Hüseyin Aykol
HDP’yi kriminalize etme amaçlı Kobanê davasının 15. duruşması 25 Temmuz 2022 günü başladı. Bu davayı özgür basın mensupları kendi olanakları ölçüsünde en iyi şekilde takip etmeye çalışıyor zaten ama ben de fırsat bulabildikçe gidip izlemeye çalışıyorum. Benimkisi gazetem adına bir haber takibinden çok bu uyduruk davada tutuklu yargılanan arkadaşlarıma bir selam gönderme, bir saygı duruşundan ibaret.
Neden derseniz? Tamam ben siyasetçi falan değilim ama 33 yıldır Kürt halkının özgürlük yürüyüşüne birebir tanıklık eden bir gazeteci olarak yüzlerce, hatta binlerce Kürt ve sosyalist politikacıyla tanışıklığım oldu. Söz konusu kişilerden bazılarıyla arkadaşlığa, dostluğa ulaşan bu tanışıklığım nedeniyle, yargılanan kişilerin duruşmalarına giderek, onlarla bir nevi açık görüş yapıyorum. Uzaktan uzağa…
Kobanê duruşmalarını en baştan beri izleyen bir gazeteci olarak izlenimim şudur: Emir komuta ile açılmış ve yine emir komuta ile sürdürülen bu komplo davasının devam ettirilmesi kolay değil. Sadece haksız yere tutuklananlar ve onların avukatları bakımından değil, davaya özel olarak atanan ve bu dosyadan başka dosyaya bakmayan yargıçlar açısından da…
Peki ama niye böyle söylüyorum? Bu dava için özel olarak seçilmiş heyet üyelerinin, bu işi ne kadar gönüllü olarak kabul ettiğini elbette bilemiyoruz ama çok gerginler. Anlaşıldığı kadarıyla üstlerinde çok büyük baskı var. Üstelik bu baskı genel ve final amaç için değil sadece. Davanın istedikleri yöndeki gidişatı konusunda sanırım sık sık uyarılıyorlar.
Örneğin 20 Temmuz günü tüm yargı mensupları için Adli Tatil başladı. Suç üstü durumlar haricinde mahkemeler, 40 gün çalışmayacak! Hani tüm işçilerin pazar, tüm memurların cumartesi ve pazar günleri hep birlikte tatil yaptığı gibi. Kobanê davasının mahkeme heyetine adli tatil yok. Adli tatilde bile çalıştıkları için ayrıca fazladan mesai ücreti de vermeyeceklerinden eminim.
Hani Kobanê’deki IŞİD katliamlarına karşı yapılan eylem ya da gösterilere dava açmak için 6 yıl beklenmiş. Daha doğrusu, bu konuda dava açmak 6 yıl sonra akıllarına gelmiş. Bu kadar bekleyenler, davayı şimdi neden bir an bitirmek istiyorlar acaba? Sayın mahkeme heyeti, bugünlerde bir yerlerde denize giriyor olamamanızın sebebi haksız yere yargılananlar değil.
Neredeyse yarım asırlık bir basın mensubu olarak pek çok siyasi dava izledim. Hem de bunların kimisi sıkıyönetim mahkemeleri ve devlet güvenlik mahkemelerindeydi. Hiçbirinde davanın mahkeme heyeti, bu kadar sanıklara saygısızlık yapmaya çalışmamıştı. Dahası hiçbir davada mahkeme heyeti ipleri bu denli elinden kaçırmamıştı. Sayın heyet sizin tatile ihtiyacınız var! Sizin tatil hakkınızı savunmak da bize düştü maalesef…
Tüm bunları neden mi yazdım? Çünkü 25 Temmuz 2022 günü Kobanê komplo davasını izleyen basın mensuplarından biriydim. Konuşması için kürsüye çağırdığı Sabahat Tuncel’in lafını kesen, o sözünü bitirmeden başkalarını kürsüye çağıran, avukatlara bağırıp-çağıran ve dahası söz hakkı vermeyen, siyasetçileri itip-kakarken Nazmi Gür’ü neredeyse öldürmeye kalkan ‘güvenlik’ görevlilerine karşı çıkmayan mahkeme heyeti gerçekten ne yapmaya çalışıyor?
Anayasa Mahkemesi’ndeki HDP davasında mevcut delillerin yeterli olmadığını idrak eden Yargıtay Başsavcılığı AYM’ye ek delil sundu. Ancak kapatma davasının ‘başarılı’ olabilmesi için asıl beklenti, Kobanê davasından gelebilecek ceza hükümleri. İşte bu yüzden, Kobanê davasının sayın mahkeme heyeti sizden beklenti büyük! Üzerinizdeki baskı da bu yüzden yüksek. Ancak insanın tarihe nasıl geçeceği, kendi ellerinde. Yani seçim sizin!..