Açlık grevinin 30’uncu gününde olan Leyla Güven gönderdiği mesajda “Kürt kadınları olarak; içeride ve dışarıda, her yerde, yaşamın her alanında tecridi parçalamak için mücadelenin öncüsü olacağız. Bu mücadelenin kazananları bizler olacağız” dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için açlık grevine başladığını duyuran Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in eylemi bugün 30’uncu gününe girdi. Güven, direnişini bitirmeyeceğini ve sonuç alıncaya kadar devam edeceğinin altını çizdi.
‘Hak ihlalleri tanımı neye göre yapılır?’
“Tüm zorlu şartlara rağmen en yoğun süreçlerde çok büyük başarılar elde ettik” diyen Güven, “Uluslararası güçler dahil olmak üzere herkes bu ihlallere ve katliamlara taraflı ve adil yaklaşmıyor. Roboski Katliamı ve Cizre Bodrumları gibi ağır insanlık suçlarına kayıtsız kalınıyor. Kürt halkına yaklaşım Sayın Öcalan’a yaklaşımdır, Sayın Öcalan’a yaklaşım Kürt halkına yaklaşımdır. Tecrit bunun ifadesidir. İnsanlık suçu olan tecrit bir halk ihlali olarak görülmüyor, yaşam hakkının ihlali olarak görülmüyor. O zaman bu ihlallerin tanımı neye ve kime göre yapılıyor” diye sordu.
‘İhlali yapan Adalet Bakanlığı değil mi?’
CPT’nin yaptığı inceleme sonrası raporunu kamuoyuyla paylaşmamasına da değinen Güven, “Raporunu yalnızca Adalet Bakanlığı’na verdi. Zaten ihlal yapan o bakanlık değil mi? Eğer bu uygulamalar ile Kürt halkının reflekslerini ölçmek istiyorlarsa bundan vazgeçmelidirler. Halkımızın hassasiyeti verilen ağır bedellerle herkesçe bilinmektedir. Halkımız Avrupa’da, dört parçada ayaktadır. Bütün cezaevlerinde açlık grevleri sürüyor. Bu grevlerin ileriki süreçlerde kalıcı hasarlara yol açtığını biliyorsunuz. Yaşanan büyük acılara yenisinin eklenmesini istemiyorsanız; tecridin kalkması için rolünüzü oynamalısınız” ifadelerine yer verdi.
‘Mücadelenin kazananı bizler olacağız’
Güven mesajında son olarak şunları kaydetti: “Greve başladığım günden bu yana cezaevlerinden mektuplar, faxlar alıyorum. Kadın tutsakların gönderdiği mektuplar büyük bir motivasyon sağlıyor. Talebimin herkesin talebi olması çok değerlidir. Ortak değerler toplumsal özün gücünü gösteriyor. Kürt kadınları olarak; içeride ve dışarıda, her yerde, yaşamın her alanında tecridi parçalamak için mücadelenin öncüsü olacağız. Herkese başarılar diliyorum. Bu mücadelenin kazananları bizler olacağız. Hepimize serkeftin diliyorum.”
Kaynak: JINNEWS