Necla Demir/İstanbul-MA
Real Market’te 10 yıldır çalışan ve iflas ardından işten çıkarılan işçilerden Ahmet Bağcı, eylemde olma gerekçelerinin kıdem ve ihbar tazminatlarının verilmemesi olduğunu söyledi. Real Hipermarketleri’nin Beğendik Şirketi’ne satılması ve hileli iflas etmesi ardından yaklaşık 500-600 işçinin mağdur edildiğini belirten Bağcı, “18 aydır bu eylemde olma amacımız bu hak gaspına dur demek içindir” dedi. Bu süre zarfında 10 yıl boyunca aidat ödediği Tez- Kop Sendikası’nda hiçbir destek görmediğini de sözlerine ekleyen Bağcı, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Sendika demek örgütlülük demektir. Ama biz bunu kendi sendikamızdan görmedik. 17 ay önce hem işyerinden hem sendika tarafından kapı dışarı edildiğimizde bu vesileyle Nakliyat İş Sendikası ile tanıştık. Onlara derdimizi anlatıp sıkıntılarımızı söyledik. Bu konu hakkında bize haklı olduğumuzu söylediler. 17 ay önce de Güneşli Metro mağazasında eylemlere başladık. Bu eylemlerde bir yaz bir kış atlattık. Bununla birlikte para babalarını, sarı sendikaları gördük. Bu sendikalara ve patronlara provokatörlük yapan işçileri de gördük. Bizim amacımız işçi sınıfı mücadelesidir.”
İzinde de eylemde
İşten çıkarıldıktan sonra 3 ay boyunca çalışmadığını ve ekonomik sorunlar yaşadığını dile getiren Bağcı, buna rağmen mücadeleyi sürdürdüğünü belirtti. Ekonomik krizle birlikte hayat şartlarının çok zorlaştığını ve asgari ücretin bunu karşılamaktan uzak olduğunu söyleyen Bağcı, “Eylem alanına gelebilmek için çok sıkıntı yaşıyoruz ama bu bizim haklılığımızın önüne geçemez. Ulaşımda 3 vasıta değiştiren ve çalışmayan arkadaşlarımız var ama biz bunları aştık” dedi. Bağcı, şunları ifade etti: “10 yıldır marketlerde gecemi gündüzüme katarak çalıştığım alınterimi istiyorum. Bu talep değil aslında benim hakkımdır. Ben hakkımı istiyorum. Bu ülkede hak aramak suçsa onu bilmiyorum. Anayasa maddeleri çiğnenmek için mi var bu ülkede? Biz diyoruz ki Anayasa’nın gereğini yapın. Kıdem tazminatlarımızı istiyoruz. Talep etmiyor hakkım olanı istiyorum.”
Mücadelemizi birleştirdik
14 yıldır Uyum Macro Market’de çalışan işçilerden Hasan Mercanoğlu da çalıştığı işyerinin Migros’a satılması ardından hak arama mücadelesini Real Market işçileriyle birleştirme kararı aldıklarını söyledi. Bu süre zarfında büyük direniş ortaya koyduklarını belirten Mercanoğlu, “Macro Market 2017 yılında ilk konkordato ilan eden firmalardan bir tanesiydi. Şimdi bu sayı binleri aşmış durumda. Birçok işçinin bizim yaşadığımız mağduriyeti yaşama olasılığı çok yüksek. 2018 Mart ayında şirketi kurtarmaya yönelik yapılan çalışmalarda küçülme kararı alındı. Küçülmenin bedelini de ilk biz işçiler ödedik. Firmamız Migros’a satıldı ve bizlere de ihbar süreleri bildirildi. Tazminatlarımızın ödeneceği söylendi ama net bir tarih verilmedi. Aylar geçti. Firma yetkililerine ulaşmaya çalıştık ama muhatap alınmadık. Eylemlerde darp edilerek gözaltına alındığımız da oldu ama biz vazgeçmedik” dedi. İşverenlerin işçilerin alınterine göz diktiğini kaydeden Mercanoğlu, “İşsizlik maaşı yeni bir iş bulana kadar bize nefes aldırtacak diye düşünmüştük ama maalesef öyle olmadı. Bir başımıza kaldık. Maddi olarak direk sıkıntı yaşadık. Giderlerimizi karşılayamadık. Çevrenin, arkadaşlarının ve yakın dostlarımızın katkılarıyla bu aşamaya kadar geldik” diye konuştu. Verdikleri mücadele sonucunda geçtiğimiz haftalarda Macro Uyum işçileri olarak kazanımlarını elde ettiklerini ama mücadelenin bitmediğini sözlerine ekleyen Mercanoğlu, “Real Market işçisi arkadaşlarımızın amacının da zafere ulaşması gerekiyor” dedi. Sendikalar direnişi görmüyor Aylardır eylemde olan işçilere destek veren Sendika Örgütlenme Uzmanı Mehrali Yücedağ ise, 13-14 yıl boyunca işçilerden aidat alan Tez- Kop Sendikası’nın bu süreçte işverenlerle birlikte hareket ettiğini hatırlatarak, şunları söyledi: “Bu direnişi, eylemleri engellemeye yönelik davranışlar içerisine girdi. Biz de bu anlayışa karşı Nakliyat İş Sendikası’yla birlikte işçilere destek olmak için eylemlerindeyiz.”