Suriye’den gelerek Artuklu’ya yerleşen 7 ailenin evlerine tehdit mektupları bırakılarak, 10 gün içinde evlerini boşaltmaları istendi
Mezopotamya Ajansı’ndan Ahmet Kanbal’ın haberine göre Suriye iç savaşının başlamasının ardından Şam ve Dirbesîye kentlerinden gelerek, Mardin’in Artuklu ilçesine bağlı Yalım mahallesine yerleşen 7 aile kimliği belirsiz kişi ve kişilerce tehdit edildi. Ailelerin dördünün evlerinin kapılarının altından tehdit içerikli mektup atılırken, üç eve ise mektupla birlikte uzun namlulu av silahlarına ait mermi bırakıldı. Elle yazılan dilekçelerdeki ifadelerin yanı sıra yazı karakterleri bir dilekçe yazımını andırması ile dikkat çekti.
Herhangi bir imza bulunmayan tehdit içerikli mektuplarda şu ifadeler yer aldı: “Saygıdeğer ev sahibi 10 (on) gün sonra evi boşaltmazsanız eğer bombalı saldırı düzenlenecektir. Tüplü bomba önce avluda sonraki seferde ise evin içinde patlayacaktır. Bu ilk ikaz olup ikinci ikazda birinin canı yanacak başına bir şey gelecektir. Sizi bu mahallede istemiyoruz. En kısa sürede yani 10 gün içinde mahalleyi terk ediniz.”
Kürtler ile Arapların bir arada yaşadığı mahallede gerçekleşen olayın hangi amaçla yapıldığına mahalle sakinleri de anlam veremedi. Mahalle sakinleri, bugüne kadar böyle bir durum ile karşılaşmadıklarını belirtirken, olayla ilgili endişeli olduklarını belirtti.
‘Kim bizden ne ister’
Evine tehdit mektubu bırakılan Suriyeli mültecilerden İmat Ramazan (40), bahçe kapısını açar açmaz önüne bir zarf düştüğünü belirterek, “Kimin bıraktığını görmedim. Bu nedir diye elime aldım. Okuma yazmam olmadığı için arkadaşımı aradım. Arkadaşım okuduktan sonra tehdit mektubu olduğunu söyledi. Ne yapacağımı bilmiyorum. Kim bizden ne ister bilmiyoruz. Biz çocuklarımız ile evimizde oturuyoruz. Ev bizim de değil. Kirada yaşıyoruz. Kimseye bir zararımız olmamış. Sabah işe gidiyor akşam saat 8-9’da geliyoruz. Tedirginiz. Çocuklarımıza bir zarar gelmesinden çekiniyoruz. Bu nedenle buradan bir an önce gitmenin bir yolunu arıyoruz” diye konuştu.
Mahalle muhtarına da gittiklerini dile getiren Ramazan, polise de haber verdiklerini söyledi. Polislerin ilgileneceklerini söylediklerini belirten Ramazan, “Bu ev ucuz diye tuttuk. Gidip bir apartman dairesinde de yaşayamayız. İstiyoruz ki bize yardımcı olunsun” dedi.
‘Sabaha kadar nöbet tutuyorum’
Kapıya bırakılanın düğün davetiyesi olduğunu sandıklarını belirten Zelê Mirzê (64), çocukları çağırdığını ve kimden geldiğini sorduğunda şoka uğradığını belirtti. Kimseye bir zararları olmadığını belirten Mirzê, “Günlerdir akşamdan sabah namazına kadar biri gelir bir şey yapar diye nöbet tutuyorum. Korku içinde yaşıyoruz. Kim neden bize böyle bir tehditte bulunur. Çocuklarımızın başına bir şey gelecek diye korkuyoruz” diyerek, yardım çağrısında bulundu.