Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikastı sonrası yakılıp yıkılan Lice katliamının üzerinden 29 yıl geçti. Olayla ilişkilendiren hasta tutuklu Özkan hala cezaevinde. HDP ise yaptığı açıklamada katliamı kınadı
Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 22 Ekim 1993’te Lice halkı silah sesleri ile uyandı. Yine ilçedeki evlerin üzerinde helikopterler gezerken, ilçenin güneyinde yer alan Derxust Mahallesi’ne doğru top atışı yapılmaya başlandı.
Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Bahtiyar Aydın’ın, geldiği Lice Asayiş Bölük Komutanlığı yerleşkesinde suikastla öldürüldüğü duyuldu. Aydın’ın öldürülmesinin ardından 3 gün boyunca devam eden olaylarda, 1 yaşındaki Suna Cantürk, 3 yaşındaki Dilbirin Cantürk, 11 yaşındaki Hüseyin Cantürk, 8 yaşındaki Emine Kıraç ile birlikte 1’i asker 16 kişi katledildi. Söz konusu olayda, ayrıca 401 ev ve 242 işyeri yakıldı.
Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Bahtiyar Aydın’ın ölümüne dair “Kaza kurşunu ile komutanı kaybettik” derken, Lice’ye gelmek isteyen Başbakan Tansu Çiller ile Deniz Baykal, polis ve askerlerce ilçeye sokulmadı. Devletin Bahtiyar Aydın’a yönelik suikastın faili olarak işaret ettiği PKK, ilçeden yaşanan olayların ardından yaptığı açıklamada suikastla ilgilerinin bulunmadığını duyurdu. Aynı yıl “Yüksekova Çetesi” olarak bilinen paramiliter yapı içerisinde yer alan bir isim, verdiği ifadesinde, Aydın’ın JİTEM adına çalışan itirafçılar tarafından öldürüldüğü yönünde beyanlarda bulunmasına rağmen, JİTEM iddialarını reddeden Genelkurmay, Aydın suikastıyla ilgili PKK’yi suçlamaya devam etti.
Mehmet Emin Özkan hala cezaevinde
Lice’de yaşanan katliam, onlarca tanığa rağmen soruşturulmazken, 1996 yılına gelindiğinde ise “örgüte yardım” suçlamasıyla tutuklanan ilçe sakinlerinden Mehmet Emin Özkan, yargılama aşamasında Lice’deki olayla bağı kurularak katliamın faili yapılmaya çalışıldı.
Mehmet Emin Özkan, işkence altında üzerine ifade veren iki kişinin bu beyanlarını daha sonra geri çekmelerine rağmen Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’a yönelik suikasttan sorumlu tutularak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Yerel mahkemenin verdiği kararın Yargıtay’dan bozulması üzerine Özkan’ın davası Adana 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.
HDP’den açıklama
Halkların Demokratik Partisi ise katliama ilişkin yazılı açıklama yayınladı.
Katliama ilişkin yargı sürecinin 29 yıldır sürüncemede bırakıldığı vurgulanan açıklamada “1990’larda başta Kürdistan olmak üzere Türkiye’nin birçok yerinde insanlığa karşı işlenen suçların faillerine, siyasi iktidar, güvenlik bürokrasisi ve özellikle yargı mekanizması koruma şemsiyesi oluşturmuş, failler hakkında etkin nitelikli ve hızlı bir soruşturma ve kovuşturma yürütmekten kaçınmıştır. Failler korunup kollanmış, katliamlarda aklanma yoluna gidilmiştir” denildi.
Yapılan açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:
“Yargılamalar, sürüncemede bırakarak davaların zamanaşımı nedeniyle düşmesine sebep olmuştur. Lice Katliam Davası da 22 Ekim 2023 tarihinde zamanaşımına uğrama tehlikesi ile karşı karşıyadır. Mağdurların yargı eliyle daha fazla mağdur edildiği, faillerin cezasızlıkla ödüllendirildiği yargı pratiğine son verilmeli, geçmişle yüzleşerek hakikatler açığa çıkarılmalıdır.
Başta Lice Katliamı Davası olmak üzere Kürdistan’da işlenen katliamlara ilişkin davaların zamanaşımına uğramasını, faillere yönelik beraat kararı verilmesini ve cezasızlıkla ödüllendirilmesini kabul edilemez. Katliamın sorumlularının er ya da geç cezalandırılması için siyasal ve hukuksal mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.”
HABER MERKEZİ