HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dirayet Dilan Taşdemir, muhalefete çağrıda bulunarak, Öcalan’ın demokratik siyaset ve demokratik çözüme dair önerilerinin dikkate alınması gerektiğini belirtti.Taşdemir, demokratikleşmenin Kürt sorunun çözümünden geçtiğini söyledi
İmralı’dan gelen çağrıyı muhalefetin doğru değerlendirmesi gerektiğini dile getiren HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dirayet Dilan Taşdemir, “Demokratik siyasetin farklı yöntem ve yollarla mücadelesini yürütmesi gerekiyor. Bu sadece HDP’yle değil, barışı demokrasiyi savunan tüm dinamiklerinde sürece dahil olması gerekiyor” dedi. Taşdemir, “onurlu barış”, “demokratik müzakere”, “demokratik siyaset” ve “toplumsal uzlaşı” kavramlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘Barış mücadelesi’
Öcalan’ın 1999’dan bu yana bir barış mücadelesi verdiğini ifade eden Taşdemir, “Sayın Öcalan Türkiye’nin demokratikleşmesi, Kürt sorununun demokratik yollarla, müzakere ve diyalogla çözülmesi için ciddi bir mücadele içerisinde. 21 yıldır çok istikrarlı barış, demokrasi mücadelesi var. Avukatları aracılığıyla yayınladığı son 7 maddelik deklarasyonda da aslında Öcalan bir kez daha hem devlete hem de demokratik siyasete görevini hatırlatıyor” dedi.
‘Muhalefetin yaklaşımı’
Son 4 yılda devreye konan “Çöktürme Planı” sonrası demokratik siyasetin de ağır bir tecrit, saldırı politikalarına maruz kaldığını, faşizmin kurumsallaştığı uygulamaların devreye girdiği ve 1990’lı yılları aratmayan uygulamaların yeniden topluma dayatıldığını belirten Taşdemir, şunları dile getirdi: “Demokratik siyasetin farklı yöntem ve yollarla bu işin mücadelesini yürütmesi gerekiyor. Bu sadece HDP’yle değil, barışı demokrasiyi savunan tüm dinamiklerin de sürece dahil olması gerekiyor. Kürt halkı, Kürt siyasetçileri yanı sıra toplumun bir bütünü son 4 yılda ciddi mağduriyetler, baskılar yaşadı. Faşist politikayla yüz yüze kaldı. Türkiye’nin demokratikleşmesi Kürt sorunuyla bağlantılıdır. O yüzden Türkiye muhalefetinin gelen çağrıyı doğru değerlendirmesi ve bir siyaset gelişme sağlaması gerekir.”
‘Demokrasi meselesi’
Öcalan’ın aşiretçilik, kabileciliğin yeniden diriltilmeye çalışıldığı eleştirilerini de değerlendiren Taşdemir, şunları ifade etti: “Siz toplumu demokratikleştirmediğinizde, demokratik siyaseti geliştirmediğinizde iktidarlar en fazla aşiretçilik, kabilecilik üzerinden demokrasilere, demokratik siyasete müdahale eder. Kürdistan’ın toplumsal sosyolojik gerçekliği içerisinde de ailecilik, aşiretçilik bir toplumsal forum olarak bugüne kadar var olan bir durumdur. En son Urfa’da yaşanan olaylar. Aileler arası olarak yansıtılsa da sonucu katliamla bitti. Bu olay tesadüf olarak ortaya çıkmış değil. Demokratik ilkeler içselleştirilmeyince toplumsal acılar derinleşiyor. Özellikle son zamanlarda Kürdistan da yeniden hortlatılmaya çalışılan bir akılla karşı karşıyayız.”
‘Merkezde kadın sorunu var’
Öcalan’ın çocuk evliliği ve kadına yönelik artan şiddete dair verdiği mesajın tüm muhalefet tarafından doğru okunması gerektiğini belirten Taşdemir, şöyle konuştu: “Sayın Öcalan’ın diğer politik önderlerden ya da politik mücadele yürüten düşünsel önderlerden ayırt edici meselelerinden biri de kadın özgürlüğünü, kadın mücadelesini kendi siyasetinin merkezine alması. Sayın Öcalan’ın Kürt kadınlarının özgürlük mücadelesinde ciddi anlamda etki yaratan, ön açan, toplumsal dönüştürme konusunda politik belirleyici olduğunu söylemek mümkün. Özellikle erkek egemen siyaset biçimi, toplumsal yaşam biçimi, ilişkileri, ağır travmalar toplumu da derinden etkiliyor. Yine toplumun demokratikleşmesi önündeki en büyük engel kadın mücadelesi ve kadına yaklaşımıdır. Sayın Öcalan’ın düşünceleri insanı kendini yeniden görmesi sonuç alma üzerine bir yoğunlaşma gerektiğini beraberinde getiriyor. Onurlu barış kavramında ısrarcı olması, direnişi buradan kurmasının nedeni toplumun hakikatini görmeyen, arayışların özgürlükle sonuç vermemesidir. Herkesin uzlaşabildiği bir yöntem onurlu barışın yol ve yöntemidir.”
Berivan Altan/Ankara-MA