Belçika’daki mülteci kampında bulunan Uğur Iravul, çok fazla virüs vakası bulunduğunu belirterek, ‘Ağır hasta yaşlılar var, sağlık personelleri ilgilenmiyor. Kamplara giriş çıkışlar yasaklandı. Sığınmacılara derhal sınırsız ikamet izni verilmelidir’ çağrısında bulundu
Tüm dünya koronavirüs (Covid-19) salgınıyla mücadele ederken, mülteciler yaşadıkları kampların durumları geri planda kaldı. Belçika’da bulunan mülteci kamplarında küçük odalarda 10 kişinin kaldığı ve hijyen açısından kötü durumda oldukları belirtilirken, koronavirüs salgınana karşı herhangi bir önlem alınmıyor.
Türkiye’deki davalarından dolayı Belçika’ya giden mülteci Uğur Iravul, kampların dumurunu Mezopotamya Ajansı’ndan Eylem Akdağ’a anlatarak Belçika’nın çeşitli yerlerinde yaşayan yaklaşık 27 bin mülteci olduğunu ve insani bir kriz yaşadıklarını aktardı.
‘Ağır hasta olan yaşlılarda var’
Yetkililerin koronavirüs kapsamında birtakım önlemler aldığını fakat bu önlemlerin mültecileri kapsamadığını belirten Iravul, insani taleplerinin karşılanması çağrısında bulundu.
Kamplarda kalan mültecilerin işsizlik ücretiyle desteklendiğini fakat alınan tedbirler kapsamında sokağa çıkma yasaklarıyla kampların hapishaneye çevrildiğine dikkati çeken Iravul, içinde bulundukları durumu şöyle anlattı: “Kamplarda ciddi sayıda virüs vakaları var. Sint Truiden kampında Selman Yiğit arkadaşımız o vakalardan sadece biri ve durumu çok ağır. Zaten önceden de böbreğini oğluna vermişti. İki defa kalp krizi geçirdi. Korona içimizde sağlığı en kötü olanı vurdu. Ağır hasta olan yaşlılarda var, sağlık personelleri ilgilenmiyor, sadece maske veriyorlar. Kamplara giriş çıkışlar yasaklandı ve virüs şu an içeride kalmış durumda.”
‘Virüs şu an içeride kalmış durumda’
Sağlık çalışanlarının sadece ateş belirtisi olanlar için kampa geldiğini dile getiren Iravul, yüksek ateş teşhisiyle götürülenlerden haber alamadıklarını söyledi. Kamp dışında yaşayan mültecilerin de kira ödeyemez duruma geldiğini söyleyen Iravul, “Onlar içinde bir tedbir alınmamış. Kampa da geri dönemiyorlar. Her kampta Kürdistanlı var ve çok zor durumdalar. Kampın içinde ayrı dışında ayrı sefalet çekiyoruz” diye konuştu.
Iravul, Mouscron mülteci kampında da virüs vakasına rastlandığını ve Belediye Başkanı Brigitte Aubert tarafından doğrulandığını belirterek, “Mouscron Mülteci Merkezi’nde yaşıyordum, şimdi küçük bebeğim Umut orada annesiyle yaşıyor. Mouscron Mülteci Merkezi’ndeki durum endişe verici, ölüm nefes kadar yakın. Bu mülteci merkezinde koronavirüs tarafından enfekte olan insanların sayısı muhtemelen açıklandığından daha fazladır” diyerek, endişesini dile getirdi.
‘Sınırsız ikamet izni verilmelidir’
Iravul, bu süreçte “Halkın Sağlığı Ve Mültecilerle Dayanışma Platformu” oluşturduklarını belirterek, şu taleplerde bulundu: “Yerel yetkililer, karantinaya alınan Mouscron mülteci merkezinin mevcut durumu hakkında halkı düzenli olarak bilgilendirmelidir. Koronavirüs için tıbbi müdahaleler, muayeneler mümkün olan en kısa zamanda yapılmalıdır. Belçika’da çalışan mülteciler, devletin aldığı tedbirler nedeniyle şu anda umutsuz durumdalar. Belçika makamları, herhangi bir kısıtlama olmaksızın yaşayabilmeleri için derhal gerekli finansal araçları sağlamalıdır. Olağandışı durum nedeniyle, Belçika’daki tüm sığınmacılara sınırsız ikamet izni için derhal izin verilmelidir. Bu halk sağlığı için bir zorunluluktur.”