Ulusal Birlik tartışmaları sürüyor. Kürtlerin yıllardır birliğe ihtiyaç duyduğunu hatırlatan KDP-T Genel Başkanı Mehmet Emin Kardaş, ‘ulusal değerler’ dışında hiçbir kırmızı çizgileri olmadığını belirtti
Ortadoğu’nun müstakil devletleri ile Ortadoğu’ya ittifaklar aracılığıyla yerleşen devletler Kürtleri “taraf” olmaya zorlarken, çok bileşenli güç savaşlarında izleyecekleri siyaset ve alacakları pozisyon Kürtlerin geleceği açısından son derece kritik. Siyasal aktör olma konumları gün geçtikçe pekişen Kürtlerin sonuç alıcı bir pozisyon kazanmalarının önündeki engel ise, coğrafi parçalanmışlıkları ve ulusal birlikten yoksun olmaları. Tabandan yükselen ulusal birlik beklentisi, bugün Kürt siyasetlerinin ana gündemi durumunda. Seçim sonrası Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Demokratik Toplum Kongresi (DTK), HDP, Türkiye-Kürdistan Demokrat Partisi (KDP-T), Kürdistan Demokratlar Platformu (KDP), Kürdistan Komünist Partisi (KKP), İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA), Azadi Hereketi, Azadi Partisi (PA) ve Devrimci Demokratlar Kürt Derneği’nden (DDKD) oluşan 10 parti, platform, oluşum ve dernek ulusal birlik gündemiyle 3 kez bir araya geldi. Söz konusu bu partiler, ulusal birlik gündemiyle 18-19 Ocak tarihlerinde bir kez daha bir araya gelecek.
Mele Mustafa Barzani’nin kurduğu KDP çizgisinde siyasi faaliyetlerine başlayan Kürdistan Demokrat Partisi-Türkiye (KDP-T)’nin Genel Başkanı Mehmet Emin Kardaş konuya ilişkin konuştu. KDP-T Genel Başkanı Kardaş, Kürt birliğine yönelik tutumlarını “Yıllardan beridir Kürtlerin birliğe ihtiyacı var. Maalesef bugüne kadar gerçekleşmedi. 2019 yılında ittifaka dönük çalışmalara başladık, inşallah 2020’de bitecek. Biz özellikle Kuzey’de Kürdistani partilerle bir ulusal birliğin inşa edilmesini istiyoruz. Öncelikle Kuzey için düşünüyoruz, daha sonra diğer parçalar ile ilgili farklı programlar gündeme gelecek” sözleriyle özetliyor.
‘Yeni ihanetler olmasın’
Kardaş, “Eğer Kürtler yine dini ve mezhepsel yönden Şiilik-Sünnilik oyunlarına gelmezlerse, sadece birlik üzerine akilane bir şekilde dünya ile çalışsalar, ilişkilerini kurup iyi bir diplomasi yürütürlerse inanıyorum ki birliklerini inşa etmeleri halinde Kürtler muratlarına erip, devletlerini de inşa edebilecekler. Fakat geçmişte olduğu gibi Osmanlı, Babanlar, Botaniler, Behdiniler, Şeyh Abdurrahman Paşa, Bedirhaniler zamanındaki gibi her biri kalkıp ihanete giderlerse, yine amacımıza ulaşamayız. Umut ediyoruz ki bir daha öylesi ihanetler olmasın.”
‘Değerler üzerinde anlaşmalıyız’
Ulusal birlik yolunda her partinin kendi rengi, kendi fikriyle yer almasından yana olan Kardaş, HDP’nin kendini ‘Türkiye partisi’ olarak tanımlamasından kaynaklı bazı Kürt partilerin sergilediği negatif tutumlarına da karşı. Kardaş, “HDP de kendi fikir, görüş ve programı ile yürüyebilir, fakat ulusal bir çizgide birlik olmazsa olmaz. İki temel çizgi olumlu olursa, bencilliği ayakları altına alırlarsa, sadece Kürt ulusal birliği için çalışma yürütürlerse anlaşamayacakları konu olmaz. Ulusal değerler bayrak, toprak, tarih, dil ve kültürdür. Bu değerler üzerinde anlaşmamız gerekiyor. Kürt halkı da bu iki çizginin anlaşmasının beklentisi içerisinde.” Kardaş, ulusal birlik çalışmalarında “ulusal değerler” dışında hiçbir kırmızı çizgileri olmadığının altını çizerek ekliyor: “Biz PDK-T olarak birliğe hiçbir sorun çıkartmıyoruz. Eğer ulusal değerler üzerinde olursa ve ismi Kürdistan Ulusal Çalışması ise bu değerler üzerinde anlaşmamız lazım. Bunun için de daha önce de dediğim gibi gerekli olan bayrak, toprak, kültür, tarih ve marştır. Bunların üzerinde anlaşmamız gerekiyor. Bunlar bir partinin değerleri değil, tüm Kürdistanlılarındır. Bunlardan başka aramızda kırmızı çizgiler yoktur.”
DİYARBAKIR/MA