Rusya’daki Dünya Kupası devam ederken, tribünlerde bayrak sallayanlar, stadyumların temelini kanıyla sulayan inşaat işçilerini hatırlamak istemiyor. Bir an önce bitsin diye aşırı hızla yapılan tesis inşaatları Rusya ve Katar’da adeta katliam merkezleri oldu
Dünya futbol endüstrisinin en görkemli şovlarından biri olan Dünya Kupası, Rusya’da sürüyor. Şampiyonayı düzenleyen ülkeye büyük ekonomik fırsatlar sağlayan kupa organizasyonları, çok sayıda yeni stad ve tesis yapılmasını gerektirirken, bu tesislerin yapımında çoğunlukla göçmen işçilerin çalıştırılması skandala dönüşüyor. Uluslararası İnşaat İşçileri Sendikası ve Rusya İnşaat İşçileri Sendikası’nın birlikte yaptıkları açıklamada, stadyum inşaatlarında Kasım 2015- Mayıs 2018 tarihleri arasında 21 işçinin öldüğü, çok sayıda işçinin sakatlandığı açıklandı. Sendikalar, stadyum inşaatları sırasında, taşeron ve göçmen işçilerin sözleşme, sosyal hak, ücret, işçi sağlığı ve güvenliği, denetim gibi haklarının ihlal edildiği, düzenli ücret yerine prime dayalı aşırı çalışmanın ve ölümcül soğuklarda çalıştırmanın ölüm ve sakatlanmaları artırdığını kaydetti. Sendikalar, FİFA’nın bu konulardaki şikayetleri hiç ciddiye almadığını da belirtti. Geçen yıl da İnsan Hakları İzleme Örgütü, yayınladığı bir raporla, stadyum inşaatlarında çalıştırılan işçilerin çoğunun Tacikistan, Özbekistan, Kırgızistan, Belarus, Moldova, Ukrayna ve diğer eski Sovyet Cumhuriyetleri’nden ve Kuzey Kore’den getirildiğini ve ölümlerin arttığını kaydetmişti. Altı bölgedeki 42 işçi ile yapılan görüşmelere dayanan rapora göre, Rus makamları göçmenler başta olmak üzere binlerce işçinin kölece çalıştırılması konusunda bir adım atmamıştı.
Katar 2022 kabus gibi
Hızlandırılmış inşaatlar aslında her yerde can alıyor. Örneğin, Brezilya’da 2014 dünya kupası inşaatlarında 10, Soçi 2014 Olimpiyat stadyum ve tesislerinin yapımında 60 işçi öldürülmüştü. Ama bu konuda en vahşi süreç Katar’da yaşanıyor. 2022 Dünya Kupası’nın Katar’da düzenlenecek olması tartışılmaya devam ediliyor. Uluslararası alandaki nüfuzunu artırmak için Dünya Kupası’na ev sahipliği yapmak isteyen Katar’ın FIFA yetkililerine 5 milyon dolara yakın rüşvet verdiği raporlarla kanıtlandığı halde organizasyonun yeri değiştirilmedi. Ancak, inşaatların durumu rüşvet meselesinden daha vahim ve FİFA bu konuya değinmiyor bile. Son 2 yılda yüksek hava sıcaklığı ve çalışma şartları nedeniyle bin 200 işçinin öldüğü rapor edildi. Ayrıca, bu raporun kayıtdışı göçmen köleleri kapsamadığı da belirtiliyor. 7 yıllık sürede 4 bine yakın işçinin hayatını kaybetmesinden endişe ediliyor.
‘Kafala’ kölelik sistemi
Katar’da yaklaşık 2 milyon göçmen işçi bulunuyor, bunların yaklaşık 800 bini inşaat sektöründe çalışıyor. Stadyumların çoğunda da göçmen işçiler çalıştırılıyor ve bu insanları daha fazla çalıştırmak ve öldürmek için “Kafala” yöntemi uygulanıyor. Göçmen işçilerin ülkeyi terk etmesini yasaklayan, stadyumlar bitene kadar işçiler çalışmaya mecbur bırakan ‘Kafala’ sözleşmeleri, tam olarak eski köle satış anlaşmalarını hatırlatıyor. Ölenlerin çoğunun Bangladeş, Hint ve Nepal asıllı olması da bunu kanıtlıyor. Bazı Nepalli işçiler aylarca ücret almadıklarını, kaçmalarını önlemek için maaşlarının verilmediğini söylüyor. Bazı işçilerin pasaportlarına ve kimliklerine el konularak kaçak işçi konumuna sokuldukları, bazı işçilerin 24 saat çalıştırıldığı, çöl sıcağında su verilmediği, Doha’daki 30 Nepalli işçinin dayanılmaz çalışma koşullarından kaçarak Nepal elçiliğine sığındığı kaydediliyor. Sonuç olarak, 2022’de Katar’ın stadyumlarının mimari bakımdan göz kamaştıracağı kesin. Ancak bu “göz kamaşması” aynı zamanda, katledilen binlerce köle işçinin çektiği acıları görmemizi engelleyecek.
EKONOMİ SERVİSİ