Eril yargının “pişmanlık” ve “iyi hal indirimden” yararlananlardan biri de Hasip Akbulut oldu
Seçimlerle tekrardan iktidara gelen cinsiyetçi, dinci, milliyetçi, ayırımcı ve ötekileştirici erkek ittifakı yeni dönemde kadınların nasıl bir mücadele yürütümesi gerektiğininin parametrelerini de ortaya koyuyor. 21 yıldır iktidar da olan AKP ve ortağı MHP döneminde günde en az 4 kadın katledilirken, eril yargı da iktidarın güdümünde hareket ederek failleri koruyan kararlar, kadınlara karşı kullanılan eril ve cinsiyetçi dil, şiddetin artmasına neden olurken, failler cezasızlık politikası ile ödüllendirilerek yeni kadın katliamların önü açılıyor. Katliamlara, şiddet ve nesneleştirmeye ve kazanımlarını korumak için sokağa çıkan kadınlar şiddet, gözaltı, tutuklama ve polisler tarafından tacizle karşı karşıya kalıyor.
Eril yargının ödülü
Eril yargının “pişmanlık” ve “iyi hal indirimden” yararlananlardan biri de Hasip Akbulut oldu. Amed’in Bismil ilçesi Altıok Mahallesi’nde yaşayan Hasip Akbulut, 3 Kasım 2019 tarihinde evli olduğu Muhterem Akbulut’u katletti. Aynı tarihte gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak cezaevine gönderilen Hasip Akbulut hakkında “eşi kasten öldürmek” suçlamasıyla başlatılan dava geçtiğimiz günlerde sonuçlandı. 32 yıl boyunca Muhterem Akbulut’a sistematik şiddet uygulayıp işkenceyle katleden Hasip Akbulut hakkında mahkeme “pişman olması” ve “geleceğini etkilememesi” gerekçeleriyle iyi hal indirimi uyguladı. Duruma tepki gösteren Muhterem Akbulut’un kızı Sultan Coşkun, “Anneme 32 yıl boyunca çektirmediği kalmadı” diye konuştu.
Bildik savunma bildik aklama
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “eşi kasten öldürmek”, “canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmek” suçlarından hakkında iddianame hazırlanan fail Hasip Akbulut’un yargılanması 4 yıl sürdü. Mahkeme daha önceki davalardan da kadınların bildiği failin kendisini aklamak için yaptığı savunmaları dikkate aldı. Failin savunmasını göz önüne alan mahkeme heyeti karar vermek için çocuklardan kan örneği ve DNA testi talep etti.
Haksız tahrik yok ama…
“Deliyim” savunmasına başvuran fail hakkında cezai ehliyet raporu da istendi. 12 Mayıs’ta Diyarbakır 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde karar duruşması görüldü. Duruşmada 32 yıl boyunca Muhterem Akbulut’a şiddet uygulayan ve kesici aletle katleden fail Hasip Akbulut’a mahkeme “Eşi kasten öldürmek” suçlamasıyla önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Heyet, “sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki pişmanlığını gösteren davranışları ile verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri” gerekçeleriyle verilen cezada ‘iyi hal’ indirimi uygulayarak faile müebbet hapis cezası verildi. Mahkemenin verdiği gerekçeli kararda haksız tahrik indiriminin uygulanmasına yer verilmemesi gerektiği ifadeleri yer alırken, ‘iyi hal indirimi’ uygulandı.
32 yıl sistematik şiddet
Verilen iyi hal indirimine tepki gösteren Muhterem Akbulut’un kızı Sultan Coşkun, “Benim annem kendi halinde evi ve çocukları için çabalayan biriydi. Babam sürekli anneme iftira edip, şiddet uyguluyordu. Bizim gözümüzün önünde sürekli annemizi darp ediyordu. Benim annemin gözleri sürekli mordu. Bir keresinde gördüğü şiddet nedeniyle annemin çenesi kırıldı. Yaşadığım sürece o adamın ne anneme ne de bize çektirdiklerini asla unutmam. Bizim yaşadıklarımızı Allah kimseye yaşatmasın” şeklinde konuştu.
“Kravatlı” işkence
Failin daha çok ceza alması gerektiğini sözlerine ekleyen Coşkun, “Bir kravat takıp indirim alıyorlar” diyerek verilen iyi hal indirimine tepki gösterdi. Coşkun, “Onun yaptıklarına rağmen indirim almasını kesinlikle kabul etmiyoruz. Bu karara da itiraz edeceğiz. Kadın cinayetleri son dönemde daha çok artmaya başladı. Bu artışın nedeni bu cezasızlık, bir kadını çocukları gözü önünde katlediyorlar ama bunu yapan indirim alabiliyor. Onlarda kendilerine güveniyor. Mahkemeye çıkıp kravat takınca onlarda indirim alacaklarını biliyorlar. Bunun kadar korkunç bir şey yok. Benim annem 24 yerinden bıçaklandı. 24 kere canı yandı benim annemin ben onu morgda gördüğümde tanıyamadım. Bir insanı katledip ‘Bana indirim verin’ demek ne demek?” ifadelerini kullandı.
Susmayacağız
Erkeklerin ve toplumun kadınları katledip buna da ‘namus’ kılıfı uydurduklarını kaydeden Coşkun şunlara söyledi: “Kadın katileri en fazla ceza neyse onu almalı. ‘Biz öldürdük namus için’ diyorlar, kesinlikle yalan. İftira atarak her şeyi yapıyorlar. Bu erkeklerin kötülükleri yüzünden kadınlar katlediliyor, çocukları da arkalarında annesiz kalıyor. Benim annemin çekmediği şey, görmediği zulüm kalmadı. Artık bunlara yeter diyelim, susmayalım. Biz sustukça başka kadınlar katledilecek.”
Kaynak: Medine Mamedoğlu / Amed-NUJINHA