KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy, “Krizi yaratanlar bedel ödesin” demek için işçi ve emekçilerle birlikte tüm toplumsal kesimleri 15 Aralık’ta, Adana’da yapacakları bölge mitingine davet etti.
Meclis’te bütçe görüşmeleri devem edip, asgari ücreti belirlemek üzere işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan komisyon toplantılarını sürdürürken, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ise, “Yoksullaşmaya, işsizliğe, güvencesizliğe karşı birlikte mücadeleye” şiarıyla işçi ve emekçilerin hakları için sokakta.
Bu amaçla bölge mitingleri organize eden KESK, 9 Aralık’ta Samsun’da yapılan mitingin ardından bu kez 15 Aralık’ta Adana’da, 16 Aralık’ta Diyarbakır’da, 22 Aralıkta ise İstanbul’da düzenlenecek bölge mitinglerinin hazırlığında.
Adana’da Uğur Mumcu Meydanı’nda yapılacak mitingin hazırlıklarını yürüten KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy ve konfederasyona bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, işçi ve emekçiler açısından içerisinde bulunulan durumu değerlendirdi.
‘Yönetememe krizi sorunları derinleştiriyor’
Türkiye’de uzun süredir ekonomik sıkıntıların yaşandığını belirten KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy, 2 yıldır süren Olağanüstü Hal (OHAL) ile birlikte ülkede emeği ile geçinen işçilere ve emekçilere karşı baskının artığını, siyasal iktidarın yöneteme krizi ile birlikte bu sorunların daha da derinleştiğini ifade etti.
Toplumda iki kesim var
AKP’nin toplumu ikiye ayırdığını söyleyen Atasoy, “Bu kutuplaşma içerisinde bir yanda biat eden ve AKP’nin her söylediğini kanun sayan, ranttan, yandaşlıktan beslenen bir kesim var, diğer yanda ise insani koşullarda barışın ve demokrasinin hayat bulduğu bir ortamda yaşamak isteyen, bu nedenle de her gün AKP’nin baskı politikalarından etkilenen bir kesim var” dedi.
OHAL ile baskı arttı
OHAL ile birlikte bu ikinci kesime ciddi anlamda baskıların olduğunu ifade eden Atasoy, ”Bu durum, OHAL sonrasında da kalıcı hale geldi. Her gün baskınlarla uyanıyoruz. Her gün gazeteciler, siyasetçiler, sendikacıların, bilim insanları ve kadınlar gözaltına alınıp tutuklanıyor. Yaklaşan yerel seçimlerde bunların daha da derinleşeceğini ön görebiliyoruz. Bunlara karşı tam da 15 Aralık’ta yapacağımız miting önemlidir” diye konuştu.
‘Krizi yaratanlar bedel ödesin’
Atasoy, düzenleyecekleri mitingde emeği ile geçinmek isteyen, kendi dilini ve kültürünü özgürce yaşamak isteyen, kimliği ve emeği üzerinden hak söyleme hakkını özgürce yaşamak isteyen kadınları, halkları, emekçileri, gençleri ve işsizleri buluşturmayı amaçladıklarını vurguladı. Atasoy, yerel seçimlere giderken bu buluşmaların ortak taleplerin daha fazla gündem olmasını ve mücadele programların oluşmasına vesile olacağını da ekledi.
AKP’nin Türkiye’ye hukuksuzluk, adaletsizlik ve ekonomi krizden başka hiçbir şey getiremeyeceğinin altını çizen Atasoy, siyasal iktidarın baskı politikalarına karşı herkesin barışı, demokrasi ve adaleti savunması gerektiğinin altını çizdi.
Yaşanan ekonomi krizin bedelinin işçilere, emekçilere ödetilmeye çalışıldığını belirten Atasoy, “Biz bu krizin bedelini ödemeyeceğiz. Krizi yaratanlar bedel ödesin” diyerek, başta işçi ve emekçiler olmak üzere toplumun tüm kesimlerini mitinge davet etti.
Kara: Yönetememeyi baskıyla halletmeye çalışıyorlar
SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, Türkiye’de ekonomik kriz ile birlikte siyasal iktidarın ülkeyi yönetememe krizi yaşandığını dile getirdi.
”İktidar yönetememeyi baskı ile halletmeye çalışıyor. Hakkını ve emeğinin karşılığı isteyenleri baskı ile susturmak istiyor” diyen Kara, yine Erdoğan’ın bir yandan ‘ekonomik kriz yok’ derken, diğer yandan sermaye güçlerine ‘krizi fırsata çevirin’ demesinin emekçilerin çıkarına olmadığına dikkat çekti.
Kara, “Bizler bu krizi her gün gelen zamlarla görüyoruz. Pazar alışverişinden tutalım tüm temel ihtiyaçlara yüzde 100 üzerinde zam yapıldı. Buradan krizin kime yaradığını görüyoruz. Kriz bahane edilerek işçiler ve emekçiler güvencesiz ve esnek çalıştırılmaya çalışılıyor” diye konuştu.
‘Krizi biz yaratmadık’
AKP’nin yaşanan krizin bedelini emekçilere ödetmeye çalıştığını söyleyen Kara, “Biz emekçiler diyoruz ki; bu krizi biz yaratmadık. Krizi yaratanların bedel ödemesini istiyoruz” diyerek, bölge halkına mitinge katılma çağrısında bulundu.
Kaynak: MA / Cemil Uğur