Ceylanpınar olayı bahane edilerek başlatılan savaş yıllardır sürüyor. İnsanlar salgın koşullarında ekmek parası için can verirken, ülkenin kaynakları bu savaşa harcandı. Peker, itiraf ettikçe kirler ortaya çıkıyor
Hüseyin K. Akçadağ
Sedat Peker ucundan ucundan “Tayyip Abisi ile helalleşmeye” başladı. Belki video çekmiyor, doğrudan “abisine” bir şey demiyor ama el attığı her konu zaten ona çıkıyor. SBK diyor, en muteber iş insanı çıkıyor, Başta Tayyip Erdoğan olmak üzere bütün üst düzey AKP’lilerle poz poz fotoğrafları çıkıyor. Kimi otelinde kalmış, kimi uçağına binmiş, kimi onbinlerce dolarını yemiş. Bir Korkmaz Karaca diyor, 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra uygulamaya konulan savaş konseptinin cilaları dökülüyor.
Peker, Korkmaz Karaca’nın adını anmakla şimdiye kadar attığı adımların en önemlisini atmış oldu. Bilindiği gibi 7 Haziran 2015’te AKP ilk kez seçimleri kaybetti, tek başına hükümet kurma imkanını yitirdi. Üstelik HDP yüzde 13 oy alarak 80 milletvekili ile Meclis’e girdi. Bu yenilgiden sonra Erdoğan bir süre sessizliğe gömüldü. Birkaç gün geçtikten sonra kamuoyu Deniz Baykal’ın Dışişleri konutunda Erdoğan ile bir görüşme yaptığını şaşkınlıkla öğrendi. Çünkü Deniz Baykal’ın o zaman CHP’de resmi bir görevi yoktu ve internete düşen bir kaset yüzünden istifa etmek zorunda kalmıştı. Bu görüşme ile ilgili iki taraf da şimdiye kadar ağzını açıp bir şey telaffuz etmedi. Peker açıklamaları ile birlikte, Baykal’ın bir şekilde seçim sonuçlarını boşa çıkarmak için kullanıldığını anlıyoruz. Bu görüşmede Korkmaz Karaca’nın temin ettiği kasetlerin kullanılıp kullanılmadığını şimdilik söylemiyor Peker. Ama muhatapların paniği Peker’in daha çok şey bildiğini gösteriyor.
Bu görüşme Erdoğan’a meşruluk sağladı ve bazı manevralarla Meclis Başkanlığı’nı ele geçirmesine yol açtı. Bazıları 7 Haziran seçimlerinden sonraki süreçte olanları Erdoğan’ın siyasetteki ustalığına bağladılar. Sedat Peker, bu ustalığın nasıl bir ustalık olduğunu bize gösteriyor.
Kimdir bu Karaca?
Korkmaz Karaca’nın Deniz Baykal’ın yakın çevresinden bir isim, Baykal’ın “prensi” olduğu söyleniyor. Bu yakın çevrede ne gibi işlerle iştigal ettiğini Peker anlattı, ben burda tekrar etmeyeceğim. Önemli olan Karaca’nın AKP’ye verdiği hizmetler. Baykal’ın yakın çevresindeyken, Baykal’in ticarette ve borsadaki faaliyetlerini organize eden Korkmaz Karaca, CHP Parti Meclisi’nde yer almış, Sözcü gazetesinde yazılar yazmış ve FOX TV’de program yapıyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile birlikte AKP içinde hızla yükselmeye başlamış. Bugün sarayda oturan Karaca, Ekonomi Politikaları Kurulu üyesi ve AKP’nin yerel yönetimlerinden sorumlu başkan yardımcısı. Peker”in anlattığına göre SBK’nin bonkörlüğünden yararlanan ve partisini yararlandıran isimlerden biri.
Bilindiği gibi, Deniz Baykal görüşmesinde sonra AKP ve CHP arasında başlayan hükümet kurma görüşmeleri Erdoğan tarafından akamete uğratıldı. Seçimden sonra sus pus olan Erdoğan, aradan geçen zamanda güvenini o kadar geri kazanmıştı ki, CHP’ye vermesi gereken hükümet kurma görevini vermeye bile gerek görmedi. Ondan sonra da Türkiye tarihinin en karanlık dönemlerinden biri başladı. 7 Haziran-1 Kasım arasında olanlara kısaca göz atarsak söylemek istediğimiz daha iyi anlaşılacak.
Önce Ceylanpınar’da iki polis memuru yataklarında öldürüldü. Hükümet bu saldırının PKK tarafından gerçekleştirildiğini öne sürerek PKK’ye karşı Türkiye tarihinin en büyük savaşlarından birini başlatı. Onlarca savaş uçağı günlerce PKK’nin hakim olduğu bölgeleri bombaladı. Sonra Suruç ve Ankara Gar katliamları yaşandı. AKP güvenlik riski yaşandığı algısı yaratarak kendisinden kaçan oyları geri almayı başardı. Öte yandan muhalefet tam bir aymazlık örneği vererek seçimin Erdoğan tarafından geri alınmasını seyretti. Daha sonra Ceylanpınar failleri olduğu söylenen ve tutuklanan insanlar serbest bırakıldı.
Kürtler ve dostlarına saldırı planlayan IŞİD’lilerin Türkiye kökenli olduğu ve arandıkları halde Suriye sınırından defalarca girip çıktıkları anlaşıldı. Bu mahkeme tutanaklarına girdi. “Gerçeklerin ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır” diye bilinen bir söz var. Peker konuştukça gerçekler ortaya çıkıyor.
Korkmaz hakkında 2 iddianame
Avusturya’da gözaltına alınan Sezgin Baran Korkmaz’ın ABD’de aleyhine açılanan davada, şimdiye kadar bir değil iki farklı iddianamenin gizlilik kararıyla işleme konulduğu ortaya çıktı. Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere göre Korkmaz hakkında 225 yıla kadar hapis cezası istenen iddianameden 27 gün önce, iki ayrı suçtan 25 yıl hapis talep edilen bir diğer iddianame daha hazırlanmış. ABD’deki dava dosyasında, üzerinde hala gizlilik kaydı olan bir belgede ise dava sanığı Korkmaz hakkında 10 Mart 2021 tarihinde yakalama emri çıkartılarak kayıtlara girdiği görülüyor.