Küba’daki devrimi omuzlayan kadınların yeni toplumun oluşmasında büyük katkılarının olduğunu belirten Küba Parlamento Üyesi Lazara Borrayo Tolon, dünyadaki kadın hareketlerini takip ettiklerini söyledi
Melike Aydın/İzmir-Jinnews
Ayışığı Sanat Merkezi’nin konuğu olarak İzmir’e gelen Küba Parlamento Üyesi ve Eğitimci Lazara Borrayo Tolon, bir dizi temaslarda bulunduktan sonra ülkesine döndü. Küba’daki kadınların haklarıyla ilgili bilgi veren Tolon, dünya kadınlarının mücadeleyi birleştirmelerinin zor ama imkansız olmadığını söyledi. Küba’daki devrimi kadınların omuzladığını söyleyen Tolon, dünya kadın hareketlerini takip ettiklerini belirterek şöyle devam etti: “Kadın özgürlüğü için dünyanın her yerinde bütün hareketlerle iletişimimizi sağlayan bir federasyon var. Bu federasyon Küba’daki kadınların bir arada olmasını sağlıyor. Örneğin; Berlin’de yapılanları Küba’da FMC (Kübalı kadınlar Federasyonu)takip ediyor.”
Ortak mücadele
Dünya kadınlarının Dünya Kadın Yürüyüşü’nü (DKY) ve grevlerini değerli bulduğunu söyleyen Tolon, “Kadın mücadelelerinin ortaklığı için birebir nasıl olacağına dair bir kritik yapamam. Her ülkenin kendi karakteriyle oluşacak bir durum ama imkansız değil. Latin Amerika’da bir kadın derneği var. Latin Amerika’da hem bilimsel çalışmalar hem araştırmalar hem de etkinlikler düzenliyorlar. Biz de bir parçasıyız. Kadınların yaşayışı sosyal yaşamı için mücadele ediyorlar. Bütün dünya için uğraşıyorlar. Çalışma koşullarına yönelik bir çalışma da yürütülüyor” diye konuştu. ‘Eğitim tamamen karma’ Kapitalist modernitenin annelik rolüyle özdeşleştirdiği öğretmenliğin Küba’da en saygın meslek olduğunu kaydeden Tolon, Küba’daki öğretmenlerin yüzde 61’inin kadınlardan oluştuğunu aktardı. Küba’daki eğitim sisteminden de bahseden ve yeni toplumun oluşmasında kadınların büyük katkılarının olduğunu vurgulayan Tolon, “Ne kadınlar ne de çocuklar, ayrım yapılmadan eğitim alırlar. Eğitim tamamen karma. Bu tartışma götürmez. Hiçbir zaman çocuklar ayrılmadı” dedi. Küba’da 1959 yılında köylü, işçi ve kadınların kanıyla gerçekleştirilen devrimin ardından yeni bir toplum oluşturulduğunun altını çizen Tolon, hem kurumların inşasında hem de eğitimin içeriği ile ilgili “devrim içinde devrim” gerçekleştirdiklerine dikkat çekti.
‘Anadil’siz gelişme olmaz’
Türkiye’deki eğitim sorunun sistemsel olduğuna dikkat çeken Tolon, anadilin yasak olduğu bir yerde toplumsal gelişmenin mümkün olmadığını söyledi. Küba’da eğitimde din dersleri olmadığını da aktaran Tolon, devrimden önce özel dini okulların olduğunu ve bunların da ücretli olduğunu söyleyerek, “Din konusunda Küba oldukça özgür bir ülkedir. Dini yasakladık diye bir şey yok. Devletin böyle bir görevi yoktur. Neye inanıyorsanız onu yaşarsınız, bir müdahale söz konusu değil” dedi. Küba’da lise dahil eğitimin zorunlu ve ücretsiz olduğunu ifade eden Tolon, son olarak şöyle konuştu: “insanlar 2 yaşından itibaren kreşle, 5 yaşından itibaren de okulla tanışıyor. Bu da zaten minimum lise bitimine kadar sürüyor. Bir insan üniversite okumak istemezse, biz o kişiye eğitimsiz diyoruz.”