Dolar, Euro ve altın değerlerindeki tarihi yükseliş, turist odaklı ve döviz üzerinden iş yapan Mısır Çarşısı’nda işleri durma noktasına getirdi
Dolar, Euro ve altın değerlerinde aşırı yükseliş, Eminönü’nde bulunan tarihi Mısır Çarşısı’nda işleri bıçak gibi kesti. Bir yandan dövizin yükselişinin ürün fiyatlarında yarattığı artış, öte yandan koronavirüs nedeniyle turizmin durma noktasına gelmesi çarşı esnafını satış yapamaz hale getirdi.
Mezopotamya Ajansı’ndan İdris Sayılğan ve Naci Kaya Eminönü Mısır Çarşısı’nda esnafın nabzını yokladı.
Gidişat batışımızı hızlandırıyor
Hakan Çınar isimli gıda ürünleri satan esnaf, çarşı esnafının dolar üzerinden ürün aldığını, doların yükselmesinin de ürün fiyatlarında artışa neden olduğunu ifade ederek, kendisinin yanı sıra bütün çarşı esnafının artışlardan olumsuz etkilendiğini söyledi.
Fiyat artışları nedeniyle satış yapamaz hale geldiklerini dile getiren Çınar, “Ürünlerin fiyatı artıyor. Böyle olunca satılmıyor. Ya bozuluyor ya da tarihi geçiyor. Hepsi çöp oluyor. Bunun yanı sıra bizim giderimiz fazla. Kiralar yüksek. Böyle devam ederse batacağız. Herkes kapatıp gider. Böyle devam etmemesi lazım” ifadelerini kullandı.
‘Turist yoksa para da yok’
Çınar, döviz artışlarının yanı sıra koronavirüs salgını nedeniyle turistlerin gelmemesinin ciddi bir durgunluğa neden olduğunu belirterek, “Gelen giden yok. Bu çarşının geneli turistlere hitap ediyor. Yerli halk pek alışveriş yapmaz buradan. Turist gelmedi mi sıkıntı büyüyor. Şu anda gelmiyor. Herkes bekliyor. Yerli halkın ise alım gücü yok. Bizim sattığımız fiyatlarda alışveriş yapabilecek kapasiteleri yok. 2 bin 500 ile 3 bin TL maaşla gelip burada ne alabilir ki. Alsa da yüz gram, iki yüz gram alıyor. Bu da bizi tatmin edemez” diye anlattı.
Fiyat artınca haliyle satışlarda düşüyor
Giyim ürünleri satan Burak Çorbacı isimli esnaf, koronavirüs nedeniyle turizmin durma noktasına gelmesinin yanı sıra döviz artışlarının işlerini ciddi anlamda düşürdüğünü söyledi. Döviz üzerinden alışverişin yapılması nedeniyle artışların en olumsuz etkilediği kesimlerin başında turistlere hitap eden yerlerin geldiğine değinen Çorbacı, “Bir örnek vereyim. Benim sattığım bir ürün 10 dolara geliyorsa, şimdi onu iki katına satmak zorundayım. Bu fiyatı da müşteriye söylediğin zaman diyeceği şey ‘çok pahalı’ olacak. O yüzden sıkıntılar yaşıyoruz. Turistler tek tük geliyor. Burada yerel halka yönelik olmadığı için pek ilgilenmiyorlar. Kendiniz de çarşının haline bakabilirsiniz. İş yok, güç yok. Bir şekilde idare etmeye çalışıyoruz ama bu nereye kadar devam eder bilemiyoruz” diye konuştu.
Buralar artık ölü bölge
Artışlarla beraber döviz üzerinden borçlanan esnafın borçlarının katlandığını dile getiren Çorbacı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Turistik bölgelerde saat olsun, giyim olsun, aksesuar, takı olsun hepsi dolar üstüne geliyor. Dükkan kiraları, giderler çok olduğu için 6 aydır kiralarını ödeyemeyenler oldu. Sadece biz değil, 2 milyon civarında insan turistik bölgelerde iş yapıyor. Oteller boş mesela. Sultan Ahmet’e git bomboş, Kapalıçarşı bomboş, Çemberlitaş, Laleli bomboş, yani her yer bitti. Şuanda ölü bölgedeyiz. Allah yardımcımız olsun.”
Hiç bir dükkan kar edemiyor
Çarşıda yıllardır kuyumculuk yapan Nazar Özsahakyan, doların yükselişinin altının da yükselmesine neden olduğuna işaret ederek, “Altın iki sebepten artıyor. Biri yurtiçindeki dövizin yükselmesinden, bir de yurt dışındaki onsun yükselmesinden artıyor. Bundan 5- 6 sene evvel altın bin 900 dolara kadar geldi sonra düştü ve 833 dolara kadar geri geldi. Şimdi tırmandı tırmandı 2 bini geçti ileriye doğru gidiyor. Altın daha da yükselecek. Dolar ve Euro da yükseliyor, çünkü şu an fazla turist yok. Piyasada fazla para akışı olmuyor. Halbuki Haziran, Temmuz, Ağustos aylarında devamlı piyasaya döviz giriyordu. Şimdi piyasaya bu dövizler girmeyince sıkıntı yaşamaya başladık” dedi.
Koronavirüs salgını nedeniyle birçok işyerinin aylardır kapalı olduğunu ve yeni yeni açılmaya başladığını ifade eden Özsahakyan, “İşimiz zor, yerli müşteri de gelmiyor, yabancı müşteri de gelmiyor. Giderlerimiz zaten sabit, onu aşağı düşüremiyoruz ama karımızı elde edemiyoruz. Şu an kar eden dükkan yok. Hiçbir dükkan kar edemiyor. Kuyumcu edemiyor, baharatçı edemiyor, manifaturacı edemiyor. Yani hiç kar eden yok. Ama inşallah şu aşı bulunursa işlerimizin açılacağını düşünüyorum” diye belirtti.
‘Bankalara borçlandık’
Çarşı esnaflarından Şemsettin Kopa, işlerin durgunluğundan dert yanıyor. Turistlere hitap eden çarşıda turist olmamasından dolayı iş yapamadıklarına dikkati çeken Kopa, hem işçilerin hem de işverenlerin zor durumda olduğunu kaydetti. Geleceğe ilişkin belirsizlik nedeniyle birikimi olan insanların da para harcamadığını söyleyen Kopa, gelirlerinin giderlerini karşılamamasından dolayı hem kendisinin hem de yakın çevresindeki birçok arkadaşının salgın sürecinde bankalara borçlandığını söyledi.
‘Durumlar zor, şartlar kötü’
Kopa, çarşının durumunu ise şöyle özetledi: “İnsanlar para harcamak istemiyor. Bu çarşı zaten yerliye hitap eden bir yer değil. Bu yüzden yerli halktan bir beklentimiz yok. Buranın gelir kaynağı turizm. Turist olmadı mı burada iş olmaz. İşler kısmen açılsa da durgunluk devam ediyor. Eğer bu durum devam ederse kötü etkileneceğiz. Önümüzü göremiyoruz. Bırak uzun vadeyi yarın bile ne olacağını bilemiyoruz. Onun için durumlar zor, şartlar çok kötü.”
Kopa, korona aşısı bulunmadıkça turizmin canlanamayacağını belirterek, şimdilik umutsuz olduğunu söyledi.
İSTANBUL