CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ağır ifadelerle eleştirdi. Kılıçdaroğlu ‘Şehitler tepesi boş kalmayacaksa kendi oğullarını gönder’ diyerek Erdoğan’a seslendi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin hatalık olağan grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın Libya’da hayatını kaybeden askerler için sarf ettiği cümleleri eleştirerek ‘Madem şehitler tepesi boş kalmayacak çocuklarını gönder oraya’ dedi
Dış politikayı gündemine alan Kılıçdaroğlu, Libya’da hayatını kaybeden askerlerin gizlenmesini eleştirerek. Erdoğan’ın Meclis’te kapalı bir toplantıda bu bilgileri vermesi gerektiğini vurguladı.
Osman Kavala’nın yeniden tutuklanması
Kemal Kılıçdaroğlu Gezi davasından beraat kararı alan Osman Kavala’nın yeniden tutuklanmasını sert ifadelerle eleştirdi. Kavala için “Bir kişiye yapılan haksızlığı zulmü kabul edemeyiz.” diyen Kılıçdaroğlu konuya ilişkin düşüncelerini şöyle açıkladı:
“Zulüm karşı sesimizi yükseltmezsek, sadece düşüncelerimizi değil insanlığımızı da kaybetmiş oluruz. Mahkeme oturuyor beraat kararı veriyor. Odasındaki bütün eşyaları dağıtıyor nasıl olsa beraat ediyorum diye. Cezaevi aracındayken Erdoğan konuşuyor, ‘Dün onu beraat ettirmeye kalktılar’ dedi. Kimsin sen ya kimsin sen! Bu lafı eden insanda adalet duygusu yoktur. Hemen harekete geçirdi, cezaevi arasındayken yine hapishaneye götürüldü. Bu mudur hak hukuk? Buna aklı başında olan kişinin itiraz etmesi lazım. Bunun siyasi yönü yoktur arkadaşlar bu insanı, ahlaki bir meseledir. Artık hakimler savcılar alçak kurulu diyebiliriz. Hemen toplanıyorlar o yargıç hakkında hemen soruşturma açıyor. Biz de kalkıp bu ülkede adalet var diyeceğiz!”
‘Libya ve idlib’de ne oluyor bilmiyoruz’
Ortadoğu’da gelinen durumu eleştirerek sözlerine devam Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a “Meclis’te kapalı oturumla bildiklerini anlat” çağrısında bulundu.
Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:
‘Savaş diyebilirim’ diyor. Niye Meclis’e kapalı oturumda bilgi vermiyorlar? Ne oluyor bu İdlib’de? Ne oluyor bu Libya’da? Biz bunları öğrenmek zorundayız. “
Libya’daki asker ölümleri
Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın Libya’daki ölümler sorusunu hatırlatan muhabire tepki göstermesini eleştirerek şu ifadelerde bulundu:
“Kendi söylediğine kendisi yalan diyor. Daha önemlisi. Bunlar tamam. Daha önemlisi şu ifade Türkiye’nin geleceği açısından önemli, Rusya Suriye güçlerine en üst seviyede destek veriyor. Bunun aksini söyleyen mi var. İnkar etseler de bu tespit bizde.
Şehitler tepesi boş kalmayacaksa çocuklarını gönder oraya”
17/25 Aralık tapeleri
Yolsuzluk suçlamaları ile karşı karşıya kalan Bakanların büyükelçi yapılmasını eleştirerek sözlerine devam Kılıçdaroğlu “Ayakkabı kutusunda rüşvet alan adam nasıl elçi olabilir?” diye sordu ve sözlerine şöyle devam etti:
“Büyükelçilik namuslu insanların yapması gereken bir görevdir. Ama ayakkabı kutusuna da rüşvet alan bir adamı büyükelçi derseniz namuslu ve şerefli kavramını kirletirsiniz. Bu zat aynı zamanda kuranla da dalga geçiyordu. Bakara makara diyerek. Bunların ne kadar samimi olduğu buradan belli. Ayakkabı kutusunda rüşvet alan adam nasıl büyükelçi tayin edilir? Ya o adam daha büyük bir rüşvetle devletin sırlarını satarsa ne diyeceğiz! Devletin kozmik odasını bunlar açmadı mı? Üzüm üzüme baka baka kararır derler. Bir ülkücü kardeşimizin ölümünden aranıyordu. Şimdi o da büyükelçi. Bu büyükelçiyi de sayın bahçeliye armağan ediyorum. Bir büyükelçimiz daha var. Şaban Dişli .Bir milyon dolar rüşvet alan adam. Belgesini ortaya koyduk. O da şimdi büyükelçi. Ama iki kişi var. Onlarında hakkı. Muammer Güler. O büyük götürdü. Diğeri Zafer Çağlayan desek ki Moskova büyükelçisi yanlış yapmış oluruz. Neden saat merakı var . En iyisi İsviçre. Belki unutmuşsunuzdur hatırlatayım. Zafer Çağlayan 28 seferde 52 milyon dolar rüşvet aldı. Muammer Güler 10 seferde 10 milyon dolar rüşvet aldı. Egemen Bağış 3 seferde 1 milyon dolar. Şaban Dişli de belgesiyle ortaya koyduk o da ondan beslendi.”
HABER MERKEZİ