildiği ve mezarlıkların tehdit ve hakaretler eşliğinde tahrip edildiği kaydedildi
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Diyarbakır Şubesi, 21 Mayıs tarihinde Silvan’ın Kutlu Alan (Şêx Dewdada), Topçay (Milkê Seray), Tekel ve Köprülü Bağ (Kinyatê) mahallelerinde tahrip edilen mezarlıklara ilişkin incelemelerde bulundu. İncelemelerin ardından Silvan Cumhuriyet Başsavcılığı ve ailelerle görüşmeler yapan ÖHD heyeti, hazırladıkları raporu paylaştı.
Raporda, görüşmelere ilişkin şu notlar öne çıktı:
“Kutlu Alan Köyü: Baba Mehmet Örselendi kendisinin köy muhtarı vasıtasıyla Bağdere Karakoluna çağrıldığını ancak kendisinin ilkin gitmediğini eşi ve çocuklarının gittiğini, ancak ertesi gün tekrar aranmasıyla Bağdere karakoluna gittiğini beyan etmiştir. Karakola gittiğinde jandarma komutanı tarafından hakarete ve tehdide maruz kaldığını, yaşadığı Kutlu Alan köyünde mezarlığı bulunan örgüt üyesi iken yaşamını yitiren 2 çocuğunun mezarının başlık kısmının yasak olduğunu belirtmiştir. Bununla birlikte kendisiyle görüşen jandarma komutanının babadan mezar başlığını kırmasını istediğini, kırdıktan sonra da parçalanmış haliyle mezarlığın fotoğrafının whatsaptan kendisine atmasını istediğini, eğer aile yapmazsa jandarmanın mezarları kıracaklarını ve mezarlığı götüreceklerini, evi arayacaklarını gözaltı yapacaklarını söyleyerek tehdit edildiğini ifade etmiştir. Karakoldan geldikten sonra jandarmanın baskısı sonucunda mezarlığın isim ve soy isminin yer aldığı mezarlığın asli unsuru başlık(Kilêk) aile tarafından kırılmak zorunda kalınmış ve kırılan mezar başlıklarının fotoğrafı whatsaptan gönderilmiştir. Tarafımızca yapılan incelemede kırılmış halde bulunan mezar başlıkları fotoğraflanarak kayıt altına alınmıştır.
Tehdit ve hakaret
Topçay Köyü: Mustafa Yeni’nin babası, Cüneyt Yeni’nin amcası olan Mehmet Yeni, kendisinin köy muhtarı vasıtasıyla Bağdere Karakoluna çağrıldığını beyan etmiştir. Karakoldayken karakol komutanı ve yanında bulunan bir yetkili tarafından mezarlığın başlık (Kilêk) yapısının yasadışı olması ve savcılık talimatına binaen yıkması gerektiğini, parçalanmış mezar başlığının fotoğrafının çekilerek jandarma komutanına whatsap üzerinden gönderilmesini istediğini ifade etmiştir. Bu yapılırken tehdit ve hakaretlere maruz bırakıldığını belirtmiştir. Bu olay olmadan önce valilik tarafından aranılarak Diyarbakır HDP İl binası önünde oturan ailelere katılmasını teklif edildiğini, baba Mehmet Yeni bu teklifi reddettiği için mezarlıkların tahribatı olayının kendisine ve ailesine yapıldığını ifade etmiştir. Bu durumun insani olarak Kabul edilemeyeceğini belirtmiştir. Mezarlık tahrip tarihinden yaklaşık 1 ay önce de (Nisan 2020) olduğunu ifade etmiştir. Tarafımızca yapılan incelemede kırılmış halde bulunan mezar başlıkları fotoğraflanarak kayıt altına alınmıştır.
Tekel Mahallesi: Kardeşler Rıdvan Yılmaz ve Kerem Yılmaz 2020 Şubat ayında kendilerinin emniyet tarafından aranılarak mezarlığın başlık (kilêk) denilen kısmının yıkılmasını, eğer yıkmazlarsa kendilerinin yıkacağını beyan etmişlerdir. Bu uyarıyı yaptıktan sonra bir gece haber verilmeden sonraki gün evlerinin yakınında bulunan mezarlığa gittiklerinde mezarlığın tahrip ettiklerini ifade etmişlerdir. Tarafımızca yapılan incelemede kırılmış halde bulunan mezar başlıkları fotoğraflanarak kayıt altına alınmıştır.
Köprülü Köyü: Baba Sabri Kılıç kendisinin Bağdere karakoluna çağrıldığını bunun üzerine karakola gittiğini beyan etmiştir. Karakola gittiğinde jandarma komutanı tarafından hakarete ve tehdide maruz kaldığını, yaşadığı Köprülü bağ köyünde mezarlığı bulunan örgüt üyesi iken yaşamını yitiren çocuğunun mezarının başlık kısmının yasak olduğunu belirtmiştir. Bununla birlikte kendisiyle görüşen jandarma komutanının babadan mezar başlığını kırmasını istediğini, kırdıktan sonra da parçalanmış haliyle mezarlığın fotoğrafının whatsaptan kendisine atmasını istediğini ifade etmiştir. Karakoldan geldikten sonra jandarmanın baskısı sonucunda mezarlığın isim ve soy isminin yer aldığı mezarlığın asli unsuru başlık (Kilêk) aile tarafından kırılmak zorunda kalınmıştır. Kırılan mezar başlığı kaldırıldığı için tarafımızca bu durum kayıt altına alınamamıştır.
Başsavcılıkla görüşme
Silvan Cumhuriyet Savcısı Selçuk Dadak ile söz konusu mezarlık tahribatlarına ilişkin tarafımızca bir görüşme gerçekleştirmiştir. Görüşmede cumhuriyet savcısı söz konusu duruma dair soruşturmaların kendisi tarafından yürütüldüğünü, mezar başlıklarında yaşamını yitiren kişilerin kod adlarının ve örgüt görsellerinin bulunduğunu bu durumun da örgüt propagandası suçunu oluşturduğunu, bu suç dolayısıyla tespit edilen mezarlık sahiplerinin hepsine örgüt propagandası iddiası ile soruşturma başlattıklarını ifade etmiştir. Kendisinin emniyet ve jandarma görevlilerine mezarlık sahiplerinin aranarak mezarlık başlıklarında bulunan örgüt propagandası içeren yazı ve görsellerin silinmesini, silinmediği taktirde bunun belediye marifetiyle yapılacağının söylenmesini istediğini belirtmiştir. Kırılması ve kırıldıktan sonra da whatsaptan fotoğraf gönderilmesi yönünde talimat vermediğini beyan etmiştir.
Tarafımızca müvekkilimiz Sabriye Kaçar ile ilgili yaptığımız sorguda 2020/1421 tarihli örgüt propagandası iddiasıyla Silvan Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bir soruşturmanın devam ettiği tespit edilmiş ve söz konusu dosyanın bir örneği alınmıştır.”
Raporun öneriler bölümünde ise şu maddeler sıralandı:
“* Mezarlık tahribatlarına ilişkin ilgili ulusal ve uluslararası kurumlara bilgilendirilme yapılması ve gerekli başvuruların yapılması,
* Sorunun kaynağı olan yetkili kişi ve kurumların suç oluşturan eylemleri hakkında suç duyurusunda bulunması ile tazminat davalarının açılması,
* Yaşanılan durumun kamuoyunda duyarlılık oluşturması ve gelinen noktada durumun vahametinin anlaşılması için basın açıklaması ve sosyal medya çalışmalarının yapılması önerilmektedir.”
DİYARBAKIR