Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 5 Haziran’da kamuoyuna yansıyan yangının adli tutuklular tarafından hak ihlallerini protesto amacıyla çıkartıldığını belirten tutuklular, bir heyetin acilen kendilerini ziyaret etmesini istedi
Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nden Nazım Göker, yaşadıkları hak ihlallerine dair Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş’a mektup gönderdi. Göker, tedavi, sosyal faaliyet hakları, koğuşların durumu, kantin fiyatları ve elektrik faturaları, gardiyanların yaklaşımları, IŞİD’li tutuklularla aynı koridorda bulunmaları, oda değişim talepleri ve cezaevi idaresinin keyfi yaklaşımları olarak 8 başlıkta cezaevinde maruz kaldıkları hak ihlallerini anlattı.
Ağız içi arama dayatması
“Tedavi edilmiyoruz, duruşmalara çıkarılmıyoruz” diyen Göker, çok uzun zamandır Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kendilerine “ağız içi arama” dayatması yapıldığını belirtti. Göker, duruşmalara ve hastanelere götürülme sırasında kendilerine ağız araması adı altında “ağzını aç, dilini kaldır, çevir, dişini göster” gibi dayatmalar yapıldığını belirterek, “Üstelik bu işlemler hiçbir hekim refakati olmaksızın dayatılıyor. Özcesi hastane sevkleri ve mahkemeler bir işkenceye ve onur kırma uygulamasına dönüşmüştür. Bu uygulamayı kabul etmeyip, insanlık onuruna sahip çıktığımız için tedavi edilmiyor, mahkemeye çıkamıyoruz. Tedavi ve duruşmalara çıkma hakkımız ortadan kaldırılmıştır” diye yazdı.
‘Kafeslerde tutuluyoruz’
“Koğuşlarda değil kafeslerde tutuluyoruz” diyen Göker, yapılan uygulamaya dair şunları aktardı: “Şu an avlu üstü daracık aralıkları olan kafes bölmelerinin tümüyle örttüğü bir kafes içinde bulunmaktayız. Arkadaşlarımızın bulunduğu toplam 6 kafes var. Hiçbir yasal altyapısı olmamasına rağmen kafeslerde tutulmaktayız.”
‘Sosyal faaliyet hakkından yararlanamıyoruz’
Oda değişim taleplerinde keyfi ret gerekçesiyle karşılaştıklarını anlatan Göker, sosyal faaliyet hakları olan 10 saatin çeyreğinden dahi faydalanamadıklarını kaydetti. İdarenin keyfi hukuksuz uygulamalarının personelin yaklaşımıyla da sürdüğünü dile getiren Göker, koğuş aramalarında koridora çıkarıldıklarını, onur kırıcı söz ve yaklaşımlarla karşılaştıklarını aktardı.
IŞİD’le aynı koridorda
Yine cezaevinde bir diğer uygulamanın taban tabana zıt gruplarla aynı koridorda tutulmaları olduğunu aktaran Göker, “DAİŞ’li mahkumlarla aynı koridorda tutuluyoruz” diye belirtti.
F Tipi olan cezaevi koğuşlarında Televizyon, kettle ve buzdolabı sadece bulundurulmasına rağmen aylık 150 TL elektrik fişi kesildiğine dikkati çeken Göker, şunları ifade etti: “Kişi başı iki somun ekmek bir adete dönüştürülmüştür. Yine bir süre önce kantinde somun ekmek satışı başladığı ve ihtiyacı olanların tanesi 2,5 TL’den alabileceği belirtildi. Bu tüccar anlayışı sadece somun ekmekle sınırlı değil, yemeklerin kalitesi ve miktarı da düşürüldü. Yine 5 kişilik koğuşlara verilen yemeklerin toplamı sadece bir kişinin tabağını dolduracak biçimdedir. Cezaevi idaresi başka bir duyurusunda kantinde ‘hazır yemekler, lahmacun’ olduğunu duyurarak, siyasi tutukluların alabileceğini belirtti. Bu örnekleri daha da çoğaltabiliriz. Cezaevi bir tüccar mantığıyla idare edilmektedir.”
5 Haziran’da isyan çıktı
Adli tutuklularında uygulamalardan rahatsız olduğunu dile getiren Göker, mektubunda kamuoyuna yansımayan bir olaya da dikkati çekti. Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 5 Haziran’da adli tutukların kaldığı iki odada “isyan” sesleriyle “kendini ateşe verme” olayının yaşandığını, ölü ve yaralılar olduğunu ileri sürdü. Göker’in bahsettiği olaya dair 5 Haziran’da Mezopotamya Ajansı cezaevinde yangın çıktığına dair haber geçti.
Acil bir heyet gelmeli
Benzer olayların yaşanmasına uygun zeminler yaratıldığını kaydeden Göker, acil olarak bir heyetin hem politik hem de adli tutuklularla görüşmek üzere cezaevine gelmesi talebinde bulundu.
Söz konusu iddialara dair HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’na (İHİK) başvurdu.
Kaynak: MA