Mêrdîn’de yapılan kayyım protestosunda konuşan belediye eşbaşkanları, muhalefete yan yana gelerek direnişi büyütme çağrısı yaptı
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi önündeki kayyım protestosu devam ediyor. Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Serra Bucak ve beraberindekiler, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar ve siyasetçi Sabahat Tuncel de Mêrdîn’e giderek protesto eylemine katıldı.
Ahmet Türk: Siyasi bir karar
Eşbaşkan Ahmet Türk, halkın kayyıma karşı tepkisini ortaya koyacağını belirtti. 2011 yılında Sêrt’te yaptığı konuşmanın kayyıma gerekçe yapıldığına dikkati çeken Türk, yaptığı konuşmaya dair soruşturmada daha önce takipsizlik kararı verildiğini aktardı. Türk, “Aradan 10 yıl geçtikten sonra bu takipsizlik kararını kaldırıyorlar, yeniden bir yargılama istiyorlar. Tabi bu arada 13 yıl geçmiş. Yani bunun zamanaşımı ile düşmüş olması gerekirken, bu şekilde devam ediyor. Bir de Kobanê Davası var. Süreç devam ediyor. Zaten ben aday olduğum zaman ortada Kobanê Davası vardı. Bu yeni ortaya çıkmadı ki. Halk iradesini ipotek altına almak için ortaya bazı gerekçeler koyarak, kamuoyuna mesajlar vermeye çalışıyor. Hepsi yalan, hukuksuz, adaletsiz açıklamalardır” dedi.
Mêrdîn’de hakkında başlatılan soruşturmada da takipsizlik kararı verildiğini ifade eden Türk, “Yargı takipsizlik kararı vermiş. Başka davamız yok. Bunu her zaman kullanıyorlar. Hele hele geçen dönemlerde sona ermiş, beraat ettiğim davaları bile gerekçe gösteriyorlar. Sonuç olarak siyasi bir karardır. Burada sindirmeye, susturmaya dönük bir politika var. Bunu herkesin görmesi gerekir diye düşünüyorum” dedi.
Serra Bucak: Haksızdır, hukuksuzdur
Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Serra Bucak, Kürtlerin seçtikleri belediyelere 3 dönemdir el konulduğunu söyledi. Bucak, “Kürt halkı burada, seçtiği iradesinin yanında ve asla mücadelesinden vazgeçmeyecek” dedi. Seçilmişlerin ancak halk tarafından görevden alınabileceğini kaydeden Bucak, “Sizin görevden almalarınız hukuksuzdur, kanunsuzdur” dedi.
İrade gaspına karşı duracaklarını vurgulayan Bucak, “Buradan CHP’ye de hem destekleri için hem yapmış oldukları çağrı için teşekkür ediyoruz. Ancak bu yetmez, yan yana gelmemiz, bu direnişi büyütmemiz lazım. Esenyurt’tan Halfeti’ye, yarın nereye atanacağını bilmediğimiz o yere, halkın olduğu, halkın protestosunu dile getirdiği her yerde ele ele olmalıyız” çağrısı yaptı.
Bucak, “Neden bu kadar tahammülsüzsünüz? Çünkü kaynaklarınız kesildi. Çünkü musluklarınız kesildi. Çünkü rantınız kesildi. Ama bu halkın iradesi ve umudu, özgürlük iradesi ve özgürlük talebi sizin rantınızdan ötedir ve bu rantı gömecektir” dedi.
Devrim Demir: Direneceğiz
Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Devrim Demir ise “Dün olduğu gibi bugün de irademizi tanımayanlara karşı direnişimizi sürdüreceğiz. Açık söylemek gerekirse; kayyım Tuncay Akkoyun, kendisini bugün için hazırladı. Tüm pratikleri, tüm yaklaşımları ile bugüne hazırlandı. Bu kentin tüm örgütlerine, tüm demokratik siyasete karşı düşmanca bir yaklaşım sergilemekten geri durmadı. Bugün de biz bu fotoğraf ile yüz yüze kaldık. Bugün yine halkın iradesini tanımadılar ve el koydular. Buradan tüm kamuoyuna çağrı yapıyoruz; bugün bu politika güçlü bir şekilde karşı konularak, durdurulmazsa yarın daha karanlık olacak. Bugün hedef sadece DEM Parti’nin belediyeleri değil. Biz kahvaltı isek, onlar akşam yemeği olacak. Demokrasi güçlerine çağrı yapıyoruz. Kendisini burada gören herkese çağrı yapıyoruz. Bu politikaya karşı çıkılmalı. Çürümüş bu siyasete karşı çıkıp sesimizi yükseltelim. Geri adım atmayacak, direneceğiz” ifadelerini kullandı.
Uçar: Kaybeden yüz yıllık devlet aklıdır
DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, “AKP-MHP iktidarının ve yüzyıllık devlet aklının Kürdistan coğrafyasında yürüttüğü sömürge siyasetinin bir sonucuyla karşı karşıyayız. Çok açık bir tablo var; AKP’nin siyaseti çürümüştür. AKP-MHP sadece bir avuç sermayeyle ülkeyi yönetmenin yol ve yöntemlerini aramakta. 31 Mart yerel seçimlerinde Kürdistan’da kazanılan her belediye, AKP-MHP’nin kaybettiği her belediye, Türkiye’yi aydınlığa taşıdı. Bizler, DEM Parti’nin aldığı belediyelerle sadece Kürt halkının kazandığını ifade etmedik. Sadece bir koltuk kazandık demedik. Ülkeyi uçuruma sürükleyen AKP’ye kaybettirdiğimizi ifade ettik” diye belirtti.
Uçar, “Bu bir darbedir. Hem hukuki bir darbe hem de siyasi bir darbedir. Kim darbeyi yapar? Meşruiyeti kalmayanlar ve halk karşısında yenik düşenler darbeyi yapar. O yüzden yenilen ve kaybeden biz değil, AKP-MHP ve yüz yıllık devlet aklıdır. Dün de buradaydık, bugün de buradayız. 31 Mart’ta seçimlerden çıkan tablo özel savaş politikalarına geçit vermeyeceğimizin adıydı. Savaş politikalarına izin vermeyeceğimizin adıydı. Tecrit politikalarına izin vermeyeceğimizin adıydı. Arkadaşlarımız Batman’da, Mêrdîn’de, Esenyurt’ta her yerde direnmeye devam ediyor. Belki günlerce burada olacağız. Sevgili Ahmet Türk, Türkiye ve Kürdistan siyasetinde çok değerli izler bıraktı. Hiç kimse İçişleri Bakanlığının söylediği cezaları gerekçelendirmesin. AKP-MHP iktidarının ve yargısının önümüze koyduğu hiçbir kararı tanımıyoruz. Dolayısıyla kayyım yok hükmündedir. Gerçek olan Kürt halkı ve Kürdistan’daki direnişidir. Buradaydık, burada olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Kaynak: MA