MESEM kapsamında çocuklar ölüme sürükleniyor. Stajda ölen lise öğrencisi Arda Tonbul’un babası, ‘Çocuklar makinelere yaklaşmayacak’ dediler fakat kaza günü Arda makinede tek başınaydı. 16 dakika hiç kimse fark etmedi’ dedi
Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) projesi kapsamında staj yaptığı fabrikada kafasının makineye sıkışması nedeniyle hayatını kaybeden Arda Tonbul’un babası Raşit Tonbul, oğlunun ihmaller sonucu yaşamını yitirdiğini vurgulayarak “’Çocuklar kesinlikle makinalara, tehlikeli bölümlere yaklaşmayacak’ denildi ama bunlar sözde kaldı. Arda, kazanın olduğu gün makinenin başında tekmiş” dedi.
Arda Tonbul, 14 yaşında ve ortaöğretim birinci sınıftaydı. Okuduğu meslek lisesinin MESEM projesi kapsamında anlaşma yaptığı Özkanlar Metal Endüstri Anonim Şirketi’nde staj yapıyordu. Sabah sekiz buçuk, akşam altı-altı buçuk arasında, haftada dört gün çalışıyordu. Geri kalan bir gün okula gidiyordu, hafta sonu tatildi. Aylık 7 bin lira alıyordu. Staj yaptığı dört ayın sonunda çalıştığı fabrikada, kafasının makineye sıkışması nedeniyle ağır yaralandı ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Çocuklar tehlikeli bölümlerde çalıştırıldı
T24’ten Asya Tekyaşar’ın aktardığına göre, kazanın yaşandığı gün Arda’nın stajyer arkadaşını arayan baba, çocukların daha önceleri de makinede çalıştırıldıklarını, o gün Arda’nın ustasının ve stajyer arkadaşının vince kaynak yapmaya götürüldüğünü ve Arda’nın tek başına makinenin başında olduğunu öğrendi. Babası Raşit Tonbul, oğlu staja başlamadan önce yetkililerin kendisine “Çocuklar orada çıraklık eğitimi yapacak. Kesinlikle makinalara, tehlikeli bölümlere yaklaşmayacak” dediğini ancak söylenenlerin yerine getirilmediğini ifade etti
16 dakika kimse farketmedi
Babanın öğrendiği ihmaller zinciri sadece Arda’nın makine başında yalnız olması değil. Arda’nın makineye 16 dakika sıkışık bir şekilde kaldığını söylediklerini ancak kamera görüntülerinde yaşananların daha farklı olduğunu söyleyen baba Tonbul, olayı şöyle anlattı:
“Kamera görüntülerine izliyorum, yanından bir yetişkin geçiyor. Diğer tarafta iki kişi daha var, orada konuşuyorlar. Makinanın başında, tekrar geliyor ve iş alıyor. Eğiliyor, tekrar gidiyor. Çocuk da orada. Bu şekilde kimse alakadar olmuyor ve görmüyor. Bu makine ses çıkaran bir makine. Ses çıkaran bir makine 16 dakika sessiz kaldı. Hiç mi dikkat çekmedi. Çalıştığı makinede sensör yok, hadi diyelim ki yok. Olay esnasında çocuğumu görüp müdahale yapılsaydı çocuğum atlatacakmış zaten.”
‘İktidar halı altına süpürme peşinde’
Emekli olan ve garsonluk yapan Raşit Tonbul, oğlunu kaybettikten sonra sadece Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan kendileriyle iletişime geçtiklerini söyledi. Baba Tonbul, görevlilerin kendilerine “Bir ihtiyacınız var mı” diye sorduğunu, bu soruyu “Bizim bir ihtiyacımız yok, ailevi sorunumuz yok. Kendi yağımızda kavrularak geçiniyoruz” diyerek cevapladığını belirtti.
Baba Tonbul’a göre Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı dışında iktidardan kendilerine kimsenin ulaşmamasının nedeni, stajyerlerin hak talep etmesi ve iktidarın çağrıları duymazlıktan gelip halı altına süpürmenin peşinde olması.
‘Çocuklar güvenli ortamda büyüsün’
Hukuki süreci yakından takip edip peşini bırakmayacağını söyleyen baba Tonbul’un amacı, çalışma koşullarının iyileşmesi ve başka çocukların canının yanmaması.
Tonbul, Arda’nın davasının emsal olmasını istediğini “Bu olayın gündemden düşmesini istemiyorum, diğer stajyer çocuklar için. Yine aynı şekilde bu davanın da emsal bir dava olmasını istiyorum. Bu olayı meclise de taşımak istiyorum, vekillerle de görüşmek istiyorum” sözleriyle ifade etti.