Mersin’de Filistin’e dair düzenlenen panelde, savaşta Hamas ve Netenyahu’yu aşan hesapların olduğunu belirten Çiftyürek ‘Savaşın ağırlık merkezi Suriye, Yemen, Afganistan’a kaydı ama asıl odağı her zaman Kurdistan oldu’ dedi
Mersin 68’liler Derneği, “Nakaba’dan Gazze’ye Ortadoğu’da Bitmeyen Savaş” başlıklı bir panel düzenledi. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirilen panele, Halkların Eşitlik ve Demokratik Partisi (DEM Parti) Riha Milletvekili Ferit Şenyaşar, DEM Parti Wan Milletvekili Sinan Çiftyürek, sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Panel öncesi Ortadoğu’daki savaşlara dair hazırlanan sinevizyon gösterimi yapıldı.
Panelde ilk olarak Filistin kamplarında bir süre bulunan ve buna dair eserler üreten Yazar Adil Okay söz aldı. Okay, İsrail’in kurulmasının Filistinliler tarafından “nakba” olarak adlandırıldığını ve büyük felaket olarak tanımlandığını kaydetti. 1917’de kurulan Balfour Deklarasyonu’na dikkat çeken Okay, “Amaç Ortadoğu topraklarında bir Avrupa ülkesi kurmaktı. İsrail şimdi bir soykırıma başladı. Binlerce insan öldürülüyor. Bunlar Hamas militanları değil. 4 bin çocuk öldürüldü. İşgal varsa direniş de olacaktır” diye konuştu.
‘Savaşın odağı hep Kurdistan’
DEM Parti Milletvekili Çiftyürek ise cezaevlerinde devam eden açlık grevini selamlayarak konuşmasına başladı. Çiftyürek, Filistin’de İslami Cihat çizgisi aşılmadan Filistin meselesinin çözülemeyeceğini belirtti. Savaşın Güney Asya üzerinden başladığını belirten Çiftyürek, “Bu savaşın ağırlık merkezi yer yer Suriye’ye, Yemen’e, Afganistan’a kaydı ama bu savaşın her zamanki odağı Kurdistan oldu. Bu savaşın merkezi hep Kurdistan’dı” dedi.
Ukrayna savaşında meydana gelen saflaşmanın Filistin’de hat safhaya ulaştığına işaret eden Çiftyürek, “Gazze savaşı demiyorum, Filistin savaşı diyorum. Ülkeler kendi güvenliğini Gazze üzerinden sağlıyor. Bu savaş da kazanan ve kaybedenin belli olmadığı bir savaş. Bu postmodern savaş devam edecek ve bedelini halklar ödeyecek” ifadelerini kullandı.
İran ve Türkiye’nin planları
Filistin’de Hamas ve Netenyahu’yu aşan hesapların olduğunu belirten Çiftyürek, şunları kaydetti: “Bu savaşta küresel güçlerin de hesabı var. Bu proje İsrail’in Araplarla ekonomik ve siyasi anlaşmasıdır. Bu nedenle ikiyüzlülük yapıyorlar. İran ve Türkiye’nin planları bu açıdan önemlidir. Hamas kendi hesabıyla bir şey yapmış değil. İran’ın tetiklemesi var. Amerika da orada duruyor ama bir adım geri attı. Suriye’ye Irak parçalanırsa sıra İran’a gelir. Yani mesele Kurdistan meselesidir. İran kendi toprak birliğini Irak ve Suriye üzerinden sağlıyor. Kürtler Şam’ın kuyruğuna basınca başını ilk önce Ankara ve Tahran kaldırıyor. Yani Türkiye ve İran gözyaşları döküyor ama timsah gözyaşları. Filistin halkının gerçek dostları değildirler.”
‘Hamas bitti, Gazze bitti, Filistin meselesi bitecek mi?’
Bir dönem Filistin’de bulunan Yazar Faik Bulut da, bütün ezilenlerin önce kimliklerinin yok edildiğini, daha sonra katledildiklerine dikkat çekti. Filistinlilerin ve Kürtlerin yaşadığı katliamları değerlendiren Bulut, “Bütün sınıf mücadeleleri ve milli kurtuluş mücadeleleri birbirinden etkilenmiştir. Geçen gün Batı Şeria’da bir sokak röportajı yapıldı. Filistinlilere ‘bir Kürdistan kurulsun istiyor musunuz’ diye sordular. Yüzde 70’i evet dedi. Biz halklara düşmanlıktan ziyade halkların dostluğu ve birliğine vurgu yapmak istiyoruz. Hamas şu anda Filistin milliyetçiliği ile islamcılığın bir sentezlemesidir. Hamas bitti, Gazze bitti, Filistin meselesi bitecek mi? Aynı şey Batı Şeria için de geçerli olacaktır. Filistin’in Kürt silahlı hareketine bir katkısı oldu. O dönemde Beka Vadisi hiçbir zaman İsrail tarafından bombalanmadı. Rojava’daki Kürt hareketi müttefik olduğu Araplarla antisemitizmi kaldırmış durumdadır. Fakat sonradan onlar da kendi çizgilerine döndüler. Hamas’ın programında antisemitizm vardır. Evet ortada bir enerji kavgası var ama bu dönemde yapılan savaşların hepsi asimetrik savaşlardır ve bitmez” diye konuştu.
HABER MERKEZİ