Grup Yorum, Grup İsyan Ateşi ve Varedardz Folk Grubu’nun Munzur Festivali’nde sahne almasının yasaklanmasına karşı başlatılan imza kampanyasına sanatçı ve yazarlar destek verdi
Grup Yorum, Grup İsyan Ateşi ve Varedardz Folk Grubu’nun Dêrsim’de 21’incisi düzenlenen Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nde sahne almaları Tunceli Valiliği tarafından yasaklandı. Dêrsim’de bulunan Grup İsyan Ateşi üyeleri, polisler tarafından gözaltına alınarak, kenttin sınırları dışına çıkarıldı. Yasak kararına başlatılan imza kampanyasına aralarında yazar, gazetecilerin olduğu çok sayıda kişi tarafından destek verildi. Yazar, sanatçı ve gazeteciler, konuya ilişkin açıklama yayımladı.
Festivalin özü yasaklarla karartılmak isteniyor
Yapılan açıklamada, valilik yasağına tepki gösterilerek, “Halk festivalleri uzun yıllara dayanan halkın ilerici kültürünü sahiplenen ve bu doğrultuda düzenlenen etkinlikler olarak bilinçlerde yer edinen süreçlerdir. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da 21. Munzur Kültür ve Doğa Festivali yasaklara sahne oldu. Grup İsyan Ateşi, Grup Yorum ve Veradardz Folk Grubu (Ermeni dans grubu) valilik tarafından yasaklandı. Yirmi yılı aşkın süredir Dersim’in doğasına ve kültürüne sahip çıkmanın, direnişin ve mücadelenin adı olan Munzur Kültür ve Doğa festivalinin özü bu yasaklarla karartılmaya çalışılmaktadır. Şüphesiz bu daha önceden de uygulanan yasakçı bir zihniyetin ürünüdür” denildi.
Sistematik saldırı ürünü
Birçok alanda sanatçıların, etkinlikler ve konserlerin keyfi gerekçelerle yasaklandığına dikkat çekilen açıklamada, halkın acılarını, yaşadığı zorlukları dile getirmekten korkmayan ve düzene karşı duran her özne ve grubun bu yasaklarla karşılaştığı belirtildi. Açıklamada, Grup İsyan Ateşi, Grup Yorum ve Veradardz Folklor Grubu’nun yasaklanması, Grup İsyan Ateşi üyelerinin işkenceyle gözaltına alınıp Dersim sınırlarının dışına çıkarılması, Grup Yorum üyelerinin Dersim’e girişinin yasaklanmasının özelde devrimci demokrat sanatçılara dönük bir saldırı olduğu kaydedildi. Açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “Yasakçı zihniyetin sanatın sesini boğmasına dönük sistematik bir saldırısının ürünüdür. Bu saldırılardan coğrafyamızdaki tüm sanatçılar bir biçimde etkilenmekte, sansürlerle sanatın gücü egemenlerce engellenmeye çalışılmaktadır. Bu saldırılar işçilerin, Kürt halkının, Ermeni kültürünün, Alevilerin, gençlerin, LGBTİ+’lerin ve kadınların sesi olan tüm sanat çalışmaları için geçerlidir.
Biz aşağıda imzası olan müzisyen, sanat kurumları, yazar ve aydınlar olarak halkımıza, doğamıza, kültürümüze yönelik bu topyekûn saldırılardan hiçbirimizin azade olmadığı bilinciyle bütün sanatçı dostlarımızı yasakçı, faşist zihniyetin saldırılarına karşı sanatımızın toplumsal gücüyle mücadeleyi büyütmeye ve yasaklara karşı ses yükseltmeye çağırıyoruz.”
HABER MERKEZİ