Manisa’da tarlalarda günlüğü sadece 400 lira alabilen kadınlar, yaşadıklarını anlatarak çalışma koşullarında eşitliğin olmadığını söyledi
Mevsimlik işçiler, yazın gelmesi ile iş yükleri daha da artarken, domates toplamak, çapa yapma, fide dikme, bağ budama gibi mevsime bağlı ve güvencesiz işlerde erkekler çalışmayı kabul etmediği için daha çok kadınlar çalışıyor.
Mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerden biri olan Manisa’da kadınlar, yaşadıklarını ve emek sömürüsünü anlattı.
Kadınlar sigortasız çalışıyor
Sabah 05.00’ten saat 14.00’e kadar yevmiyesi 400 liradan çalıştıklarını belirten mevsimlik tarım işçisi Gülizar Tozan, domates toplama işini kadınların yaptığını kaydetti. Erkeklerin ise daha çok fabrikada sigortalı işte çalıştığını ifade eden Tozan, “Yani kadınlar sigortasız çalışıyor, eşitlik yok. Kadınlar cesur, çalışkan, fedakar. Kendileri değil çocukları için, evi için tarlada çalışıyorlar. Ben kadınlar için özgürlük istiyorum, kadınlar çalışıp ayakları üzerinde durmalı. Eşitliği başka türlü kazanamayız” şeklinde ifade etti.
Onlar ‘kadın işini’ yapar mı hiç?
Otuz yıldır tarlarda çapa, fidan dikme, ürün toplama işlemlerinde çalıştığını belirten 49 yaşındaki Şare (Şadiye) Tozan da “Her işte çalışıyorum. Eve gidince de ekmek yapıyorum, yemek yapıyorum her ev işini yapıyorum. Sürekli çalışıyorum. Gece 02.00’ye kadar durmadan çalışıyoruz. Erkekler inşaatta çalışıyor. Onlar çalışıyor ama evde çalışmazlar. Onlar ‘kadın işini’ yapar mı hiç? İşine gelmediği zaman evden kaçıyorlar. Sadece dışarı işi yaparlar o onlara yeter. Böyle hayat olur mu hiç?” şeklinde konuştu. Ailesinin Mêrdin’den (Mardin) Manisa’ya göçtükten sonra mecburen tarımla uğraştığını ifade eden Tozan, aç kalmaya rağmen kendi memleketinde olmayı istediğini söyledi.
Çadırda su yok, elektrik yok
Manisa’ya 10 yıldır geldiklerini ifade eden Remziye Aydemir, ilk geldiklerinde çadırlarda kaldıklarını ardından ev kiraladıklarını dile getirdi. Çalışma koşullarını anlatan Aydemir, “Çadırda su yok, elektrik yok. Tam bir perişanlık. En çok da kadınlar çocuklar zorlanıyordu. Çünkü hem tarla işi yapıyorduk hem de ev işi çadırda daha da zor oluyordu. Çocuklara bakmak yemek yapmak zor oluyordu. Tam anlamıyla perişanlıktı” sözleri ile yaşadıkları zorlukları anlattı. Kendi memleketi olan Mêrdîn’de yaşamayı istediğini ancak oradaki iş koşullarının yetersiz olduğunu ifade eden yetmediğini söyledi.
Parayı fabrikalar kazanıyor
Ev geçindirmenin eskisinden de zor olduğunu ifade eden Semiray Tarçın da, çocukların masrafını çıkarmakta zorlandıkları için tarlada çalıştığını dile getirdi. Tarçın, “Okul açılınca hiç yetmiyor. Kredi ödüyoruz. Burada tarla sahibi de kazanmıyor fidan, ilaç, yevmiye tarla kirası derken o da kazanmıyor. Bizden iyi kazanıyor tabi ama aslında parayı fabrikalar kazanıyor. Tarlada 8 saatten fazla çalışıyoruz” diye ifade etti.
Haber: Melike Aydın/ JINNEWS