HDP’li belediyelere kayyum atanmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, ‘Vatandaş hangi gerekçeyle oy kullandı peki?’ diye sordu
Konuşmasına israfın önlenmesi yönündeki çalışmalara dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “İki örnek vereceğim; İstanbul ve Ankara belediyelerimiz yalnızca 7 ayda bütçe fazlası verdi. 25 yıl içinde yapılan israfı düşünün. Harcanan paraları düşünün. Bir başkent başkent kimliğinden uzaklaştırıldı, bir kasabaya dönüştü neredeyse. Yüksek binaların olması oranın başkent olduğu anlamına gelmez. Orada siz vatandaşla güven içinde bir yönetim yapıyor musunuz? Ankara’nın kültürünü bütün dünyaya tanıtıyor musunuz? Tanıtmıyorsanız olmaz. Biz bunu yapıyoruz. Rica’yi de 25 yıl sonra kazandık. Seçimlerden sonra 820 bin lira borç ödendi, 600 bin lira da tasarruf yapıldı. O sebepten sizlere teşekkür ediyorum. Verdiğiniz mücadele bu ülkenin her insanına helal olsun dedirtecek. Size bir teşekkürüm daha var; şeffaflık. Belediye meclis toplantılarını canlı yapıyorsunuz” dedi.
Yoksulluk
Grup toplantısının ardından tartışma konusu olan asgari ücret ile ilgili sözlerini tekrarlayan Kılıçdaroğlu, SGK sitesinden aldığı tabloyu göstererek, “Bu Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Eylül 2019 tarihli istatistik tablosu. Benim değil Sosyal Güvenlik Kurumu’nun. Ne zaman, Eylül 2019. En Başta bin liranın altında emekli aylık alanlar var. Ne kadar, 847 bin 643 kişi. Ben doğruları söyledikçe onlar yalanla halkı kandırmaya çalışıyorlar. Gerek bu partinin genel başkanı olarak ben, gerek belediye başkanları olarak siz halka doğru söyleme konusunda bir geleneği özenle ve kararlılıkla sürdürmeliyiz. Güneş balçıkla sıvanmaz. 800 binden kişi bin liranın altında aylık alıyor, 21’inci yüzyılın Türkiyesi’nde. 17 yıldır bu ülkeyi yönetenler Türkiye’yi ne hale getirdiler. Cepleri için çalıştılar vatandaş için değil” ifadesinde bulundu.
Kayyumları eleştirdi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) yönetimindeki belediyelere kayyım atanmasına ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Yargı bağımsızlığı olmadığı, adalet duygusu zedelendiği, parası olanın hapisten çıktığı için… Parası olanın hakkında iddianame bile hazırlanmayan bir dönem yaşıyoruz. Sizler belediye başkanı oldunuz, seçildiniz, daha koltuğunuz bile ısınmadı, bir vali görevden alınsın diye dilekçe yazıyor. Bu doğru değildir. Her siyasi parti doğal olarak bir başka partinin rakibidir. Ama her partinin ortak hedefleri vardır. Herkesin iş güç sahibi olması gibi. Siz beğenmediğiniz bir partinin belediye başkanlarını neredeyse topluca görevden alıp yerine kayyım atıyorsunuz. Vatandaş hangi gerekçeyle oy kullandı peki? Sandığı koymasaydınız. Belediye meclisi var, maden başkanı görevden aldınız, belediye meclisi seçsin. Ona da izin vermediler. Türkiye Cumhuriyeti devletinde hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Ben bunu söyleyince kızıyorlar sanıyorlar ki ben bir sırrı ifşa ettim. Hayır arkadaşım, bütün dünyanın bildiği bir şey bu. İster Amerika’ya ister battığı söylenen İskandinavya’ya gidin. Bu gerçekler bizim canımızı acıtıyor.”