Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nin 21’incisi, ‘Madencilik Yağmasına Karşı Doğayı ve Yaşamı Savunuyoruz’ şiarıyla Seyid Rıza Meydanı’nda başladı. Panel, konser ve gezi programlarının olduğu festival 4 gün sürecek
Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nin 21’incisi, “Madencilik Yağmasına Karşı Doğayı ve Yaşamı Savunuyoruz” şiarıyla Seyid Rıza Meydanı’nda başladı. 4 gün sürecek olan festivale, Alevi kurumları, siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri ile kurum ve kuruluş temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı.
Seyid Rıza Meydanı’nda kurulan stantta açılış konuşmasını yapan Dêrsim Belediye Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu, 25 yıldır düzenledikleri festivallerin 4’ünü çeşitli antidemokratik uygulamalar nedeniyle gerçekleştiremediklerini belirtti. Grupların engellenmesini kabul etmediklerini ifade eden Maçoğlu, “Dêrsimle bütünleşmiş festivali neye mal olursa olsun sürdüreceğiz” dedi. Dêrsim’in kültürünü tanıtmak için bir araya geldiklerini vurgulayan Maçoğlu, “Yasaklara rağmen dünyanın farklı ülkelerinden buraya gelerek, bizi onure ettiniz. Hoş geldiniz. Eksiklerimiz var, hatalarımız olacak bunun özeleştirisini veririz. Tek yapmak istediğimiz bu festivali dik durarak, ruhuna uygun yapmaktır. Panel, konser, gezilerle festivalimiz 4 gün devam edecek” diye belirtti.
Kordu: Yasakçı zihniyetle ‘güven ve huzur ortamı’ sağlanamaz
Ardından konuşan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Dêrsim Milletvekili Ayten Kordu, festivalin tarihçesine değindi. Festivalin yıllardır yasakları dele dele bu süreçlere geldiğini söyleyen Kordu, “Emek verenlere, festivale gelenlere saygılarımı sunuyorum. Rea Haq topraklarında inancını, kültürünü anlatabilmesi için festival kıymetli ve önemlidir” ifadelerini kullandı. Festivalin yasakla başladığını ve müzik gruplarının kent dışına çıkarıldığını hatırlatan Kordu, “Bu yasakçı zihniyetleri delerek bugünlere geldik. Onun için bu yasakçı zihniyeti bundan sonra kabul etmeyeceğimizi belirtiyoruz. Buradan valiliğe sesleniyorum; 15 gün boyunca burada yasak ilan ettiniz. Bunu sık yapıyorsunuz. Yasakçı zihniyetle ‘güven ve huzur ortamı’ sağlanamaz. Bunu kınadığımızı, antidemokratik uygulamaların tekçi anlayışın devamı olduğunu belirtmek istiyorum. Bununla ilgili mücadelemiz sürecek” dedi.
Êzidileri en iyi Aleviler anlar
Bugünün “Êzidî Soykırımı”nın yıldönümü olduğunu belirten Kordu, “Êzidî halkı DAİŞ ve tekçi zihniyetle 74’üncü fermana maruz kaldı. Êzidî kadın ve çocuklar esir düştü. Bununla ilgili mücadelemizi sürdüreceğimizi belirtiyoruz. DAİŞ zihniyetini Dêrsim Katliamı’nda, Dêrsim’in kayıp kadınlarından biliyoruz. Êzidî kadınları en iyi anlayan biz Alevi kadınlarız” diye belirtti.
Kobane Davası
Kobanê Davası’na da değinen Kordu, Diyanet’in davaya müdahil olma talebine tepki göstererek, ekledi: “Bu anlayış tekçi anlayışın sonucudur, faşizmdir. Kürtlerde, devrimciler de bu toprakların onurudur. Dêrsim sadece şehir değildir. Direniş onurudur. Bu direniş devam edecektir. DAİŞ zihniyetine, bu tekçi zihniyete, AKP-MHP faşist zihniyetine karşı mücadelemiz devam edecek. Her platformda sözümüzü söylemeye devam edeceğiz.”
Açıklama “Jin, jiyan, azadî” sloganlarıyla son buldu.
Açıklamanın ardından Dêrsim Belediyesi Halk Oyunları Ekibi’nin halayıyla festivalin startı verildi.
HABER MERKEZİ