İHD Mersin Şube Sekreteri Bekir Sıtkı Keçeci, tutsaklara Kürtçe mektup ve kitapların verilmediğini belirtti
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şubesi Hapishane Komisyonu, cezaevlerindeki hak ihlallerine ilişkin düzenlediği 3 aylık raporunu açıkladı. Dernek binasında yapılan basın toplantısında raporu açıklayan İHD Mersin Şube Sekreteri Bekir Sıtkı Keçeci, cezaevlerinde işkence ve kötü muamelelerin devam ettiğini söyledi.
Keçeci, cezaevi idaresince verilen haksız disiplin cezalarının tutsakların infaz süresinin uzatılmasına gerekçe gösterildiğini, tutsakların sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerinin ceza tehdidi ile engellendiğini, İnfaz Yasasının tutsakları sindirmek için keyfi bir araç olarak kullanıldığını söyledi. Hasta tutsakların ağır bir şekilde sağlık haklarının ihlal edildiğine değinen Keçeci, “Mahpuslara kelepçeli muayene dayatılması, muayene sırasında olumsuz tavır ve davranışlar sergilenmesi, mahpusları tedavi olmaktan kaçınacak noktaya getirmektedir. Hapishane koşulları ve yaşanan hak ihlallerinin hasta mahpusların yaşamını çekilmez duruma getirdiği, özellikle ağır kronik rahatsızlığı olan mahpuslara makul yaşam ve tedavi koşullarının sunulmadığı, sağlık haklarının ihlal edildiği gözlemlenmiştir” ifadelerini kullandı.
‘Kürtçe mektup ve yayınlara el konuluyor’
Tutsakların, haberleşme haklarının ihlal edildiğini ve Kürtçe mektupların verilmediğini belirten Keçeci, “Mahpuslara havalandırmaya çıkma, spor yapma, sosyalleşme imkanları tanınmayarak tecrit koşullarının dayatıldığı, koğuş değiştirme taleplerinin yerine getirilmediği, eğitsel ve kültürel faaliyetlerin neredeyse tamamen durduğu, Kürtçe yazılan mektupların verilmediği ve sair ihlaller gözlemlenmiştir. Mahpuslara Yeni Yaşam gazetesi ve bakanlık onaylı Kürtçe ya da Kürt tarihi ile ilgili kitapların verilmediği, kırtasiye ihtiyaçlarının karşılanmadığı, keyfi şekilde kitap kotasının uygulandığı, kurum ve kuruluşlara yazılan dilekçelerin gönderilmediği ve sair ihlaller gözlemlenmiştir” diye konuştu.
Keçeci, işkence ve kötü muamele uygulamaların son bulması için Adalet Bakanlığı başta olmak üzere ilgili tüm kurumlara insani bir yaşamın tesisi adına gereğinin yapılması talebinde bulundu.
MERSİN