Kürt müziğinin unutulmaz isimlerinden Dilgeş’in bugün ölüm yıldönümü. Dilgeş’in sesi ve müziği Kürt halkının hafızasında yerini koruyor
Kürt sanatının unutulmaz isimlerinden sanatçı Dilgeş’in bugün ölüm yıldönümü.12 Mart 2017’de yaşamını yitiren Dilgeş’in eserlerine rengini veren ise soykırım çemberinde varlık ve özgürlük savaşı veren Kürt halkının destansı direnişi oldu. Biz de ANHA’dan Firaz Baran’ın Dilgeş’in yarattığı eserleriyle tam bir halk sanatçısı olmayı başardığı özyaşam öyküsünden derlediği bir haberini aktarıyoruz.
Kimdi Dilgeş ve katkısı ne oldu?
Dilgeş, 1952 yılında Nisêbîn’e bağlı Fisqîn köyünde doğdu. Êzidî ve Pîr bir aileden gelmektedir. Bu nedenle çocukluğunda saz çalmayı öğrendi. Dilgeş 14 yaşına geldiğinde artık kendi yöresinde tanınan bir müzisyen olmuştu.
Ve sürgün…
1979 yılında Almanya’ya sürgüne gitmek zorunda kalan Dilgeş, hayatı boyunca 9 kaset çıkardı ve bine yakın şarkı sözü yazdı. Humeynî, Berîvanê, Gorbî ve Muxtaro gibi onlarca şarkısı zirve yaptı.
2006 yılında kendisiyle yaptığım bir söyleşide düşünsel çizgisini şu şekilde açıklamıştı: “Ben yurtsever ve sosyalist bir insanım. Proleterya diktatörlüğüne inanıyorum. Şarkılarımı yazarken bu çizgime bağlı kaldım.”
Dilgeş bu çizgisine bağlı kaldı. Yeri geldi şarkılarında Kürdistan’ın kurtuluş ordusu ARGK’yi anlattı. Yeri geldi Cizîr şehidi Bêrîvan’ı…
“Bêrîvanê Bêrîvanê
Tu keça rind û ciwanê
Tu şehîda Kurdistanê
Tu sembola serhildanê” derken halkının yanındaydı.
Gorbaçov’a ve Humeyni’ye eleştiri
1991 yılında Mihail Gorbaçov sosyalizmin kazanımlarını bıraktığı zaman onu eleştirdi:
Gorbî Gorbî
Tu xwediyê artêşa sorî
Çima tu lê nebû xwedî
Çima tu herdu çavan korî
Dilgeş’in tanınan eserlerinden biri de Humeyni üzerine yazdığı şarkıdır. 1979 yılında iktidara gelen Humeyni Kürtleri kafir ilan ettiği zaman Dilgeş bir şarkı yaparak onu eleştirdi. Bu şarkıda şöyle seslendi:
Xumeynî tu xwîndarî
Ji bo xwînxwarî tu dîndarî
90’lı yıllarda Muxtaro
Dilgeş’in 90’lı yıllarda Kürdistan’da en çok söylenen şarkılarından biri de “Muxtaro” şarkısı oldu. Bu şarkıda korucu olan köy muhtarlarını eleştirdi. Şehrîbana Kurdî’nin de seslendirdiği bu şarkıda “Muxtaro lo muxtaro / Mora muxtar lê bu jahro” diyordu.
Sanatçı Dilgeş onlarca yıl sürgünde yaşamak zorunda kaldı. Doğup büyüdüğü memleketine gidemedi. Nisêbîn’e olan özlemini şarkılara döktü. Bu şarkıların birinde şöyle sesleniyordu:
Ax Nisêbîn warê delal
Min tu nedî ev bû çend sal
Li ser tene destê gemar
Ev dilê min bû birîndar
Dilgeş’in bir şarkısı da Bakur ve Rojava halkı üzerinedir. “Li Ser Xatî Bin Xetîne” isimli ve söz ile müziğinin de kendisine ait olduğu şarkının sözleri şöyledir:
Axa me zêr û zengîne
Hawir, têl, mayîn danîne
Li ser xetî û bin xetîne
Em tev xelkê welatîne
Ax û ofên me xedarin
Birîn kurin sed hezarin
Ser welat dupişk û marin
Dijmin pîsin çi barbarin
Ji bîr nekin wan şehîdan
Wan xweş mêr û wan egîdan
Ji bo welat wan serî dan
Bo Kurdistan wan serî dan
Öcalan için ağıt
Sanatçı Dilgeş’in bugüne kadar hiçbir yerde yayınlanmayan iki ağıdı da PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinedir. 15 Şubat 1999 gününü anlatan bu ağıtlardan birinin adı “Ferman”dır. Sanatçı acısını şöyle dile getirir:
“Fermane fermane
Dayê li me fermane
Heyf sed mixabin
Çavê reş û belek bi paçika girêdane
Ew dest û tîliyê qelemê kelepçe dane
Serokê mezin, şêrê Kurdan dane haps û zindane
Vê carê fermane, me girane
Dayê li me fermane
Bavo li me fermane”
Sanat cephesinin neferi
Özetle, sanatçı Dilgeş’in şarkıları Kürt halkının acılarını, direnişi ve şehitlerini anlatır. Dilgeş 2006 yılında kendisiyle yaptığım bir röportajı şu mesajla bitirmişti: “Ben 80’li ve 90’lı yıllarda Zozan, Seyîdxan, Xelîl Xemgîn ve Serdar ile çok sayıda gecede sahne aldım. Bir defasında Münster’de 15 bin kişi katılmıştı. Benim sürgün yıllarımda en güzel günlerim Hunerkom ile beraber çalışmalarda yer aldığım günlerdi. Ne mutlu bana ki, sanatımla halkıma hizmet ettim. Onun acılarını, sevinçlerini dile getirdim. Halkımız özgürlüğü için mücadele veriyor. Ben de bu mücadelenin sanat cephesinde bir neferi oldum. Serok Apo, Cemil Bayık, zindan direnişçileri ve gerillalara selamlarımı gönderiyorum. Onlar her zaman kalbimde.”
KÜLTÜR SERVİSİ