Kars Kent Konseyi, salgınla etkin mücadele etmek için dayanışma ağları kurulması çağrısında bulundu
Kars Kent Konseyi, dünyayı tehdit altına alan koronavirüs (Kovid19) salgınına dair yazılı açıklama yaptı.
Salgının gündelik hayata etkilerinin görmezden gelindiği belirtilen açıklamada, yaşamak için çalışmak zorunda olanların evde nasıl kalabileceğinin hayati sorular arasında olduğu kaydedildi. Açıklamada,“65 yaş ve üstü ile kronik rahatsızlığı olan yurttaşlara getirilen sokağa çıkmanın sınırlandırması ve bunun üzerine gerek sokakta gerek sosyal medyada bu sınırlandırmaya verilen toplumsallıktan uzak tepkiler kamuoyuna yansımıştır. Bu süreçte sivil toplumun şeffaflık, kendini yeniden değerlendirme ve toplumu salgınla mücadele sürecine katmadaki gücünden yararlanmak gereklidir. Bu nedenle salgına bakış açısı acilen gözden geçirilmelidir” denildi.
Dayanışma kültürünün yeniden canlandırılması gerektiği vurgulanan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Mevcut olanı tespit için sorunun toplumsal ve politik birçok bileşeninin olduğunu görüyoruz. Yurttaşlara yalnızca evde stokunuzu yapın, dışarı çıkmayın uyarıları; toplumda dayanışmacılığı değil, kendi menfaatini en çoklaştırma imkânlarının sürdürülmesini sağlayacaktır. Salgınla mücadele için toplumsal dayanışma mekanizmalarını hareketlendirerek, bireyci/bencil kültür yerine, dayanışmacı/birlikçi kültürün harekete geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.”
Konseyin talepleri şöyle sıralandı:
“* Kars’ta ihtiyaç sahibi herkes için ücretsiz gıdanın dağıtıldığı mekanizmalar hızla kurulmalı,
* Su, elektrik, doğalgaz gibi kamusal hizmetler ücretsiz hale getirilmeli; borcu nedeniyle hizmet alamayan vatandaşlara da gerekli hizmetler ulaştırılmalı,
* Bütün salgın sürecinden ilk etkilenecek olan yaşlılar, kronik hastalar, engelliler, sağlık çalışanları gibi toplumsal gruplar belirlenmeli; belirlenen gruplardaki yurttaşların ihtiyaçlarına yönelik tedbirler alınarak gerekli destekler sağlanmalı,
* Kamu yurtları veya özel yurtlarda kalan öğrencilerin salgın süresi boyunca yurt ücretleri durdurulmalı, evde veya apartta kalan öğrencilere kira desteği verilmeli; memleketi dışında hem okuyup hem çalışmak zorunda olan öğrencilere maddi destek sağlanmalı,
* Yurttaşlara moral ve motivasyon desteği veren faaliyetler ücretsiz bir biçimde yürütülmeli,
* Kars’a ve Türkiye’ye dair tüm sağlık verileri sürekli, şeffaf ve toplum denetimine açık olarak paylaşılmalı,
* Salgın süresi boyunca işten çıkarmalar ve ücretsiz izinler engellenmeli, günlük yevmiye ile çalışan işçilerin mağduriyetleri giderilmeli,
* Yaşamsal hizmetlerin aksamayacağı şekilde planlamalar yapılarak, özel sektör ve tüm kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan çalışanlar salgın süreci müddetince ücretli izne ayrılmalı; çalışması gerekli personelin iş yerlerine sağlıklı, ücretsiz ulaşımı sağlanmalı,
* Salgın süresi boyunca hizmet vermesi gereken iş yerlerinde çalışanların sağlığından işverenler sorumlu olmalı,
* Doğa ile barışık dezenfektanlar; maske, siperlik, eldiven gibi sağlık ekipmanları vb. ortaya çıkan ihtiyaçların karşılanmasına yönelik mahallelerde imeceler oluşturulmalı,
* Sağlık hizmetleri kamu özel ayrımı olmaksızın koşulsuz ve herkes için ücretsiz hale getirilmeli,
* Mülteciler başta olmak üzere Türkiye’deki tüm yabancılar, istekleri dışında ülkelerine geri gönderilmemeli, bu kişiler için de sağlık hizmetleri koşulsuz ücretsiz hale getirilmeli,
* Salgını fırsata çevirmeye çalışan kişi ya da kurum ve kuruluşlar engellenmeli; katı bir biçimde fiyat denetim mekanizmaları uygulanmalı,
* Kars ilindeki tüm dayanışma gruplarının birlikte hareket edebileceği dayanışma ağları kurulmalı,
* Salgın nedeniyle etkilenmiş olan sokak hayvanlarının beslenmesine yönelik de tedbirler alınmalı,
* Salgın sonrası dönem için senaryolar ve projeksiyonlar hazırlanmalıdır.
* Afet ve salgın durumlarında tüm sivil toplum kuruluşların gönüllü desteği ve motivesi vazgeçilmez önemdedir. Yukarıda dile getirmeye çalıştığımız uyarı ve taleplerle ilgili çalışmalarda Kars Kent Konseyinin tüm meclisleriyle ve çalışma gruplarıyla gönüllü olarak yer almaya hazır olduğumuzu buradan bir kez daha duyurmak isteriz.”